Aileyi yok eden kanun!

Aileyi yok eden kanun!

Hukukçular, “Batı temelli bu kanun, sadece aileyi yok ediyor, bize bir şey kazandırmıyor” dedi

Türk toplumu için en büyük değerlerin başında gelen aile kurumu, temelinden çatırdıyor. Boşanmalar artıyor, kadına yönelik şiddet tırmanışa geçiyor. Bu toplumsal çatırdamada en büyük etken olarak 6284 sayılı Aileyi Koruma ve Kadına Şiddetin önlenmesine dair çıkarılan kanun ve İstanbul Sözleşmesi gösteriliyor. Hükümetin gelen milyonlarca şikayete rağmen bu kanun üzerinde düzenleme yapmamış olması da tepkilere neden oluyor. Sorunlar ile ilgili ilk 100 Günlük Eylem Planı içinde yer alan düzenlemeler de hayata geçirilemedi. Gözler, 2. Yargı Reform Paketine çevrildi. 2. Yargı Reform Paketiyle aileyi temelinden sarsan sorunların çözüme kavuşturulacağı söyleniyor.

2. YARGI REFORM PAKETİYLE ÇÖZÜME KAVUŞTURULACAK

6284 sayılı ailenin korunmasına yönelik kanunun uzun süredir ivedilikle düzenlemeye tabii tutulması gerektiğini dile getiren Konya Baro Başkanı Av. Mustafa Aladağ, farklı ülkelerden alınan ve Türk toplumunun kendi değerleri ile bütünleşememiş kanunların aile yapısına zarar verdiğini dile getirdi. Kanunen doğru olan her şeyin değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Aladağ, “Getirilecek yeniliklerin ise bizim inanışımız, örfümüze ve adetimizle örtüşmesi gerekir” dedi. Ayrıca çok kısa süre evli kalıp, çeşitli sebepler ile boşanan insanların, belki de bir daha yüzünü göremeyeceği insana bir ömür boyu nafaka ödemek zorunda kaldığını ifade eden Aladağ, bu uygulamanın çok adil olmadığı noktasında hukukçuların büyük kısmının hem fikir olduğunu da aktardı. “Bu sorunların 100 Günlük Eylem Planında çözüleceği dile getirilmişti. Fakat somut adım atılamamıştı. Çok yoğun da bir çalışma yürütülüyordu” diyen Aladağ, konuşmasını şöyle sürdürdü: “2. Yargı Reform Paketini beklemek gerekiyor. İnşallah, ikinci paket ile bu sorunlar çözüme kavuşturulacak. Kavuşturulmalı da. Çünkü süresiz nafakadan dolayı kurulan yeni evlilikler de tehlike altına giriyor. Sürekli eski eşe bir ödeme yükümlülüğünün olması, mevcut aile yuvasında da sarsıntıya neden oluyor. Sebep olan yeni eş değil ama en büyük sıkıntıyı da yeni eş çekiyor. Sonuç itibari ile ne oluyor? Yeni eşin harcamalarından kısılarak, eski eşe nafaka ödeniyor. Yeni evlilikten olan çocukların da rızkından kesiliyor. Büyük bir ekonomik, sosyal ve psikolojik sorun ortaya çıkıyor. Ayrıca 6284 sayılı kanun da bizim gündemimizdeydi. Dolayısı ile 'kanunda ivedilikle evden uzaklaştırma cezası ile ilgili düzenlemelere gidilmeli' dedik. Bu kanun, inanılmaz mağduriyetlere sebebiyet veriyor. Çözüme kavuşturulacak.”

BATININ DEĞERLERİ BİZE BİR ŞEY KAZANDIRMAZ!

Avukat Özkan Öztürk ise aileyi koruma adı altında çıkarılan 6284 sayılı kanunun referans noktasının batı olduğunu ve bu sözleşmelerle ailenin korunamayacağını dile getirdi. Öztürk, “6284 sayılı yasa, cezalandırmayı odak alan bir yasadır. Son yıllarda artan kadın cinayetlerin kökenine baktığımız zaman Avrupa menşeili kanunlarla karşılaşırız. Ayrıca bu kanunlar aile mefhumunu da günden güne yıkıyor. Kadını ve aileyi korumanın öncelikli kuralı, Avrupa ülkelerinin başkentlerinin meşhur toplantı salonlarında alınan kararların Türk toplumuna uygulanması değildir. Asıl esas olan bizim medeniyetimize has değerlerin temel alınmasıdır. Ahlakı, ahlaklı birey ve toplumu önceleyen bir hukuk sistemi ve anlayışı gerekiyor.”

EMRE ÖZGÜL

aladag.jpgozturk.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum