Aileler çıkmaz  sokağa giriyor

Aileler çıkmaz sokağa giriyor

Batı modeli eğitim anlayışının, ailelerin hayata bakış açılarının, beklentilerinin ve özellikle değişen yaşam tarzının aile içinde patlamalara sebep olduğunu söyleyen AGD Konya Şube Başkanı Ceylani Kılıç, “Aileler, çıkmaz sokağa yönlendiriliyor” dedi

GENÇLER BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ

Yaklaşık 3 ay önce Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Konya Şube Başkanlığı görevine getirilen Ceylani Kılıç, aile yapısı ve gençlik ile ilgili konularda gazetemizin sorularını yanıtladı. Gençliğin büyük sıkıntılarının olduğunu dile getiren Kılıç, ahlak ve maneviyat düsturunu elden bırakmamak gerektiğini ifade ederek, “Her bir gencimiz bizim için çok değerli. Onları kazanabilmek adına gerek bize gerekse ailelere büyük sorumluluklar düşüyor” dedi

**Sizin için AGD’li olmak neyi ifade ediyor?

-Benim için AGD’li olmak en başta şükredilecek ve hamdedilecek bir nimettir. AGD’li olmak; önce ahlak ve maneviyat prensibini benimsemektir. AGD’li olmak; projesi insan ve hedef kitlesi olan gençliğe hizmet etmektir. AGD’li olmak; kim var diye sorulduğunda sağına ve soluna bakınmadan ben varım diyebilmektir. AGD’li olmak; Allah rızasına talip olup,gönüllere girebilmeye gönüllü olmak demektir.AGD’li olmak; merhum Erbakan Hocamızın da dediği gibi bir milletin asıl gücü tankı topu tüfeği değil inançlı ve imanlı gençliğidir bilincine sahip olmaktır. AGD’li olmak;ailesine, vatanına ve milletine hayırlı bir evlat olmak demektir. AGD’li olmak; Milli ve manevi değerlerine sahip çıkmak demektir. AGD’li olmak; insanların en hayırlısı insanlığa en faydalı olanıdır düsturunu benimsemektir. AGD’li olmak; geleceğin inşası için, gençliğin ihyasını hedef bilmektir. AGD’li olmak; İyinin,doğrunun, faydalının, adil ve güzel olanın hakim olması için çalışmak demektir. Kısacası AGD’li olmak gençliğe, dolayısıyla geleceğe hizmet etmek ve iki cihan saadetini umut etmektir.

**Göreve geldiğiniz günden bu yana, neler yaptınız?

-Öncelikle bize bu görevi nimet olarak sunan Rabbime ve bu görevi bize 30 Ağustos 2019 tarihinde tebliğ ederek layık gören başta AGD - MGV Genel Başkanımız Salih Turhan beye ve Yönetim Kurulu Üyelerine şükranlarımı belirtmek istiyorum. Zaten var olan ve çalışan dinamik bir teşkilat yapımız vardı. Bizde bu yapıyı daha ileriye nasıl taşıyabiliriz düşüncesi ile çeşitli Resmi Kurum, Üniversiteler, Sivil Toplum Kuruluşlar ve kişiler ile istişarelerde bulunduk. Arkadaşlarımızla milli ve manevi değerlerine bağlı gençlik yetiştirmek için neler yapabiliriz ve bu doğrultudaki beklentilere nasıl cevap verebiliriz düşüncesiyle hazırlık çalışmalarımızı yaptık. Bu amaçla mevcut il yönetimimizi genişlettik, ve eylül 2019 da iki gün süren değerlendirme ve planlama toplantısı gerçekleştirdik. Eksik noktalara yeni atamalar görevlendirmeler yaptık.Taşra teşkilatlarımıza ve çevremize ziyaretler gerçekleştirdik ve bu ziyaretlerimize devam ediyoruz. Belirli bir takvim doğrultusunda yıllık,aylık haftalık ve günlük programlarımızı oluşturduk.Üniversitelerde komisyonlarımızı oluşturduk. Üniversite,fakülte ve sınıf başkanları atamalarımızı gerçekleştirdik.Orta okullar, liseler, imam hatip liseler ve mahalle teşkilatlarımızda şuur derslerini başlattık. Geleneksel hale gelen ve her yıl yapılan lise düzeyiSiyer-i Nebi Bilgi Yarışması için tüm hazırlıklarımızı tamamladık. Yine 31 Aralık 2019 günü şehrimizin en büyük salonunda kutlayacağımız Mekke’nin Fethi programının çalışmalarını gerçekleştirdik. İnşaallah tüm Konyalı hemşehrilerimizle birlikte programımızı icra edeceğiz.

KONYA GENÇLİĞİ İÇİN ÇALIŞACAĞIZ

**Bundan sonra Konya gençliği için ne gibi çalışmalar yapacaksınız?

-Bugüne kadar süre geldiği gibi bundan sonra da Konya gençliğimize en iyi şekilde hizmet etmeye devam edeceğiz. Zira gençlik demek, gelecek demektir. Gençlerimizin her biri bizlere Allah’ın birer emanetidir. Bizler de bu emanetin kıymetini bilerek hareket edecek ve onları asımın nesli olma yolunda yetiştirmeye gayret edeceğiz. İlköğretim, ortaöğretim, üniversite çalışan ve sporcu gençlikten kız ve erkek öğrencilerimizin sorunları ile ilgilenip onların tüm dertleri ile hemhal olmaya devam edeceğiz. Milli ve manevi değerlerine bağlı ,sevdası Türkiye olan,imanlı ve inançlı gençlik yetiştireceğiz.

GENÇLERİN BİR SÜRÜ SORUNU VAR!

**Size göre gençliğin şu dönem için en büyük sorunları neler, yetkililer bu sorunlara nasıl bir önlem almalı?

-Bugün gençliğin içinde bulunduğu en büyük sorunun cevabını bulabilmek için eğitim sistemimizin, aile yapımızın, sosyal yaşantımızın,eş, dost, akraba, arkadaş ilişkilerimizin ve sokaklarımızın sorgulanması gerekir. Bu sorgulama neticesinde hastalığı teşhis edebilirsek ve en uygun reçeteyi yazıp en uygun tedaviyi uygulayabilirsek sorunuzun cevabını vermiş oluruz.Bugün gençlik üzerinde yapılan araştırmalar şunu gösteriyor ki: Sigara, alkol, kumar, uyuşturucu kullanma eğiliminde artış, bunları meşru görmek. Fuhşu, eşcinselliği, lezbiyenliği meşru görmek. Şiddete eğilim göstermek. Bilgisayar ve internet bağımlılığında artış. Ferdileşmek, yalnızlaşmak, sanallaşmak. İletişim kopukluğu ve sosyal bağlılık ve dayanışma ruhunun yok olması, Davranış bozukluğu, psikolojik olarak gelgit yaşamak. Parçalanmış kimlik-kişilik, kendine belirlediği kimlikle, düşünce ve davranışlarının uyuşmaması, tezatlı davranış, şizofren/melez kimlik. Din algısında zedelenme, laikleşme-sekilerleşme, ateistleşme, deistleşme. Toplumsal değerlere yabancılaşma, değer yargılarında zedelenme. Kavramsal kargaşa, zihinsel kirlenme. Ahlâk, iffet, hayâ, vefa, aile, mahremiyet, nikâhsız birliktelik, zina, eşcinsellik. Başkalarına karşı güven kaybı, kendisine karşı güvenme ile güvenmeme arasında gidip gelme (özgüven kaybı). Kuşaklar arası çatışma ile oluşan güven bunalımı, “Her şeyi bilir” psikolojisinde olmak. Gelecek korkusu. Kendini sorumlu hissetmemek; fakat başkalarını sorumlu tutmak. Sorumluluk ve yükümlülük duygusu ile alay etmek; çevresini, kendine karşı sorumlu saymak. Birlikte yaşadıklarını kendine mecbur saymak, kendini kimseye karşı mecbur saymamak. Kendini ifade edememek. Anormal giyim tarzı. Aşırı uyku uyuma.Erken ergenleşme.Günlük ve anlık yaşamak, geleceğe yönelik plan yapmamak gibi birçok konular sayabiliriz. Bütün bu olumsuzlukların nedenini sorgulayacak olursak; milli ve manevi değerlerden yoksun bir eğitim sistemi,aile yapımızın bozulmasına yönelik uygulamalar, yayınlar, dizler, programlar, kontrol edilemeyen sınırsız medya ve iletişim araçları, değer yargılarımızın değişmesi, ekonomik ve sosyal buhranlar, nemelazımcılık, güven duygularının azalması ve benzeri olumsuzluklar günümüz toplumunu olumsuz yönde etkilemesi neticesinde en çok zararı çocuklarımız ve gençlerimiz görmektedir. Bundan dolayıdır ki, gençlerin inancından, kültüründen, geleneğinden uzaklaşması, kendi özüne, tarihine yabancılaşması, amaçsız, hedefsiz bir şekilde, nereden geldiğini ve nereye gideceğini düşünmeden günü birlik yaşamları tercih etmesi, popüler kültürün oyuncağı haline gelmesi, her şeyi sadece kendi nefsi için yaşaması, emeğin, alın terinin ve helal dairenin dışına çıkıp, her şeye kolayca ulaşma çabalarını doğurmuştur.Gençliği içinde bulunduğu bu olumsuzluklardan kurtarmak için yetkim kadar vebalim var şuuruyla hareket ederek bütün resmi kurumlar, sivil toplum kuruluşları aileler ve her fert üzerine düşen görevi hakkıyla yerine getirmelidir.

**Sosyal mecra ve çevre etkisi gençliği nasıl etkiliyor?

-Bu gün sosyal medya tüm insanlığı ama özellikle ülkemizi büyülü etkisi altına almıştır. Bu büyülü etki gençlerimizi duygusuz, hissiz, maneviyatsız ve ahlaksız hale getirmiş ve bizim inancımızla alakası olmayan Z kuşağı gibi bir sonucu önümüze koymaktadır. Bu gün kurulan tuzaklar sosyal medya ve mecralarda olmaktadır. Arkadaşlık ortamları bu sanal ortamda gerçek yüzlerini gizlemiş bin bir surat kişiliksiz şahsiyetler oluşmasına sebep olmaktadır. Şunu da ihmal etmemeliyiz; kesinlikle sosyal medya ihmal edilmemeli. Ahlaklı sosyal medya kullanıcılarını oluşturacak ortamlar kurulmalı. Memleketimizin, Müslümanların hatta tüm insanlığın hayrı ve iyiliği için gençlerimizi sosyal medyada ahlaklı üreten daha faydalı alanlara yönlendirilmelidir

YAŞAM TARZI AİLE İÇİ PATLAMAYA SEBEP OLDU

**Aileler gençlik üzerindeki etkisini yitirdi mi?

-Bizim ecdadımız çocuklarını yetiştirmede hep İslam’ın güzellikleriyle yetiştirmiştir. Ana karnından itibaren imanın, sevginin güzellikleri çocuğun kalbine zerk edilirdi adeta. Dualarla; helal lokma gayretleriyle, Kur’an tilavetleriyle ve diğer tüm güzelliklerle evladını yetiştirme gayretini gösterirlerdi. Yetiştirdiği evladı için Hedef olarak adam olmak, analı babalı ve Kur’an’lı büyümesi için dua edilirdi. Genç yetiştirilirken her safhası dua ve faziletli davranış kazandıracak eğitimlerle doldurulurdu. Bu manevi atmosferde yetişen gençlerimiz annesine ve babasına, memleketine itaatkâr ve faydalı birer nesil olmuşlardı. Bunun sayısız örnekleri vardır. Bu gün ise maalesef batıdan ithal edilmiş olan eğitim anlayışımız, ailelerin hayata bakış açıları ve beklentileri, doğru diye yönlendirildikleri yanlış yollar ve yaşam tarzları ailelerimizin içinde patlamalara sebep olmuştur. Bu patlama ve çöküşler artarak devam etmektedir. Bırakın ailelerin gençlerimiz üzerinde etkisini daha küçük yaşta olan çocuklarımızın üstünde etkileri bile kalmamıştır. Bunu son dönemde özellikle internetin karanlık sokaklarına mahkûm olan gençlerin hali, uyuşturucunun anaforunda kaybolan gençlerimizin sayılarının artmasında görüyoruz. Hatta üretmeyip sadece tüketen ve yemek, içmek ve eğlenmekten başka hiçbir şey düşünmeyen gençlerimizi gördükçe ailelerimizin içine girdiği çıkmaz sokağı görmekteyiz.

ARTIK ÖZÜMÜZE DÖNMEMİZ GEREKİYOR

**Peki çocuk yaşlarına kadar inen madde bağımlılığının temel sebebi nedir?

-Bu konu tek bir sebebe bağlanamaz. Ailelerimizin çocuklarına verdiği eğitim, eğitim sistemimiz, kurulan hayat standartları ve insanımızın beklentiler, memleketimizin maneviyat örgüsünün bozulması ve benzeri daha bir çok sebebi sayabiliriz. Mesela çocuklarımızı evde nasıl yetiştiriyoruz? Onlarla bizzat ilgileniyor muyuz? Sadece temel fiziki ihtiyaçlarını karşılayıp duygusal ve manevi ihtiyaçlarını ihmal etmek o çocuğumuzu bu ihtiyaçlarını ya yanlış yerlerde yanlış ilişkilere saptırıyor veya uyuşturucunun kavurucu ateşine pervasızca dalıyor. Sosyal yönünü zenginleştirememiş, ahlaken perişan durumda olan, maneviyatı maalesef hiç gelişmemiş olan gençlerimiz uyuşturucu ile bu eksikliklerini telafi etmeye çalışıyorlar. Böylesi gençlerimiz maalesef çoğalmaktadır. Böylesi gençlerimizin artmaması için mukaddesatçı nesillerimizin önümüzde yürümesi için aile yapımızda eğitim sistemimize, devlet millet anlayışımıza varana kadar özümüze dönmemiz ve bunun için var gücümüzle takatimizin sonuna kadar çalışmamız gerekir.

KONYA MANEVİYATA ÖNEM VEREN BİR ŞEHİRDİR

**Tüm bu olumsuzluklar dikkate alınınca AGD olarak yaptığınız sosyal, dini ve kültürel etkinliklerinizi daha fazla önemsiyor musunuz?

Bencil ve hoyratça yaşanan bu ahir zamanının tüm fitnelerinden gençlerimizi uzak tutabilmek için yapılan her türlü etkinlik olumludur ve olması gerekendir. Ahlak ve maneviyat prensiplerini ilke edindirecek, diğerkâmlık hasletini bizlere yeniden kazandıracak olan bu tür programlar hem Hâkk hem de halk nezdinde şüphesiz ki kıymetlidir.Bu vesile ile de insanlarda bir farkındalık oluşturuyor, onlara derdinizi anlatıp ortak bir payda da buluşma imkânını elde etmiş oluyoruz. Konya’mız maneviyata önem veren mütedeyyin bir şehirdir. Halkımız evladını ahlaklı ve dinine düşkün biri olarak yetiştirmek için büyük emekler harcamışlardır. Memleketine ve dinine sahip çıkacak evlatları yetiştirmiş ve bunlarla ilgili birçok örnekleri göstermiştir. Çanakkale savaşında en fazla şehit veren şehirlerin başında gelmektedir. Konya’mız bu hususta her zaman duyarlı olmuştur. Ancak geldiğimiz bu günlerde bu duygu, ruh ve düzeyde gençler yetiştirmek gibi bir gayreti değil Konya’mızda tüm memleketimizde kaybetmiş durumdayız. Milli ve şuurlu bir nesil için Konya da çalışmalar var olmuştur ve halen var olup gelecekte de var olmaya devam edecektir. Bu çalışmalar maalesef yetersiz durumdadır.. Çünkü halkımız bulunduğu hayat şartları ve algılarının yanlış ve zoraki yönlendirilmelerden dolayı milli ve manevi eğitim verilmesinden daha fazla başarıya odaklı eğitimi yani menfaat, maddi kazanma ve zevk merkezli eğitime yönlendirilmiştir. Konya’mızda bizler AGD olarak ahlak ve maneviyatı önceleyen paylaşan yardımlaşan ve memleketine, İslam âlemine ve tüm dünyaya faydalı olan nesiller yetiştirebilmenin gayretini göstermekteyiz.

RÖPORTAJ: EMRE ÖZGÜL

15-2_880x440-001.jpgimg_7492_880x440.jpg

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.