Şimdi Sıra Sizde
Yuvamız yazı serisi
Neden olmasın? Eğer bekârsanız. Boşanmış veya dulsanız. Veya çevrenizde sevdiklerinizden bekâr olanlar varsa onların evlenerek yuvalarını kurmalarını sağlamalısınız, sağlamalıyız. Zira Nur suresi 32. ayette, “Bekâr olanlarınızı evlendirin...” buyrulduğunu bildirmiştim. Karşılaştığınız bir dostunuzdan, kendinize veya yakınlarınıza uygun eş arıyorsanız, bu sizin epeyce uzun bir zamana ihtiyacınız var demektir. Size en güzel hizmeti, aday müracaatlarını dosyalayan, onları bilgisayarlarına kaydederek uygun eş gelmesi halinde evlenmelerini sağlayan Yuvamız yani bizim verebileceğimizi tekrar hatırlatırım.
Sizlerden ikinci bir istekte daha bulunmuş, evlenmek ve evlendirmek üzerine yazdığım şimdilik kırk kadar makalemde Asr-ı Saadetten bu yana evlenmeler ve takip edilen yollar incelenmiş, sağlıklı yollar açıklanarak, yanlış yollar da belirtilmiştir. Okurlarımın makaleleri inceledikten sonra tenkit, tavsiye ve tekliflerine açık olduğumu bildirerek, düzeltme yapılması gereken yerler varsa düzeltmelerini de istemiştim.
EVLENDİRME NE DEMEK
Evlendirmek demenin, evlenmek isteyen birisine, karşı cinsten bir eş bulmak ve onları birbirleriyle tanıştırmak olmadığını, bu çiftin evlenebilmesi için maddi ve manevi desteğin de şart olduğunu ifade etmiştim., Maddi imkânsızlıklar nedeniyle evlenemeyen erkek ve kızlarımızın evlendirilmelerinin toplumumuzdaki zenginler üzerine görev olduğunu açıklamış ve bunu temin edebilmek için bir “Fakir gençleri evlendirme, yardım kampanyası” başlattığımızı ifade etmiştim. Bu husus da sizin ve çevrenizdeki hayır sahibi kardeşlerimizin olaya ilgilenmesiyle gerçekleşebileceğini yazmıştım.
Ülkemizde “görücü usulü” ile “flört usulü” adında iki evlenme metodu kullanıldığını, görücü usulde evlenecek gençlerin ilk etapta birbirleriyle karşılaştırılmayarak doğabilecek hisleriyle karar vermekten korunmuş olduklarını ifade etmiştim. Flört döneminde her iki gencin de beğenilmek arzusuyla kendilerini karşı tarafa olduğundan daha farklı göstermenin gayreti içerisinde olduklarını vurgulanmış, bu nedenle de gençlerin sağlıklı karar vermelerinin çok zor olduğunu ifade ederek, bunun sonucu boşanmaların yüzde seksenden fazlasının flört usulü evlenmelerden olduğunu açıklanmıştım.
KADININ ÖZELLİKLERİ
Eşlerdeki fikri paralelliğinin mutluluğu yakalamanın önemli şartlarından birisi olduğuna dikkat çekerek, bu inceliğin peygamberimizin “bir kadın dört şeyi için nikâhlanır. Bunlar; güzelliği, malı, asaleti ve dinidir. Sen dindar olanın seç” buyurduğunu açıklanmıştım. Bilindiği gibi din, bir insanın hayat ölçüsüdür. Kim hayatında hangi ölçüleri kullanıyorsa o ölçüler onun dinini göstermektedir. Bu bakımdan bize müracaat eden damat ve gelin adaylarımızı, onların mutluluğunu sağlayabilmek için kendi fikir ve görüşlerine uygun kimselerle evlendirilmeleri esastır. Bu müracaatları üçe ayırdığımızı, bunların maneviyatçı - muhafazakâr, liberal -demokratlar ve sosyal-demokratlar olduğunu belirtmiştim. Bu fikri paralelliğe dikkat edilen evlenme sistemine; “Çağın evlendirme sistemi” denmesinin uygun olacağını söylemiş ve Yuvamız’ın şu ana kadar evlendirerek mutlu bir hayat sürmelerini sağlayan çiftlerin sayısının 72 çifte (144 kişiye) erişmiştir.
HAYATIN İKİNCİ BAHARI
Bir önemli bir konu da dul ve boşanmış olanların hiç vakit geçirmeden nikâhlanarak evlenmeleridir. Bilhassa bu gün toplumumuzda yaşlı dul hanımlar evlenmedikleri için yaşlı dul erkeklerin hayatlarının kalan kısmını büyük bir yalnızlık içerisinde geçirmeye mecbur kalmaktadırlar. Bu insanların “ikinci bahar”larını yaşamalarına da vesile olmalıyız.
Zamanımızdaki güzel davranışlardan da örnekler vererek; 20 yaşındaki kızını yanına alarak büromuza gelen ve kaydettiren bir babanın bu davranışı kendinden sorulduğunda; “kızımın yaşı küçük ve talipleri de gelmektedir. Ancak biz, bize müracaat eden taliplerden birine değil, özellikleri baştan bildiğimiz bir damat adayına evet demek istiyoruz” dediğini ifade etmiştim.
Kendisi çocuklu dul bir hanım olduğu halde yeni bir yuva kurmaktan ümidini kesmiş bir kızımızın uygun bir beyle evlendirerek yuvasını kurmasını sağlamıştık. Minnet ve teşekkür duygularını dile getiren mektubunu siz okuyucularımıza sunmuş, öğrenimiyle, milli değerlerimize bağlılığıyla, medeni haliyle, aile zenginliğiyle ve yaşayışıyla damattan üstün olan bir gelinimiz, bir gün kocasına; “Ben çalıştığım iş yerinden ayrılmak ve sana hizmet etmek istiyorum. Benim işten ayrılmamam izin verir misin?” diyerek, kocasına hizmet ederek cennete gitmek isteğini söyleyen bir hanımdaki yüksek meziyeti arz etmiştim.
BİR ANKETE NE DERSİNİZ
“Asr-ı Saadetten günümüze mutlu yuvanın kurulması” konusu şimdilik tamamlanmıştır. Siz okuyucularımdan aldığım manevi destekle yeni bir yazı serileri yazmaya başladım. Bular; “Nereye gidiyoruz, Gençlik ve Güncel konular” şeklinde yazı serileridir.
Simdi sizi bir küçük ankete davet ediyorum.
1.Yuvamız, başlığındaki yazılarımdan kaç tanesini okudunuz? 2.Yazıları nasıl buldunuz? 3.Takdir veya tenkit ettiğiniz yazı var mıdır, varsa hangisidir? Hangi açıdan? 4.Yazılar yayınlanırken kaç dostunuza tavsiye ettiniz? 5.Yazıların derlenerek kitap haline getirilmesi uygun mudur? 6.Yeni yazılar yazmamı ve gazetenizde neşredilmesini ister misiniz? 7.Yazmamı istediğiniz bir konu var mıdır? Varsa, hangi konudur? 8. İlave etmek istediğiniz başka hususlar.
Konu ile ilgili açıklamalarınızı 0.312.229 47 75 no’lu telefona, 230 51 25 no’lu faksa veya [email protected] e-mail adresine göndermenizi bekler, bu ilginizle birlikte yeniden sizlerle birlikte olabilmeyi ümit eder, selam ve muhabbetlerimi sunarım.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.