Rahmet bulutlarıyla dolduran Sensin Allah’ım gökleri,
Yağmurlar kılıp indirensin tane tane yeryüzüne,
İnciler misali kıymet ve güzellikte her biri,
Şimdi bekliyoruz Rabbim gözlerimiz göklerde…

Kurumak üzere ekinlerimiz tıpkı gönüllerimiz gibi,
Hani kurumuştu ya gözlerimiz topraklarımız misali,
Zaten aksaydı gözyaşlarımız ağlayacaktı göklerimiz,
Biliyoruz Rabbim biliyoruz taşlaştı bağırlarımız…

“Taşlar vardır ki yarılır da ırmaklar fışkırır içinden,
Taşlar vardır ki yuvarlanır Allah korkusundan,
Ama kalpler vardır ki taşlardan daha katı” buyurdun,
Sertleşen kalplerimizi rahmetinle yoğuruver Rabbim!

Hüzün bulutları kaplar nice zamandır yüreklerimizi,
Acılar bürür güzel Rabbim şu yanık gönüllerimizi,
Ne olur akıtıver yıllardır kuruyan pınarlarımızı,
Güç Sende, varlık Sende, Senden isteriz Allah’ım!

Kurumakta bitkilerimiz, kırılmakta kurtlar, kuşçuklar,
Gönder Allah’ım gökyüzünden rahmetlerini,
Geri çevirme gözyaşlarıyla boyun büken kullarını,
Güç Sende, varlık Sende, Senden isteriz Allah’ım!

“Allah’ım yağmur ver, yağmur ver” diye dua eden,
Habib’indi minberde iken Sana ellerin açan,
Sonra vermiştin günlerce hayat bahşeden rahmetini,
Ver Allah’ım O’nun hürmetine o altın tanelerini…

“Ancak Sana kulluk yapar, Senden yardım dileriz”,
Sensin zengin olan, bizler aciz ve fakirleriz,
Seversen bizleri çiçekler, güller misali açarız,
Ver Allah’ım ver, daraltma onca mahlûkatını…