Muzaffer Dereli

Muzaffer Dereli

Namazla Açılır Bütün Kapılar

Namazla Açılır Bütün Kapılar

Namazla açılır bütün kapılar…
O olmadan açılmayacaktır kapılar…
Ne gönül, ne de cennet kapıları…
Allah'a yaklaşmanın en güzel belirtisidir Namaz. Zira o, Kâinat Efendisi'nin Miracı'nda verilmişti mü'minlere hediye olarak… Ancak onunla çıkılacaktı Miraca… Ancak onunla yakın olunacaktı Mevlâ'ya… Sevinçler gelecekti onunla gönül âlemlerine. Allah'a kulluğun hazzı, onunla ulaşacaktı kalp âlemlerine.
Kapanmamalı mü'mine kapılar. Yani kapatmamalı o kapıları kendilerine inananlar. Allah'a yakınlığın ondadır sırrı. Onunla çözülür ancak kul olmanın şifresi…
Bir muhabbettir o…
Bir disiplindir o…
Bir neş'e, bir sevinçtir o…
Bir göz aydınlığıdır o…
Bir göz nûru'dur,
Allah Rasûlü'nün lisanından…
* * *
Şimdi çağırıyor seni ezanlar,
Haydi, açılmıştır sana kapılar…
Çağırandır onca güzellikler, melekler…
Ey mü'min!
Bilesin ki,
Namaza açılmalı bütün kapıların!
Maddî ve manevî kapılar ki, namazla açılır insana o cennet kapıları…
O halde;
"Vakitleri belli olan,"
Namaza koş!
Haydi şimdi!
– Bir sevda yumağı misâlince eğrilen kul! Şimdi geceden sabaha ulaşmanın şükür zamanıdır. Gel, gönül gözlerin aydınlansın! Gel, güneşin aydınlattığı gündüzler misâli, ruhunda nice meş'aleler yansın… İşte bir sabahın daha oldu. Şükrünü îfaya koş ki, eğirdiğin ipin cennet libasları olsun. "Haydi namaza!" diyen müezzinlerin sadaları sana nice hayatlar bahşetsin! "Namaz, uykudan hayırlıdır; namaz, uykudan hayırlıdır." Günün başlangıcıdır o… Senin günün ki, sağlam olsun temeli sabah namazı ile…
– Gün yarı oldu. Bilir misin ey kul, ömrün kaç yarımlar yedi bitirdi? Ne kaldı sermayen? Yarın çağrılacaksın hesaba… Şimdi durma koş, nefsinin hesabını tutmaya. Altında koştuğun güneşin, bir hiç kalır mahşerin güneşinde. Kim bilir kaç öğle namazın kayıplara karışıp gitti. Şimdi tevbe zamanı… Af ve mağfiret ânı. Koy başını secdeye! Koş, nefsini hesaba çekmeye. Hesaba çekilmezden önce… Pişmanlık gökyüzünü kaplamadan önce… Evet, şimdi, öğle namazı…
– Bilir misin ey insan, ömrünün neresindesin? Belki de güzündesin. Kışa az kaldı belki… Ne zaman dönüp ardına bir baktın? Neler bıraktın, neler aldın ve neler gönderdin? Ne kadar gayretin oldu, ey inanan! İnandığından neler yaptın? Bilir misin "bir ikindi vaktini geçiren, dünyasını ve ehlini kaybetmiş gibi olur" ifadesini… Sen olmadan da gider onlar. O varacak ama sen olmayacaksın. O gün acep ne yapacak, nasıl telâfi edebileceksin? Öyleyse durma… İkame et onu. Sensiz gitmesin. Seninle olsun… Onunla ol sen de… Haydi, ikindi namazına…
– Bir koşuşturma yaşar insanımız. Alabildiğine bir hız… Karanlık çökmeden bitirmek için işleri. Sen ey insan, düşündün mü hiç ebedi karanlıkları? Dünya karanlığına kalmadan koşuştururken, ne yaptın âhiret karanlıklarını… Nûrun olacak mı abdestin kabir âleminde? Görülecek mi sîmanda secdenin izleri? Mahşerin derinliklerinde aydınlatacak mı seni? Bir gün kıyametin koparken akşam vaktinde, hazır olacak mı aydınlatmak için yolunu salih amellerin! Şimdi durma, haydi koş var, Huzurullah'ta akşam namazına…
– Bir başka güzellik kaplıyor dünyamızı. Hilâli arıyor gökyüzünde gözlerimiz. Geceler ki sırlar yüklü. Kiminde sevinç, kiminde hüzün... Dört duvar arası sır küpü… Örtülür kusurlar… Affa uğrar uykuyu bölüp el açan kullar. Âşıkla Mâşûk'un vardır nice halleri… O'nunladır sevenleri… Sevincine derman mı yeter Hakk'ı sevenlerin… Yanar, yakılır, mumlar misâli erir. Gözyaşlarına boğulur… Özledim Seni ey güzel Rabbim! diyerek boynu bükülür… İşte şimdi ona götüren günün son vakti. Sır küpü gecelerin başlangıcı. Evet, yatmadan önce kılınacak yatsı namazı…
Ey kul etme dünya nazı, kıl sen de namazını,
"Yarın kılarım" diyenin, dün kıldık namazını…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Muzaffer Dereli Arşivi