Konya yenilik bekliyor

Sürekli “Turizm Başkenti” olarak adlandırılan fakat yeterince turist çekebilme potansiyeline sahip olamayan Konya’daki tanıtım ve pazarlama eksikliği, Konya’nın rakip şehirler ile olan rekabet gücünü azaltıyor. Sürekli gelen ziyaretçi sayısı ile övünülen ama gelen yerli ve yabancı turistlerin neden “istenilen düzeyde turizm geliri” bırakmadığı üzerine kafa yorulmayan bir turizm anlayışı artık Konya’da da kabul görmüyor.  Özünde fazlası ile çeşitli değerleri barındıran fakat çoğu çeşitli gerekçeler  ile gün yüzüne çıkarılamayan Konya’nın tarihi ve kültürel kazanımları, gün yüzüne çıkmayı ve hak ettiği değeri görmeyi bekliyor. İnsanlığın ilk yerleşim yeri olan ve tarihi çok eskilere dayanan Çatalhöyük’ün bile Konyalılar tarafından yeterince değerinin bilinememesi, Konya’nın turizm gelişimi açısından ne kadar geri kaldığının en bariz örneklerinden birini oluşturuyor. Turizmciler, geleneksel turizm anlayışının yanı sıra, Konya’nın yeniliklere açık olmasını, farklı tarzda etkinlikler ile de anılmasını arzu ediyor.

TÖRENLER YETERİ KATKIYI SAĞLAMADI!

Bu yılki Şeb-i Arus töreninin hareketli geçmediğini ifade eden  TÜRSAB Konya Konya Yöre Temsil Kurulu Başkanı Özdal Karahan,  törenlerin yeterince şehre katkı sağlamadığını dile getirdi. Yapılan organizasyonun şekil itibari ile beraberinde bazı sıkıntıları da getirdiğini aktaran Başkan Karahan, 17 Aralık günü Hz. Mevlana Türbesi’nin miting dolayısı ile kapalı olmasının büyük bir handikap olduğunu kaydetti. Karahan, “Diğer müzelerin tamamında da tadilat vardı. Ön tarafta miting yapılıyordu, müzenin kapalı olmaması gerekirdi. Ayrıca İranlılar’dan katılım da az oldu” şeklinde konuştu.

BU ANLAYIŞ İLE ŞEHİR TURİZMİ GELİŞTİRİLEMEZ

Konya’nın tarihi ve kültürel değerlerinin çok fazla olduğunu belirten Karahan, bu değerlerin yeterince tanıtılamamış olmasından dert yakındı. Geniş kapsamlı bir karar mercisinin oluşturarak, Konya’nın turizm değerinin üst noktalara taşınması için gerekli tüm adımların atılmasının önemine vurgu yapan Karahan, şunları kaydetti: “Hz. Mevlana Türbesini 3 milyon civarında kişi ediyor. Bu sayı oldukça güzel. Fakat gelen bu turistlerin Konya’ya ne kazandırdığına da bakılmalıdır. Gelen turistler sadece yemek yiyorsa ve Mevlana Şekeri alıyorsa bu turizm değildir. Tören döneminde otellerde boşluklar vardı. Bu şekilde şehir, turizmden bir şey kazanamaz. Hz. Mevlana Konya için çok büyük bir değerdir. Ama turizmi sadece Mevlana’dan ibaret görmek de tek başına yeterli değildir. Diğer değerlerin görmezden gelinmesi yanlıştır. Mesela Çatalhöyük yeterince değerlendirilemedi.”

PARA HARCAMAK YETMEZ BİLİNÇ DE LAZIM!

“TÜRSAB olarak Türkiye genelinde Gastronomi turizmini geliştirmeye yönelik bir çalışma yapacağız” diyen Karahan, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Mesela bu konuda Konya için en güzel örnek Ateşbaz-ı Veli’dir. Birkaç yıldır organizasyon yapılıyor. Bu organizasyon ne kadar ses getirdi onu sorgulamak gerekir? Bu organizasyonda ne eksikti kimse konuşmadı. Önümüzde bir Gaziantep örneği var. Onların yaptığı etkinlik ne kadar konuşuluyor ve etki gösteriyor bizim etkinliklerimiz ne kadar konuşuluyor? Biz, gerekli yerlere yeterince ulaşamıyoruz. Bu işler sadece para harcamak ile olmaz. Bilinçli de olmak gerekir. Turizm çeşidi içinde en fazla getirisi olan yine Gastronomi turizmi. Konya’nın turizmi hak ettiği yerde değil. Otelcilik ve konaklama açısından iyiyiz. Saydığım olumsuzlukların da bir an önce giderilmesi gerekir. Pazarlamada ve tanıtımda sıkıntılarımız var. Yeni tanıtımlar ve organizasyonlara ihtiyaç var.”

EMRE ÖZGÜL