Konya, bu sene sadece futbolda değil, birçok spor branşında başarısızlıkların altına imzasını attı.

10 yıllık mücadelenin, her yıl Play-Off maçlarında çekilen acıların ardından 2002 yılında Süper Lig’e merhaba diyen Konyaspor, yine acılar içinde averajla Bank Asya Ligi’ne düşerek tüm taraftarları ve sevenlerini büyük bir üzüntüye boğdu.

Tehlike ‘geliyorum’ dedi.

Mali destek göremedikleri mesajı veren yöneticiler, yaptıkları yanlışlarla tüm Konya’ya saç baş yolduran teknik heyet ve paralarını alamadıkları gerekçesi ile sahada futbol oynamak yerine gezen futbolcular…

Birde unutmadan…

Seçim döneminde Konyaspor’u neredeyse üs haline getiren, bu yolla Konya’yı kendi saflarına çekmeye çalışan ardında da Konyaspor’u tüm acıları ile baş başa bırakan Konya bürokrasisi, ‘Avrupa Takımı Konyaspor’ diyerek yeşil-beyazlıları ‘Asya Kartalı’ yapan adeta elini taşın altına koymaktan korkan isimlere ne söylemek gerekiyor bilemiyorum.

Sonuçta olan oldu, büyüklüğü ile nüfusu ile Süper Lig’i hak eden Konyaspor şehrin sahipsizliğine kurban gitti ve küme düştü.

Küme düşen Konyaspor mu oldu, yoksa şehir mi oldu? bunu düşünmek lazım.

Bu durum karşısında diğer şehirlere gıpta ile bakmamak mümkün mü? Adeta bir futbol kenti haline gelen Bursa, Kayseri ve Sivas imrenmemek elde değil. Bursa ve Kayseri neredeyse Konya’nın yarısı kadar, ama futbollu ile söz sahibiler. Örneğin Sivas. Nüfusu Konya’nın yarısı kadar bile değil ama şampiyonluğa oynadılar, son haftada Beşiktaş’a kaptırdılar ve önümüzdeki sene Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecekler.

Taktir etmek lazım ve çuvaldızı oldukça derinlere batırmak lazım..

***

Gelelim Mutlu Akü Selçuk Üniversitesi’ne…

Üniversite Beko Basketbol Ligi’nde 3 sezon kaldı. Potanın ünlü takımlarına ünlü isimlerine ev sahipliği yaptı bu süreç içerisinde belirgin bir sportif iddiası olmamasına rağmen Konya’nın gururu oldu.

Yine Konyaspor’un yaşadığına yakın problemlerle yüz yüze kaldı. Çok fazla dillendirilmese de sahipsizlik onlarında kaderi oldu. 19 Mayıs Spor Salonu maçlarda tıklım tıklım doldu ancak bu yüzeysel olmaktan öteye gitmedi.

Mali sıkıntılar onları da kara kara düşündürdü. Ligin son haftalarına umutsuz giren sarı mavililer ligi veda etmekten kurtulamadı ve aynı üzüntü potada da yaşandı.

Ereğli’nin sultanları ise neredeyse başarılı olduğuna üzüldü.

Konya ferdi branşların dışında takım olarak Avrupa’da varlık gösteremedi. Benim bildiğim basketbolda bir Kombassan Konyaspor vardı. Avrupa’da mücadele etti.

Bu sezon ise Ereğli Belediyespor Bayan Voleybol takımı ligin bir çok güçlü ekibini geride bıraktı, oynadığı maçlarda adeta dize getirdi ve başarısı ile ÇEV Kupası’na katılmaya hak kazandı.

Ancak…

Sultanların kaderi de diğerlerinden farklı olmadı. Mali sıkıntılar nedeni ile kupaya katılmama kararı aldılar ve kupada mücadele hakkını Beşiktaş’a ikram ettiler. Acı verici bir durum…

Sezonu başarıyla tamamlayan iki takım var. Biri ligde kalma hedefi ile başlayıp, Bank Asya’nın kapısından dönen Şekerspor, diğeri ise Erkekler Voleybol 1. Ligi’nde mücadele etme hakkı kazanan Diltaş.

Ne diyelim…

Allah yollarını açık etsin, başarılarının devamı gelsin ve kaderleri diğer takımlarımız gibi olmasın.