Nevzat Laleli

Nevzat Laleli

Kolyeniz Plastik mi, İnci mi?

Kolyeniz Plastik mi, İnci mi?

Küçük Semra, boncuk gözlü, elma yanaklı, ince sesli, 5 yaşında bir çocuktu.

Bir gün annesiyle pazara gittiğinde 2,5 liraya satılan plastikten yapılmış bir inci kolye gördü. Kolye o kadar güzeldir ki, dayanamadı, ağzından;
“Aman Allah'ım! O ne güzel bir kolyedir öyle...” diye seslendi, annesine;
"Bunu alabilir miyiz anne?" diye sordu. Annesi;
"Hımm, gerçekten güzel bir kolye imiş” dedi.
“Semra bak sana ne diyeceğim. Bu kolyeyi sana alacağım ama eve gidince de onu ödemek için ne gibi işler yapabileceğinin bir listesini çıkaralım. Sen o işleri yaptıkça ben de sana yaptığın işler için bir ücret yazarım” dedi. “Ha, bir de babaannenin sana bayramda verdiği 1 lirayı da üzerine katarız. Tamam mı?"
Semra bu teklifi kabul etti. Annesi de o kolyeyi ona aldı.
Bir hafta boyunca Semra görevlerini yerine getirdi. Kolye bedeli kadar evde iş yaptı. Üzerine de babaannesinin verdiği 1 lirayı da kattılar ve kolyenin parasını böylece tamamlanmış oldu.
Semra kolyeyi öyle seviyordu ki; evde, anaokulunda, annesiyle alışverişe çıktığında, hatta uyurken bile üzerinden hiç çıkarmıyordu.
Sadece banyoda çıkarıyordu onları. Çünkü annesi banyoda kolyeyi çıkarmazsa, boynunu yeşile boyayacağını söylemişti, kendisine…
Semra'nın bir de kendisini çok seven bir babası vardı.
Her gece uyumadan önce Semra’nın yatağının yanına gelir ona hayırlı geceler diler, yorgun olmadığı gecelerde de bir sandalye çekerek ona masal okurdu.
Bir gece masal okunup bittikten sonra babası kitabı kapattı ve sordu:
"Semra, beni seviyor musun?" dedi. O da;
"Evet, babacığım, elbette seni seviyorum" diye cevapladı.
"O halde bana inci kolyeni verir misin?" dedi. Semra;
"İnci kolyemi mi? Haayııır! Olmaz…
“Onun yerine sana, bana geçen ay aldığın pofuduğumu vereyim babacım. Olmaz mı?
"Tamam, canım." dedi babası ve yanağına bir öpücük kondurdu: "Haydi sana iyi uykular"
Bir hafta sonra yine Semra’nın uyuması için babası ona masal okurken masalın bitiminde babası tekrar sordu: "Beni seviyor musun Semra?" "Evet, babacığım, seni seviyorum" dedi yine Semra.
"Tamam, o zaman bana inci kolyeni verir misin?"
"Ooo, babacığım inci kolyem olmaz. Ama sana tavşan terliklerimi, boya kalemlerimi vereyim. Öyle güzeller ki, bol bol resim yaparsın. Ben onu çok seviyorum. Sen de seversin" dedi.
"Yo, onları istemem. Peki, bir tanem" dedi, babası. Onun yanağına bir öpücük kondurdu yine; "İyi uykular meleğim, tatlı rüyalar" dedi.
Birkaç gece sonra babası Semra'ya masal okumak için odasına girdiğinde Semra’nın yatağına yatmamış, yatağı ucunda oturur halde gördü.
Semra babasına seslenirken dudakları titriyordu.
"Buyur babacığım" diyerek elini uzattı, Semra babasına. Avucunda sevgili plastik inci kolyesi vardı. Babasının avucuna bıraktı.
Selma, babasına olan sevginin kolyesine olan sevgiden daha çok olduğunu fark etmiş ve “madem babam benden bu kolyeyi istiyor, onu babama vermeliyim” diye düşünmüştü.
Babası bir eliyle Semra’ın uzattığı kolyeyi alırken diğer elini cebine götürdü ve kırmızı kadife kaplı bir kutu çıkarıp kızına uzattı.
Kutunun içinde çok zarif, çok güzel, gerçek incilerden bir kolye bulunmaktaydı.
Selma’nın babası ilk günden beri onu cebinde taşımaktaydı. Küçük kızının, bir gün mutlaka bu ucuz ve sahte kolyeden vazgeçeceğini ve o da ona gerçek kolyeyi verebileceği biliyordu.
İşte böyle, sevgili çocuklar.
Rabbimiz de bizim bir takım ucuz ve sahte olan şeylerden vazgeçeceğimizi biliyor ve bize gerçek hazineleri verebileceği günü bekliyor.
Sizin de vazgeçemediğiniz sahte plastik kolyeleriniz var mı?
Bilemediniz mi bu sahte kolyeleri… Bunlar gereksiz, hoş olmayan, zararlı davranışlarınız, eylemleriniz, alışkanlıklarınızdır.
Örnek mi istiyorsunuz?
Elinizdeki oyuncağınızı yanınızda ki arkadaşınızdan kıskanmak kötü bir davranış yani plastik kolye, onu arkadaşınızla birlikte güzel güzel oynamak inci kolye gibi güzeldir.
Annenin, babanın, öğretmenin öğütlerini tutmamak, haylazlık yapmak kötü birer davranış veya plastik kolye gibi iken, büyüklerin sözlerini tutmak akıllı ve çalışkan bir çocuk olmak gerçek inci gerdanlık gibidir.
Siz gerçek olanlara yöneldikçe sahteler ortadan kalkacak, sanal âlem (bilgisayar ortamı) gerçek ve mutlu bir şekle dönecektir. 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Nevzat Laleli Arşivi