Dünyanın en geniş yetkileriyle donatılan, Meclisi neresi diye sorarsanız? Cevabım Türkiye Büyük Millet Meclisi olur. Vekillerin aldığı maaş 14 bin TL. Emekli milletvekilleri ise 9 bin TL maaş alıyor. 6 satırlık bir basın bültenini bile yazamayan danışmanların aldığı maaş bile 6 bin TL...

**

Gözümüz kimsenin maaşında bile değil. Lakin aldıkları maaşı hak ediyorlar mı diye bakmak lazım? Orası da tartışmalı bir mevzu. Ne iktidar partisinden ne de muhalefet partisinden Meclis'teki bazı vekillerin 4 yıl boyunca kürsüde söz almadıklarına bile şahit olduk...

**

Soru önergesi, araştırma önergesi, kanun teklifi bunlar zaten hiç yok. Birkaç vekil sürekli bu işleri yapıyor. Büyük bir kısmı da muhalefet partilerinden. Vekillerin kaçı önerge veya kanun teklifi hazırlamayı biliyor? Onu da bilmiyoruz..O kadar kapasiteli vekil var mı Meclisimizde tartışılır..

**

Milletvekillerinin bir de adı duyulmamış gölge danışmanları var. Neyi danıştıklarını kimse bilmiyoru. Aylık 6 bin TL alan ve tek işi randevu ayarlamak olan danışmanlar. Konyalı vekillerin danışmanlarından birkaçı hariç hiçbirini tanımıyoruz. Onlar da bizler de birbirimizi tanımaya ihtiyaç duymuyoruz zaten...

**

Türkiye'de milletvekillerine tanınan hakların sınırı yok gibi neredeyse. Düşünün Meclis'teki bir vekile gelen telefon faturasını 1 milyon 200 bin TL. Eski para ile 1 trilyon 200 milyon. CHP'li vekilin geçen ay da 800 bin TL'lik faturası ödenmiş... Vekillerin yıllık30 bin TL'lik iletişim harcırahı olduğunu da öğrenmiş olduk...

**

Bu Meclis'e 2 ayda 2 trilyonluk fatura ödetenler utansın. Yetimin hakkı, garibanın hakkı böyle çarçur ediliyor. Hangi partiden hangi siyasi görüşten olursa olsun kamunun parasını böyle çarçur edenden hesap sorulsun...

**

2 trilyon dediğiniz parayla bir fabrika kurulur, onlarca insan istihdam edilir. Kamudaki israf öyle bir boyut aldı ki; bunun tarifi imkansız. Bu devletin bunca israfa rağmen hala batmaması gerçekten bir mucize..."Devletin malı deniz, yemeyen keriz!" mantığı cuk diye oturmuş resmen...

**

Kamuda israf, savurganlık, vurdumduymazlık almış başını gidiyor. Gereksiz istihdam, acemi personeller, eğitimsiz memurlar, bilgisiz danışmanlar. Milletin parası resmen hoyratça kullanılıyor. Nasıl olsa hesap soran birileri yok. Devlet kapak atılacak yer haline gelmiş...

**

TBMM'de şu an 550 vekil var. Başkanlık sisteminin gelmesiyle birlikte bu rakam 600'e çıkacak. Bana göre 550 bile fazla. 450 vekile düşürülsün. Danışman maaşları düşürülsün. Telefon görüşmelerini vekiller kendi cebinden ödesin...

**

Almanya'nın ekonomisi bizden kat kat iyi. Ama kamuda harcamalarına çok dikkat ediyorlar. 1 euronun bile hesabını yapıyorlar. Vekillerin maaşı 3500 Euro. Vekillerin öyle şatafatlı makam araçları filan yok. Vekillerin hepsi donanımlı, bilgili insanlar. Bizdeki gibi aşiret ağaları filan değil...

**

Alman vekiller iş bulma kurumu gibi çalışmıyor. Kimseye iltimas sağlama gibi bir hakları yok. Tek işleri Alman halkının sorunlarına çözüm üretmek, kanun hazırlamak. Alman halkı da öyle bizdeki gibi vekilleri filan tanımaz da, takmaz da...

**

Dokunulmazları filan da yok. Alman vekili kendisini durduran polise "Sen" diye hitap etti diye mahkemede ifade vermiş. Polis bir vekil hakkında kendisine "sen" diye hitap eden bir vekil hakkında suç duyurusunda bulunabiliyor... Yani bizdeki gibi değil durum. Almanya Parlamentosu şeffaf camlarla kaplı. İnsanlar rahatlıkla meclis'teki çalışmaları izleyebiliyor...

**

Maalesef bizim Meclisimiz ise Ukrayna, Tayland, Tayvan meclislerini aratmıyor. İsraf bir taraftan, küfürlü, ısırmalı kavgalar bir taraftan. Sözde milli iradeyi, milleti temsil eden vekilleri izlerken ülkemiz ve milletimiz adına hicap duyuyorum. Milletin meclisi, 'Utanç Meclisi (!') ve 'İsraf Meclisi' olmuş. Neyse artık son günleri... Büyük ihtimal Nisan'dan sonra pek bir hükümleri de kalmayacak...