İnşatta yara sarılmalı


Altay yaptığı açıklamada, dünyanın birçok ülkesinde derinden hissedilen ekonomik durgunluğun en fazla inşaat sektörünü etkilediğini söyledi. 
Çimento ve demir fiyatlarının düştüğünü, konuta talebin azaldığını ifade eden Altay, konut fiyatlarının yüzde 25 civarında düştüğünü, bu durumun inşaat firmalarını ciddi zarara soktuğunu bildirdi. 
Sektörün şu anda yaşadığı sorunun 2 önemli nedeni olduğunu anlatan Altay, şunları kaydetti: 
''Bunlardan biri küresel ekonomik kriz. İkincisi ise aşırı konut üretimi. Bir dönem konuta talep artınca gıdacı ve tekstilci bile inşaata girdi. Arz fazlası üretim olunca sektörün gerçek temsilcileri bizler zarar gördük. Parası olanlar gidip hemen bir arsa aldı. Ardından yılların firması gibi birkaç bina dikerek inşaatçı oldu. İnşaat, yatırım alanı gibi görülünce kontrolsüz üretim başladı. Önüne gelen konut üretince de bugünkü durum ortaya çıktı.'' 
Altay, ekonomide yaşanan küçük bir sorunda sektöre dışardan girenlerin, elindeki konutları ivedilikle çıkarmaya çalıştığını belirterek, bu durumun da konutlarda fiyatların düşmesine yol açtığını söyledi. 
Altay, konut üretimi kontrol altında tutacak, daha sağlam ve güvenilir binalar için ''Müteahhitlik Yasası''nın çıkması gerektiğini vurgulayarak, ''Bu durum, tüketicinin de haklarının korunması anlamına geliyor. Tüketici de konutu, sektörün gerçek temsilcilerinden güvenilir bir şekilde edinebilecek'' dedi. 
Türkiye'de yaşanan ekonomik krizin yüzde 60'ının psikolojik olduğunu dile getiren Altay, ''Dünyada derinden hissedilen kriz Türkiye'yi etkiliyor ancak, şu andaki durumun önemli bölümü tüketicilerin korkutulması sonucu ortaya çıkıyor. Psikolojik olarak kriz olduğuna inanan tüketici para harcamıyor. Herkes nakitte kalsın uyarısına belki de en fazla tüketici uyunca bu sonuç ortaya çıkıyor'' diye konuştu.