Höyükler tahrip edildi

Höyükler tahrip edildi

Prof. Dr. Hasan Bahar, arazi kamulaştırmaları yapılırken höyüklerin de tapulaştırıldığını ve tahrip edildiğini, bu işi yapanların da yine aynı fakültelerden mezun olan mühendisler olduğunu söyledi

“Yaşayan Konya Hafızası” başlığı altında, Konya Büyükşehir Belediyesi Koyunoğlu Şehir Müze ve Kütüphanesi ve Konya Fikir, Sanat, Kültür Adamları Derneği ile birlikte her Cumartesi saat 15.00’de devam eden İkindi Sohbetleri’nde bu hafta Prof. Dr. Hasan Bahar, Konya’nın Kadim Höyükleri’ni anlattı. Konya ve çevresinde bulunan Höyük sayısının bugün mevcut bulunan yerleşim sayısından daha fazla olduğunu ve Hitit dönemine ait belgelerde dahi şehrin isminin İkonia olarak yer aldığını söyleyen Prof. Dr. Hasan Bahar, bu güne kadar dünyanın en eski yerleşim yeri olarak Çatalhöyük’ün bilindiğini; fakat Boncuklu Höyük’ün bulunması ile bu bilginin terk edildiğine dikkat çekti. Prof. Dr. Bahar, Boncuklu Höyük’ün, Çatalhöyük’e göre 2 bin yıl daha eski olduğunu ve Höyüklerin dönemin insanlarının yaşayışı, kullandığı araçlar, giyim kuşam, yemek kültürü gibi özelliklerinin anlaşılmasında önemli bir yer tuttuğunun altını çizerek buralarda define bulunmadığını, sadece çanak, çömlek kırıntıları ve alet edevat kalıntıları bulunabileceğini belirtti. 
 
KONYA HÖYÜK ZENGİNİ 
Hüyüklerin tarihi bilgi edinme konusunda önemli kalıntılar olduğunu söyleyen Prof. Dr. Bahar, Konya’nın bu konuda çok zengin bir bölge olduğunu belirtti. Define arayıcıları tarafından talan edilen Höyüklerin kaybolup gittiğini bu kayıp olmalarla birlikte birçok tarihi bilgilerin de yok olduğunu  ve Höyüklerde define bulmanın mümkün olmadığını söyledi.  Höyüklerde yapılan kazılarla insanlık tarihi hakkında daha eskiye dayanan ve gerçek bilgilere ulaşıldığını belirten Prof. Dr. Hasan Bahar, insanların bilinçlendirilerek Hüyüklerin tahribinin önüne geçilmesi gerektiğini belirttiği konuşmasında yapılan kazıların da yetersiz olduğunu, kazı izni almakta zorlanıldığını söyledi.  Höyüklerde hazine arayan definecilerin kırıp attıkları ilk çağ kalıntılarının araştırmalarda faydası olmakla beraber, höyüklerin tahrip edilmemesini vurgulayan Prof. Dr. Hasan Bahar,  arazi kamulaştırmaları yapılırken höyüklerin de tapulaştırıldığını ve tahrip edildiğini, bu işi yapanların da yine aynı fakültelerden mezun olan mühendisler olduğunu söyledi.  
 
HÖYÜKLER KORUNMALI 
Bahar, “Gençlerimize ve özellikle bu işleri yapanlara tarihi koruma bilinci verilmeli. Batıdaki müzelerde ana sınıfı çocuklarına bile bir masal tadında bu bilgi ve bilinç verilmektedir. En önemli şey bilinçlenmektir. Bekçiyle, güvenlik önlemleriyle, kanun ve yasalarla tarihi korumak mümkün değildir.  Defineciler, höyüklerden umdukları bir şeyler çıkmayacağını bilseler masraf etmezler. Dedektörler bir metal parçasına bile sinyal verir. Ama çoğu bir nal ya da duvar çivisine ulaşmak için bütün höyüğü yok ediyor.  Yağma mantığıyla hareket edildiğinden akşam gördüğümüz eserleri sabah göremiyoruz. Eğer biz onu resimlediysek, belgelediysek artık onu kalıcı kılan biziz. Asıl amacımız bu değerleri korumak ve gelecek nesillere aktarmaktır” dedi. Program sonunda Koyunoğlu Kütüphanesi ve Müze Müdürü Hasan Yaşar tarafından Konuşmacı Prof. Dr. Hasan Bahar’a günün anısına hediye takdim edildi. Hasan Yaşar, “Konya Ansiklopedisinde İlkçağ araştırmalarıyla ilgili Prof. Dr. Hasan Bahar’dan çok istifade ettik. Fakat Selçuklu ve Osmanlı tarihçilerine daha çok çalışma ve araştırma yapmak düşüyor. Gelecek hafta İkindi Sohbetlerinde Prof. Dr. Ali Boran’dan Selçuklu Mimarîsi’ni dinleyeceğiz” dedi.  
HABER MERKEZİ - merhabahaber.com
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.