Hayra adanan 40 bin kitap
Hayra Hizmet Vakfı'nın kütüphanesi yaklaşık 40 bin kitapla vatandaşlara hizmet veriyor. Bu kitapların büyük çoğunluğunu ise İslami eserler oluşturuyor. Kütüphane arşivinde gün ışığına çıkmamış hala binlerce kitap var
Konya'da yıllardır faaliyet gösteren Hayra Hizmet Vakfı, kurduğu 40 bin kitaplık kütüphane ile büyük bir hizmetin altına imza atıyor. Büyük çoğunluğunu İslami kitapların oluşturduğu kütüphade bilinmeyen birçok kitap var. Hayra Hizmet Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Varol, “Kitap, insanın vazgeçilmez kitap okuma oranı her geçen yıl azalıyor. Teknolojinin yaygınlaşması ile birlikte insanlar, kolay yolu seçmeyi başladı. Günümüz itibariyle çoğu insan kitap okumak yerine, aradığı bilgiye internet üzerinden ulaşmayı tercih ediyor. Hayra Hizmet Vakfı, içinde binlerce kitabın yer aldığı kütüphanesiyle hem öğrencilere kucak açıyor hem de kültürel ve sosyal çalışmalara katkı sağlıyor” diyor.
KİTAPLARIN GERÇEK BİR HAZİNEDİR
Varol, kitapların yetişkinler için iyi bir hazine, çocuklar için gerçek bir dost olduğunu söyledi. Kötü kitap diye bir şey olmadığını ama iyi kitapların her zaman var olduğunu vurgulayan Varol, “İyi bir kitap, insan için bir hazinedir ve bu hazinenin içinde akıl bulunmaktadır. Bazı kitaplar vardır acıyı anlatır, bazı kitaplar vardır sevinci anlatır; ama her kitabın içinde ondan ders çıkarabileceğimiz bir konu vardır. Bu yüzden onlar bizim en iyi dostlarımızdır. Kitaplar bizimle sevinci, hüznü, kederi, başarıya ulaşmanın mutluluğunu paylaşırlar” diye konuştu.
KÜTÜPHANEDE BİLİNMEYEN BİRÇOK KİTAP VAR
Kütüphane ile ilgili bilgiler veren Varol, kütüphanenin kısa süre içinde çeşitlendiğini belirterek, “Vakıf kurulmadan önce biz yine 3 bin kitap ile öğrencilere destek oluyorduk. Yıllar geçtikçe arşivimiz çeşitlendi. Kütüphane kurmak büyük bir masraf gerektiriyor. Kütüphanede akla gelecek her konuya uygun kitap bulmak mümkün. Türkiye'de bulunmayan çoğu kitabı yurt dışından getirdik. Kütüphanemiz farklı şehirlerden de büyük ilgi görüyor. Aranan her kitabı burada bulmak mümkün” diye konuştu.
KİTAPLARA ESKİSİ KADAR İLGİ GÖSTERİLMİYOR
Eski zamanlarda kütüphaneye daha büyük bir ilginin olduğunu dile getiren Varol, “Şimdi kütüphaneye ve kitaplara gerektiği kadar önem verilmiyor. Kütüphane salonu sessiz kaldı. Kütüphaneyi daha çok sınava hazırlananlar ve araştırma yapmak için kaynağa ihtiyaç duyanlar tercih ediyor. Biz gerekli bütün arzı sağlıyoruz fakat talep göremiyoruz. Kütüphanenin sıcak bir ortamı var. Kitaplara olan ilgi her geçen gün azalıyor. Cep telefonlarına internetin girmesiyle, insanlar kısa süre içinde çoğu bilgiye ulaşma imkanı buldu. Bu bilgiler kullanıcılar tarafından akılda kalıcı olmuyor. Sorumluluk alma bilinci toplumumuz tarafından kaybediliyor. Gelişmelere ayak uydurmak ve ihtiyaçları karşılamak için bizde kütüphaneye bilgisayarlar koyduk. Kitap bilgilerini sayfa sayfa bilgisayarlara yüklemeye başladık. 3 bin 900 eser dijital ortama aktarıldı. Ama hiçbir şey kitabı yaşayarak okumanın tadını vermez. Kitabın heyecanını yaşayarak okumak, insan için en büyük kazanımdır” ifadelerini kullandı.
TELİF HAKKI ELİMİZİ BAĞLIYOR
Telif Hakkı Yasası'nın fazlası ile bağlayıcı olduğunu söyleyen Varol, konuşmasını şöyle sürdürdü: “ Kitaplar kalıcı bilgilerden oluşur. Önemli olan kitabın içeriği ve bu içeriğin korunması. Bir insanın çocuğuna nasıl bakıyorsa, bizlerde kitaplarımıza öyle bakıyoruz. Çok eski dönemlere ait bilgilerin var olduğu kitaplara sahip çıkmalıyız. Bunlar bir kültür örneği. Geleceğe ışık tutan rehberler. Bilginin korunması için depolanması gerekiyor. Kütüphanecilik anlayışı artık dijitalliğe kaydı. Mevzuat bize bir eserin bilgisayar ortamına taşıması için 70 yıl önce basılmış olması gerektiğini söylüyor. Mevzuat kaynaklı sıkıntılar yaşıyoruz. Yasanın geçerliliği tartışma konusu. Sanat eserinin koruyucu niteliği olarak adlandırılan mevzuatın varlığı bizlere göre şüpheli. Bu bilgileri teminat altına almak geleceğimiz açısından da oldukça yararlı.”
EMRE ÖZGÜL merhabahaber.com
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.