Göz aydın hepimize

Mübarek günler bize

On bir ayın sultanı

Hoş geldin evimize

Merhaba Canım dost;

Gönlümüzün baharı üç ayların minik kardeşi Ramazan ayı önce kardeşlerini gönderdi geliyorum hazırlanın dedi. Bahsettiğim hazırlık market sepetleriyle, yufkalarla, eriştelerle, çamaşır suyu, toz beziyle olan bir hazırlık değil yanlış anlaşılmasın. ☺ Manevi bir hazırlıkta bahsediyorum. 60 gün boyunca iyilik yapmaya, sevap işlemeye, namaza, kuran okumaya kısacası sağ taraftaki meleği yormaya hazırlan dedi aslında ve geldi çaldı kapıyı. Bu misafiri çok iyi ağırlamak için gelin hep birlikte niyet edelim.

Fark ettiniz mi? Savaşlar, afetler, hastalıklar, virüsler, vefatlar.... Çok zor bir süreçten geçiyoruz , vicdanen rahatsız oluyoruz. Kimimiz haline ahavline çeki düzen verirken kimimiz de bana dokunmayan yılan bin yaşasın deyip kabuğuna çekildi. Ramazanı doğru anlamak, doğru anlatmak ve dolu dolu geçirmek için kendimize çeki düzen vermeliyiz. Aah nerde o eski ramazanlar diye bilmek için çocuklarımıza bu manevi iklimin tadını güzel vermeliyiz. Yılbaşında iki sokak öteden görünen o ışıltılı bugün Ramazan ayı geldi diye dört bir tarafta hem madden hem manen hissetmeliyiz. Evlerimiz ışıl ışıl olmalı, sahurlar dualı, iftarlarda kocaman kalabalıklar olmalı. Gündüzün bereketinden istifa edebilmeliyiz çünkü eğer bizler açım-sinirliyim, gibi bir bağdaşma yaparsak çocuklar orucu aç kalınca sinirlenmenin normal olduğunu şeklinde düşünür, babam sigara içmedi sinirli gözüne gözükmemeli, annem iftar yaklaştı diye gergin ayağının altında dolaşmamalı diye öğrenecek ve bu silsile böyle başlayıp devam edip gidecek. Israrla bu yüzden söylüyorum “ amacımız öğretmek ise önce sevdirmeliyiz. Çocuklar söylediklerinizin çok yaptıklarınızı dikkate alır.”

İnşallah bu güzel, harika en önemlisi bize ait olan Ramazan ayında her yer ışıl ışıl süslenmeli.

Aileler çocuklarıyla, öğretmenler öğrencileriyle, belediyeler de sokakları rengarenk ışıl ışıl süsler.

Evlerde çam ağacı değil kandiller, hilaller yanmalı, gelmesini bekledikleri uçan geyikli bir adam değil de Rahmeti Rahman’ın affı ve kadir gecesini olmalı.

İnşallah Yeni yıl da ki ışıltıdan daha ışıltılı bir Ramazan sevinci yaşarız.

Mahallelerimiz de , caddelerimiz de, sokaklarımız da, paylaşmanın öneminin sofralarımız da evlerimiz de, gönüllerimiz de nakış nakış işlendiği bir ay olur inşallah.

Ramazanı sadece akşama kadar aç kalmak, onlarca çeşit yemek yeme olarak görmekten çıktığımız bir iklim olmalı. Zira “Yiyiniz içiniz fakat israf etmeyiniz, çünkü Allah israf edenleri sevmez. (Araf/31)” ayeti ve

Nebi -sallallahu aleyhi ve sellem-‘in

“…Allah’ın, onun yemesini ve içmesini bırakmasına (oruç tutmasına) ihtiyacı yoktur.” Sözü bir çok şeyi açıklıyor aslında bizlere.

İnşallah sosyal medya platformlarında da kimse yediğini, içtiğini, yaptığı yardımları kimsenin gözüne sokmaz. Bunun yerine unutulmaya yüz tutmuş Ramazan gelenekleri yeniden hatırlanır.

İnşallah her gün herkes bir sevdiğinin kolundan tutup “haydi cemaat sevabı alalım diye camiye getirir. Namaza başlamak isteyenler için bir milat olur.

İnşallah 11 ayda bir değil de camileri her daim görür gözlerimiz, ezanları duyup firar eder gönüllerimiz.

El hasıl bu Ramazan sadece evlerimizde, camilerimiz de değil , okullarımız da, Avm ler de tatlı bir telaş olur duası ile. Zira sadece mutfak dolapların doldurmakla, marketleri boşaltmakla Ramazan ayı eda edilmiş olmuyor.

O zaman kıssadan hisse bir hikaye bırakıyorum buraya. ☺

Sonradan Müslüman olup evlenen bir hanım kardeşimiz ilk kez Ramazan ayı geçirecek ve ne olduğunu bilmiyor. Eşi sürekli elleri dolu olarak geliyor sorduğu zaman Ramazan geliyor hanım cevabı geliyor hep. Bir gün eşi işteyken kapı çalıyor bir dilenci “ şu fakire yardım edin” deyince kadın soruyor beyefendi sizin adınız ne? Dilenci Ramazan deyince aaa eşim günlerdir sizin için alışveriş yapıyor deyip adama veriyor eşinin aldıklarını. El hasıl Ramazanı doğru anlatmak önemli.

Başı Rahmet, ortası mağfiret, sonu cehennemden kurtuluş olan bu ayda

Rabbim Ramazanı hakkıyla yaşayan, teravihte, mukabelede cemaat ile buluşup sevapları doldurmayı, kuran ayında kuran ile hemhal olmayı, Kadir gecesini yakalamayı, af olunarak Bayrama ulaşmayı, baklavalar açmayı, şekerler toplamayı, çeşit çeşit kolonyalar koklamayı, sağ taraftaki melekleri yormayı Allah’ın en sevdiği kulu olmayı hepimize nasip etsin inşallah.

Bu vesile ile Ramazan ayımız baharlansın, çiçeklensin, imanımız tazelensin hepimize Mübarek olsun.

Kalan ömrümüz geçen ömrümüzden daha hayırlı olması duası ile vesselam...

Akşam pide alınır

Teravihler kılınır

Sahura kalkmak için

Her gün davul çalınır...