Gazeteciler şiddeti hak etmiyor!
Gazetecilik zordur.
Hele ki Konya’da.
Kimi çıkar, Gazeteciliğin G’sinden anlamadığı halde “Adamlığı da adam gibi gazetecilik yapmayı da öğreteceğiz” der gazetecilere.
**
Kimisi, bir gazeteci sosyal medya hesabından kömür fiyatı ile ilgili gariban vatandaşları düşünerek, paylaşım yaptığı için “Tetikçilik” ile suçlanır, tehdit yer.
Hem de iktidar kanadından.
**
Kimisi de haber yapan gazetecilere ağza alınmayacak küfürleri eder, “Fiziksel şiddet” uygular.
Geçtiğimiz gün Ladik’te yaşananlar gibi...
Çok üzücü.
Aslında bir gazetecinin dayak yemiş olması ve saldırıya uğraması, anlayanlar için toplumun sopadan geçirilmiş olması demektir.
Ama anlayana!
**
Haklı, doğru ve toplum yararına bir yazı yazarsın, birileri rahatsız olur. Hemen arar ya da birilerine arattırır. “Yazının kaldırılması veya gereği neyse yapılmasını rica (emir)! eder ya da ettirir.
**
Ne yalan söyleyeyim bu şartlarda Gazetecilik yapmak zor.
Güzelim meslek, ne hale geldi üzülmemek elde değil.
**
Hele ki doğruları yazarsanız ve “Yazdığım yazıdan şu alınır, bu alınır banane kardeşim. Ben, vatandaş için doğruları yazacağım” derseniz, sizden daha kötüsü yoktur. Olamaz da.
**
Öyle bir hale geldik ki doğruları söyleyen insanlardan toplum olarak nefretle uzaklaştık.
Alıştık pohpohlanmaya.
Aksi çıkan bir sesi, doğrudan düşman kabul ettik.
**
Gazetecilik, halk için yapılır.
Gazeteciler, ne sözlü ne de fiziksel şiddetin hiç birini hak etmiyor.
**
Meslektaşlarımıza yönelik bu çirkin saldırılara sessiz kalmak ise toplum vicdanını yaralıyor.
Bu olaylar, gelecek açısından mesleki anlamda çok daha olumsuz olayların yaşanabileceğinin sinyalini veriyor malesef.
Gazetecilerin tek isteği, etik ilkelere bağlı kalarak baskı altında olmadan gazetecilik yapmaktır ve sadece doğruları yazmaktır.
Bu da gazetecilere “sınırsız özgürlük” tanınsın anlamı taşımamalıdır.
Bir gazeteci de yazdıkları ve çizdikleri ile üslubuna dikkat etmeli ve ilkeli bir duruşa sahip olmalıdır.
**
Yine söylüyorum; doğruları yazdığı için gazetecilerin yediği küfürlerin haddi hesabı yok.
Biz de baktık bu dünyada adalet yok,
Hesabı öteki dünyaya, Allah’a bıraktık.
Tek gerçeğimiz varsa o da “gazeteciliği halk için yapmak” dedik.
**
Mesleğimiz kutsaldır.
Önemli olan ne şartta olursa olsun, kalemini satmadan yazmaktır.
Meslektaşlarımızın her biri de birbirinden değerlidir.
Bizlere sahip çıkacak olanlar, biliyoruz ki yine okuyucularımızdır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.