Emre Özgül

Emre Özgül

 “Evet mi hayır mı? Allah karakterinize zeval vermesin!”

 “Evet mi hayır mı? Allah karakterinize zeval vermesin!”

Sosyal medyada dolaşan “Evet, hayır peki sen de var mısın?” furyasına katılmadığınız için, bazı kesimler tarafından bir gün vatan haini ilan edilebilirsiniz.

Peki referandumda oyunuzu “Evet veya Hayır” yönünde kullanacağınızı açıkça söylerseniz? Ya “Demokratik Hakkınızı!” kullanmış olursunuz ya da dillendirildiği gibi “Yalakalık!”

Birinin yarın bir gün, topu size attığında ne cevap vereceğinizi düşündünüz mü?

Sosyal ve psikolojik algının kendini iyice belli ettiği dönemlerden geçiyoruz. Vatandaş arasında, kutuplaşma ve bölünme zirveye ulaşıyor.

“O sizden bu bizden” zihniyeti, net şekilde el sallamaya başladı

İnsanlar için tek mesele, Başkanlık sistemi ve referandum. 

Ünlüler, işadamları ve gazeteciler; rengini yavaş yavaş belli ediyor. Toplumun gözü önünde ve insanlara gerektiğinde rol model olan bu insanların rengini belli etmesi, gerçekten çok büyük bir risk.

Niye mi? Türkiye'de görüşleri, fikirleri ve bir nebze de olsa inançları farklı olan 80 milyon insan var. Bu insanlar sadece Ahmet'e Mehmet'e değil, Hasan ve Hüseyin'e de hitap ediyor.

Kendi meslektaşlarım üzerinden bu kanımı destekleyecek olursam şunları rahatlıkla söyleyebilirim

Basının 28'e yakın güncel problemi var. Ama en önemli 2 sorun: “Ekonomik kaygı ve siyasal güç”

Gazeteci; ne kadar da ütopik olsa, objektif ve tarafsız olmalı. Çünkü gazeteciler de sadece bir kesime hitap etmez. Gazetecinin amacı sadece ekonomik çıkar ve güç değil.

Halkın söylem ve isteklerini dile getirmekte tabi ki problem yok. Ama birilerine yaranmak pahasına rengini belli etmek, açıkçası okuyuculara yapılan en büyük saygısızlık.

İsteyen istediği şekilde oyunu kullanabilir. Sonuçta ülkemizde bir seçim özgürlüğü var. Evet de verebilirsiniz hayır da. Ama Allah, karakterinize zeval vermesin. 

Sayın Cumhurbaşkanı ve Başbakan, insanlar arasında gittikçe derinleşen bu tehlikeli yaranın farkında. Olabildiğince hassas davranmaya ve birleştirici konuşmaya çalışıyorlar.

Ama seçmen kitlesi cephesinde, kışkırtmanın ötesi gözükmüyor. “Evet vereceklerin inadına hayır, hayır vereceklerin ise inadına evet veresi tutabilir”  Yani seçmen kitlesi, bilinçsiz şekilde sürece de zarar veriyor.

Keşke dar boğaz olan küçük esnaf, asgari ücret ile ev geçindiren insan, işsiz kalan milyonlarca üniversite öğrencisi, parası olmadığı için hastalıklarla boğuşan garipler de “Evet mi Hayır mı furyası kadar, şu ülkede düşünülseydi” Gerçekten yazık.

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
Emre Özgül Arşivi