M. Emin Karabacak

M. Emin Karabacak

Duanın psikolojik faydaları (2)

Duanın psikolojik faydaları (2)

Düzce Depremindeki Psiko-Sosyal Müdahale ekibinde bulunmuş formatör bir arkadaş, depremden sağ salim kurtulmuş bir babanın yaşadıklarını şöyle anlatır:

“Deprem olmuştur, baba enkazın altında eşi ve çocuklarıyla birlikte kalır. Baba, kurtuluncaya kadar dua ettiğini ve direncini de duası sayesinde kaybetmediğini söyler. Yine aynı baba enkazdan kurtulduktan sonra eşini ve çocuklarını kaybettiğini öğrenince hiçbir şeyin kendisine fayda etmediğini kendisini ayakta tutan tek şeyin de dua olduğunu söylemiştir.”

Normal hayatta da bu hep böyle değil midir? Anne babasını, eşini ya da biricik evladını hastalık ya da kaza sonucu kaybeden kişiyi de sakinleştirip rahatlatan şeyin inanç ve dua olduğunu bilmeyenimiz yoktur. Yoksa bu insanların birçoğunun ruh sağlığının bozulmayacağını kim garanti edebilir?

Duanın psikolojik faydaları, sıkıntılı zamanlarda olduğu kadar günlük hayatta da çoktur.

Biri bize haksız yere kötülük yapıyor ya da iftira atıyor. Elimizden hiçbir şey gelmiyor. Sinirimizden çatlayacağız. Ya ona ya da kendimize zarar vereceğiz. Bu durumda bizi rahatlatacak tek şey yine duadır. Bu durumda bize zararı dokunana: “Allah’ından bul, seni Allah’a havale ediyorum.”  diye dua etmek bizi rahatlatacaktır. Sonucunda psikolojik olarak rahatlayan insan, kendine veya karşısındakine zarar vermekten de kurtulacaktır. Bizi durduran ve rahatlatan da Peygamber Efendimiz (s.a.v)’in şu hadislerine olan inancınızdır.

“Mazlumun duasından sakınınız. Zira onun duasıyla Allah Teâlâ arasında perde yoktur.” (Müslim, Îmân,29)

“Dua müminin silahıdır.” (Keşfü’l-Hafa,I,485)

Yine biri bize büyük bir iyilik yaptı ve o iyiliğin altında kalmak istemiyoruz. Fakat elimizden hiçbir şey gelmiyor ya da karşı taraf karşılık olarak hiçbir şeyi kabul etmiyor. Oysa bizim de bu borcun altından kalkmamız lazım. O zaman yine yapabileceğimiz tek bir şey var, o da o kişi için dua etmektir. İnsan o zaman psikolojik olarak rahatlayabilmektedir. Burada da bizi psikolojik baskıdan kurtaracak olan yine Peygamber Efendimizin (s.a.v) şu hadisidir:

Bir müminin bir mümine gıyabında duasından daha çabuk kabul edilen hiçbir dua yoktur.” (Tirmizî, Birr,50)

Öğrenciler genellikle sınavlara girerken stres yaşarlar. Yine bu öğrencilerin sınav stresinden kurtulmak için dua ettiklerini ve sınav stresini dua ile yendiklerini kendilerinden duymuşuzdur.

Çocukların korkularını hepimiz biliriz. Çocuklara korktukları zaman bazı süreleri dua niyetiyle okumalarını öğreten bizleriz. Özellikle ergenlik çağındaki çocuklar, geceleri yatarken korktuklarını ve bu korkularının dua sayesinde hafiflediğini böylece kendilerini güvende hissettiklerini ifade etmişlerdir.

Biz yetişkinler de böyle değil miyiz? Geceleri, korkulu bir rüyayla uyandığımız zaman yaptığımız tek şey dua etmek veya dua niyetiyle bazı süreleri okumak değil mi?

Her zaman olduğu gibi çocukluğumuzda da korkuları yenmede duanın psikolojik faydaları çok olmuştur. Köyde sulak iki yerde bahçemiz vardı: Biri köyümüze 3 km, diğeri 5 km uzaklıkta. Bahçe sulaması keşik (sıra) olduğu için genelde bize gecelere denk gelirdi. Rahmetli anne babam, bahçe sulamak için geceleri bizleri kaldırır ve genelde tek başımıza gönderirlerdi. Ormanlık ve dağlık arazideki patika yoldan, omzumuzda bir kürek, elimizde bir el feneri ile giderken de korkumuzu yatıştırmak içinde dua niyetiyle bazı süreleri okurduk. Dua okuma, bahçe sularken de devam ederdi. Tek başımıza olduğumuz bu durumlarda bizler samimi bir arkadaş olan dua sayesinde korkularımızda emin olurduk.

Yazarlık yapanlar bilir, yazı yazmanın zorluğunu. Bir de gazetelerde köşe yazarlığı yapıyor ve bunu da Allah rızası için yapıyorsanız bu nefse daha da zor geliyor. Millet gezerken, ayaklarını uzatıp televizyon seyrederken ya da internete takılırken sen konu bulmaya çalışıyorsun. Konuyu bulup yaz, düzelt derken bir okurun yersiz eleştirisi insanın iyice motivasyonunu bozar. İşte bütün bunlara katlanmamızı sağlayan şey, okurların yaptığı ve yapacağı hayır dualardır. Bu dualar bizleri psikolojik olarak rahatlatmakta ve yazarlığımıza devam etmemizi sağlamaktadır.  (Devam Edecek)

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Karabacak Arşivi