Daha da büyümeliyiz

2011 yılının ilk üç aylık dönemindeki büyümenin yüzde 11 olarak açıklandığını belirten KTO Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, bu oranın sevindirici olduğunu fakat büyümenin devamının gelmesi gerektiğini bildirdi

Konya Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Selçuk Öztürk, ilk çeyrekte yüzde 11 olarak açıklanan büyüme rakamının iş dünyasının beklentilerini karşıladığını belirtti. Öztürk, iç talebin yanında aktif ihracat politikasıyla dış talebi de canlı tutmanın büyümenin artışında önemli rol üstlendiğini ifade ederek, “2023 hedefini üretim ve ihracata dayalı büyüme olarak belirleyen Türkiye’de büyüme rakamları, hedefe doğru emin adımlarla ilerlendiğini göstermektedir. Üretimde ve ihracatta artış rakamlarının yakalandığı ilk 3 aylık dönemde yüzde 11’lik büyüme iş dünyası tarafından beklenen bir gelişmedir. Bu dönemde sadece iç piyasaya değil, dış piyasaya yönelik üretim gerçekleştirilmiştir. Açıklanan ihracat rakamları bunu desteklemektedir. Dış ticarette yeni pazar arayışlarının, iç piyasada da üretimin kesintisiz devam ettiği bu dönemde büyüme arayışlarının, iç piyasada da üretimin kesintisiz devam ettiği bu dönemde büyüme rakamlarının da bu oranda gerçekleşmesi geleceğe daha güvenle bakmamızı sağlayacaktır” ifadelerini kullandı.

Açıklanan büyüme oranı ile Türkiye’nin büyümede Çin ve Hindistan’ı geçerek ilk sıraya yerleştiğini dile getiren Selçuk Öztürk, “Türkiye’nin bu performansı dünyada devam eden ekonomik ve siyasi istikrarsızlıkla ülkemizi ön plana çıkarmaktadır. Kriz döneminde öngördüğümüz gibi krizden sonra yüksek büyüme rakamları yakalanmıştır. Burada özel sektörün katkısı göz ardı edilmemelidir. Özel sektör olarak üretime ve yatırıma devam edilmesi konusunu sürekli olarak dile getirdik. Bugün hedeflerine ilerleyen bir Türkiye için açıklanan rakamlar olumlu fakat yeterli değildir” diye konuştu. Türkiye’nin gelişmiş ülkelerle olan gelir farkının kapatılabilmesi için Türkiye’nin daha yüksek büyüme rakamlarını yakalaması gerektiğini bildiren Öztürk, “Kriz döneminin ardından 2010’daki büyümenin 2011’de de devam etmesi son derece önemlidir. Esas olan büyümenin 2011 ve sonrasında da yine yüksek oranlarda ama çok daha sağlam bir zeminde mutlaka devam etmesidir. Bunun için lokomotif konumdaki sanayimiz başta olmak üzere reel sektöre verilen destek artmalı ve tehditler dikkatle takip edilmelidir. Özel sektörümüzü rahatlatacak gerekli yapısal tedbirlerin bir an önce gerçekleştirilmesini bekliyoruz. Üretime ve yatırıma devam edilmesi gerektiği bu dönede tehdit oluşturan cari açık, yüksek enflasyon gibi etkenler üzerinde ciddi olarak tedbir alınması gerekir. Büyüme rakamlarında ithal edilen ürünlerden alınan verginin payı oldukça yüksektir. Cari açığı tetikleyen, arzulanan seviyede üretim kaynaklı olmayan, yapay büyümeye sebep olan bu durumun düzelmesi için ihracatın büyümeye ithalattan daha fazla katsı sağlaması gerekmektedir. Ayrıca iş dünyasının önerisi olan yeni istihdam politikası da acilen gerçekleştirilmelidir” dedi.