Chp, Çocuk İşçiliği İle İlgili Meclis Araştırma Önergesi Verdi

CHP Grup Başkanvekili Mehmet Akif Hamzaçebi, Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı'na çocuk işçiliği ile ilgili Meclis Araştırma Önergesi verdi.

İnsani gelişim açısından ciddi bir sorun olan çocuk işçiliğinin, yasal düzenlemelere ve alınan tedbirlere rağmen ülkede önemli bir sorun olmaya devam ettiğini belirten Hamzaçebi; çocuk işçilerinin, ücretsiz işçi ya da ucuz işgücü olarak en çok sömürülen kesimi oluşturduğuna dikkat çekti.

İstatistiklerin, çalışan çocukların önemli oranda sağlıklı bir çevreden ve temel özgürlüklerden mahrum kalarak; fiziksel, sosyal, kültürel, duygusal ve eğitsel gelişimlerine zarar veren koşullarda çalıştırıldıklarını ortaya koyduğunu dile getiren Hamzaçebi, "Çocuk işçiliği, çalışan çocukların yoksulluk döngüsünden kurtulmasının en önemli yolu olan eğitim alma hakkına erişmelerine de engel olmaktadır. DİSK Araştırma Enstitüsü'nün Nisan 2013'te yayınladığı Çocuk İşçiliği Raporu'na göre, 30.03.2012 tarihinde TBMM'de kabul edilerek yasalaşan İlköğretim ve Eğitim Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun ile yapılan değişiklikle ortaokulun bitiş yaşı ile bağlantılı olarak çocuk işçilik yaşı fiilen 13'e düşmüştür. TÜİK'in 2012 (Ekim-Kasım-Aralık) Çocuk İşgücü İstatistikleri'ne göre, Türkiye'de yaklaşık 15,2 milyon çocuğun 893 bini çalışmaktadır. Bunun 292 bini 6-14 yaş, 601 bini ise 15-17 yaş aralığındadır. Çalışan çocukların yüzde 50,2'si okula devam etmemektedir. TÜİK verilerine göre 2006 yılına kadar azalma eğiliminde olan çocuk işçi sayısı, 2006 yılından sonra özellikle tarım kesiminde tekrar artmaya başlamıştır. 2006 yılında tarım sektöründe çalıştırılan çocuk sayısı 326 bin iken, bu sayı 2012 yılında 399 bine yükselmiştir. UNICEF kaynaklarına göre bu artışın en önemli nedenleri yoksulluk ve gelir dağılımındaki adaletsizliktir. Bununla beraber, TÜİK'in 2012 istatistiklerine dayanak oluşturan anket, önceki yıllarda olduğu gibi, yine Hanehalkı İşgücü Anketi ile birlikte Ekim, Kasım ve Aralık aylarında uygulanmıştır. Anketin uygulandığı dönemin, mevsimlik tarım işçisi ailelerin memleketlerine döndüğü dönemi kapsadığı dikkate alındığında yukarıda verilen rakamların gerçek çocuk işçi sayısını yansıtmadığı ve çocuk işçi sayısının çok daha fazla olduğu açıktır." dedi.

AFAD ve BM Mülteciler Yüksek Komiserliği tarafından yapılan açıklamaya göre; son yıllarda Suriye'den gelen mültecilerin yarısı çocuk olup, çoğunluğunun 11 yaşın altında olduğunu ifade eden Hamzaçebi, Suriyeli çocukların da Türkiye'de iş gücüne katıldığı, hatta ILO tarafından çocuk işçiliğinin en kötü üç biçimi olarak belirlenen sektörlerde çalıştıklarının görüldüğünü kaydetti.

Çocuk işçiliği konusunda önemli bir sorunun da sağlık alanında olduğunu dile getiren Hamzaçebi, şöyle devam etti: "Çocuk işçiler, yetişkinlerle aynı koşullarda çalıştıklarından yetişkinlerin karşılaştığı tüm risklerle karşı karşıyadır. Vücutları, zihinleri ve tecrübeleri yeterli olmadığından yetişkinlere göre daha fazla risk altındadırlar. Bunun yanı sıra özellikle mevsimlik tarım işlerinde çalışan çocuklar aileleriyle sürekli yer değiştirdiklerinden, aile hekimleri tarafından izlenememekte, aşıları zamanında ve tam olarak yapılamamakta, sağlık sorunu yaşadıklarında sağlık kurumlarına erişimlerinde sıkıntı yaşanmaktadır."

Hamzaçebi, "Ülkemizde yabancı uyruklular dâhil, çocuk işçilerin sayılarının belirlenmesi ve güvenilir veri tabanı oluşturulması, Çocuk işçilerin çalışma alanları ile çocuk işçiliğinin nedenlerinin belirlenmesi, çocuk işçiliği istismarının önlenmesi için gerekli tedbirlerin alınması ile denetim yöntemlerinin belirlenmesi, işgücüne katılan çocukların sağlık sistemine erişimine ilişkin sorunların araştırılması, okula devam durumları ile okula devamlarının sağlanması için izlenecek yolların araştırılması, mevzuatın eksik ve/veya uygulanmayan yönlerinin tespit edilmesi ve imzalamış olduğumuz uluslararası sözleşmelerin uygulanması için gerekli yasal düzenlemelerin belirlenmesi, çocuk işçiliğinin önlenmesi ve çocuk haklarının korunması" konularında alınması gereken tedbirlerin tespiti amacıyla, Anayasa'nın 98, TBMM İçtüzüğü'nün 104 ve 105'inci maddeleri uyarınca bir Meclis Araştırması açılmasını istedi.

CİHAN