Bir gün değil her gün değer

24 Kasım Öğretmenler Günü dolayısıyla Merhaba Gazetesine açıklamalarda bulunan Eğitim Bir-Sen (EBS) Konya Şube Başkanı Nazif Karlıer, eğitimde fırsat eşitliğinin arttığını fakat öğretmenlerin geçmiş yıllara oranla mesleki itibarını çeşitli sebeplerden ötürü kaybetmeye başladığına dikkat çekti. Öğretmenliğin kutsal bir meslek olduğuna ve gelecek nesillerin şekillenmesi anlamında hayati bir önem taşıdığına vurgu yapan Başkan Karlıer, Türkiye'de öğretmenlik yapmanın çok zor olduğunu ifade ederek, "Meslektaşlarımızın gerek sosyal gerekse ekonomik anlamda büyük sıkıntılar yaşadığına şahit oluyoruz. Oysa öğretmenler, bu sorunların hiç birini yaşamak istemiyor. Öğretmenlerimiz tüm haklarından fazlası ile yararlanabilmelidir" dedi.

ÖĞRETMENE ESKİSİ GİBİ SAYGI YOK

Her fırsatta öğretmenliğin sabır, fedakârlık ve liyakat işi olduğunu dile getiren Başkan Karlıer, daha sonra şunları kaydetti: "Eş mazereti olan olan öğretmenlerimizin sıkıntısı var. Öğretmenlerin az önce söylediğim gibi ekonomik, sosyal sıkıntıları var. Kadın öğretmenlerimizin barınma sıkıntıları var. Emekli olan öğretmenlerimizin maaşı düşük. Öğretmenler artık eskisi gibi de söz sahibi değil. En ufak yersiz bir şikayette bile öğretmenlere işlem uygulanıyor. Hiç bir meslekte bu kadar amir olamaz. Öğretmenlerin başındaki herkes amir. Okul aile birlikleri, veliler amir durumunda. Öğretmene eskisi gibi de saygı yok. Önceden veliler, 'Hocam, çocuğumun eti sizin kemiği bizim' derdi. Öğretmenlere bir güven vardı, bir saygı vardı. Bu durum ortadan kalktı. Kısacası öğretmenler üzerinde her yönü ile büyük bir baskı var. Bu baskının kalkması ve öğretmenlerimizin rahatlaması gerekiyor."  

ATANAMAYAN ÖĞRETMEN SORUNU ÇÖZÜLMELİDİR

"Önemli olan kanun değil, bu kanunların uygulanabilmesi" diyen Karlıer, atanamayan öğretmen konusunda da değerlendirmelerde bulundu. Üniversitelerin yaygınlaşmasını önemli bulan fakat üniversite sayısı artarken bir yandan da verilecek mezun sayısında ve ülkenin iş potansiyeli planlamasında ciddi kafa yorulması konusunun önemine atıfta bulunan Karlıer, "Her ilde üniversite var. Bu, ülkemiz açısından çok sevindirici bir gelişme. Fakat üniversite açarken özellikle iş potansiyeli planlamasının iyi yapılması gerekir. Atanamayan öğretmen sayısı hayli fazla. Eğitim Fakülteleri'nden her yıl on binlerce kardeşimiz mezun oluyor. Biz, atanamayan mezunların sıkıntılarını yakından biliyoruz. Devletin belli bir kadrosu var. Bu sayı ve ihtiyacın dışına çıkamaz. Alımlar, yüksek puan alandan başlatılır, listenin dışında kalanlar olur. İşsizlik zor. Bu konunun üzerinde hassasiyetle durulmalı. Sözleşmeli öğretmenliği kabul etmediğimizi her defasında dile getiriyorduk. Öğretmen atamaları mülakatla sağlıklı olmaz. KPSS puanı ile atama en doğru yöntem" diye konuştu.

24 KASIM'DAKİ ÖNEM HER ZAMAN GÖSTERİLMELİ

"24 Kasım’ı  öğretmenlerimizin maddi, manevi problemlerinin aşılması için gerçekçi adımların atıldığı günler olarak görmek istiyoruz" diyen Karlıer, konuşmasını şu cümleler ile noktaladı:  "Böyle bir idrak seviyesine sadece bir bugün değil, her zaman ihtiyaç var. Aydınlık geleceğe doğru başlayan yöneliş eğitimden geçer. Bu bilince uyumlu olarak hem özlük hakları hem saygınlık açısından öğretmeni itibarsızlaştıracak her tür oluşumdan,  söz ve eylemden kaçınmalıdır. Ona vereceğimiz önemin kendimize verdiğimiz önemden, göstereceğimiz saygının kendimize duyduğumuz saygıdan kaynaklandığını bilerek, kalplerinin vatan, millet, insanlık aşkı ve idealiyle dolu olduğundan şüphe etmediğimiz öğretmenlerimizi, üstün gayret ve fedakârlıklarından dolayı kutluyoruz.”

EMRE ÖZGÜL