O hâlde yalanlayanlara boyun eğme. İstediler ki, yumuşak davranasın, böylece onlar da yumuşak davransınlar. Yemin edip duran, aşağılık, daima kusur arayıp kınayan, durmadan söz taşıyan, iyiliği hep engelleyen, saldırgan, günaha dadanmış, kaba saba; bütün bunların ötesinde bir de soysuz olan kimseye mal ve oğulları vardır diye, sakın boyun eğme. Âyetlerimiz kendisine okunduğu zaman, “Öncekilerin masalları!” der. (Kalem Suresi 8-15)

İnsan en yakınlarına benzer, en yakınlarının huy ve hasletleri kendisine sirayet eder. İnsanın arkadaşının huyu ve davranışları da kişiyi şekillendirmede önemli bir rol oynar. Peki, senin arkadaşının özelliği ve karakteri güzel mi?

***

Arkadaşlık, geçmişte neyse şimdi de aynı temel yapısını korumaktadır. Arkadaş, dost dediğimiz zaman kişinin güven duyduğu, sırtını rahatça dayadığı, sırlarını muhafaza ettiği kişi olarak görmemiz de hiçbir sakınca yoktur. Önemli olan kısım ise kişinin seçtiği arkadaşının kendisini nereye sürüklediğidir. Eğer sizi iyiliğe, güzelliğe doğru olana götürüyorsa işte o samimi bir arkadaş, samimi bir dost demektir. Ama sizi kötülüğe, hataya, isyana teşvik ediyorsa o sizin arkadaşınız veya dostunuz değil, asıl sizin düşmanınızdır. Peygamber Efendimiz (s.a.v) in arkadaşlarına dostlarına baktığımız da gerçek dostun nasıl olması gerektiğine şahit oluyoruz. Hz. Ebubekir, Hz. Ömer (r.a.) , Hz. Osman (r.a.), Hz. Ali (r.a.) ve daha birçok sahabe peygamber efendimizin en yakın dostları ve arkadaşları idi. “ Kişi sevdiği ile beraberdir.” (Hadis-i Şerif) düsturu gereğince iyiye, güzele teşvik eden dostlarla beraber olmanın kişiyi iyiye güzele götürdüğü gerçeğini vurgulamış olmaktadır. İsterseniz gelin size cehennemden bir sahneye götüreyim. Bu hikâye değil, masal hiç değil gerçeğin tam kendisi. Gelecekte olacak olanın şimdiden gösterimi, Ayet Furkan Suresi 27-28-29 bakın cehennemlik olanın yakınması nasıl : “O gün, zalim kimse ellerini ısırıp: "Keşke Peygamberle beraber bir yol tutsaydım, vay başıma gelene; keşke falancayı dost edinmeseydim. And olsun ki beni, bana gelen Kuran'dan o saptırdı. Şeytan insanı yalnız ve yardımcısız bırakıyor" der.”

***

Dostluk dediğimiz kavram işte bu kadar önemlidir. Kişinin cenneti veya cehennemi oluverir. Kişinin dinini şekillendirir. “Kişi dostunun dini üzerinedir; şu halde her biriniz kiminle dost olduğuna iyi baksın.” (Ebu Davud, “Edeb”, 16) Aman ha! seni cehenneme sürükleyecek, bir seferden bir şey olmaz anlayışı ile seni, günaha, harama, kötülüğe teşvik eden kişilerden uzak dur. Ayıp olur diye çekinip terk etmediğin seni her türlü harama götüren dostun yarın senin düşmanın olacaktır. Yarın “Keşke benimle senin aranda doğu ile batı arasındaki kadar uzaklık olsaydı, sen ne kötü arkadaş imişsin!”… (Zuhruf,38-39) demeden önce şimdiden kötü arkadaşla arana doğu ile batı kadar uzaklık koymalısın. Gördüğün zaman sana Allah’ı hatırlatan dostlar edinmelisin. Unutma “Arkadaşını sen seçiyorsun, seçimin senin kaderindir.”

Selam, dua ve muhabbetlerimle…