Zafer değil hezimet!

Türkiye sınırları dışındaki tek Türk toprağı olan Suriye içindeki Süleyman Şah Saygı Karakolu ve Türbesi’ne geçtiğimiz gün "Şah Fırat Operasyonu" gerçekleştirilmişti. Operasyonda karakolu korumakla görevli 38 Özel Kuvvet askeri Türkiye’ye getirilmiş, herhangi bir çatışmanın yaşanmadığı operasyon sırasında meydana gelen kazada 1 asker ise şehit düşmüştü. Operasyon sonrasında türbenin boşaltılıp yıkılarak sınıra 200 metre mesafede bir noktaya taşınması kamuoyunda tepkilere neden oldu. Hükümete yakınlığı ile bilinen medya kuruluşları yapılan operasyonu bir başarı olarak sunarken diğer taraftan uluslararası antlaşmalarla bir Türk toprağı olarak kabul edilen yerin terk edilmesi kamuoyunu rahatsız etti. Hükümete yakın çevreler yıkılan bölgedeki toprak parçası kadar sınıra yakın ben noktada yine bir toprak parçamızın olduğun savunsa da uzmanlar, hiçbir antlaşma ve görüşme olmadan yapılan yeni yerin uluslararası arenada bir geçerliliğinin olmadığını ifade ediyor. İktidar Partisi yapılan operasyonu bir başarı olarak lanse ederken, Konya'da muhalefet partilerinin tamamı yapılan operasyonun bir toprak kaybı olduğunu ve açık bir hezimet yaşandığını ifade etti.

TOPRAK KAYBI HAYALDİ GERÇEK OLDU

Saadet Partisi İl Başkanı Hasan Hüseyin Uyar, yapılan operasyonun başarı olarak lanse edilmesine tepki göstererek, "Ortada apaçık bir mağlubiyet vardır. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa bir vatan toprağı kaybedilmiştir. Milli Görüş Çizgisinde bulunanlar Kıbrıs Harbi'ndeki gibi toprak kazanmış, çizgiden çıkanlar ise toprak kaybetmişlerdir" dedi. Hükümetin yaptığı her şeyi başarı olarak lanse ettiği gibi bu operasyonu da başarı olarak sunduğunu ifade eden Uyar, şöyle konuştu: "Uluslararası antlaşmalarla Türk toprağı olarak belirlenmiş bölge terk edilip askerlerimiz kaçırılarak başka bir bölgeye taşınmıştır. Hala toprağımız var diye bir enformasyon yapılarak milletimiz kandırılıyor. Başka bir tehlikede o bölge de terk edilecektir. Suriye'deki mevzilerimiz terk edilmiştir. Evelemeye gerek yok bu bir toprak kaybıdır. Hayaldi, gerçek oldu."

HÜKÜMET ACİZLİĞİNİ ORTAYA KOYDU

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İl Başkanı Bekir Yetiştirici de başarı olarak sunulan operasyonun Türkiye Cumhuriyeti'ne yapılan bir ihanet olduğunu belirterek, “CHP olarak meclise verdiğimiz soru önergeleriyle Süleyman Şah Türbesi ile ilgili endişelerimizi belirtmiş ve bu konuda uyarılarımızı yapmıştık. O dönem önergelerimiz hükümet tarafından reddedilmişti. Bugün ise bu vahim olayla karşı karşıya kaldık. Bizim için çok önemli olan topraklarımızdan pılımızı pırtımızı toplayarak kaçtık. Bu hükümetin kaldığı acizliğin bir göstergesidir” dedi. Bu operasyonun bir başarı olarak sunulup seçim malzemesi olarak sunulabileceğini söyleyen Yetiştirici, şöyle konuştu: “Mevcut kalemizi terk etmişiz, hatta yerle bir etmişiz. Bu başarı olarak sunuluyor. Hükümet yaptığı her başarısız iş gibi bunu da başarı olarak sunuyor. Toprak kaybı nedeniyle bu hükümetin yaptığı en büyük ihanettir.”

TOPRAĞIMIZI KORUYAMAZ HALE GELDİK

Milliyetçi Hareket Partisi Konya İl Başkanı Murat Çiçek, “Operasyonun başarı olarak nitelendirilmesinin bir algı operasyonu olduğunu ifade ederek, “Medyada bunun bir başarı olduğunu söylüyorlar. Bunu bir başarı olarak nitelendirmek son derece yanlıştır” dedi. Türkiye Cumhuriyeti kurulduğu tarihten bu yana ilk defa bir toprak kaybedildiğinin altını çizen Çiçek, şöyle konuştu: “Bu bir acizliktir. Bir de şehidimiz var. Haberlerde bunun bir kaza olduğu söyleniyor. Ancak biz bunun bir kaza olduğuna inanmıyoruz. 'Sıfır Sorun' politikası ile yola çıktılar. Ancak bugün Ortadoğu ateş çemberine döndü. Bunun sorumlusu da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dır. Kendisi Büyük Ortadoğu Projesi'nin de eşbaşkanlığı görevini yürütmektedir. Büyük Ortadoğu Projesi'ne baktığımız zaman da, Türkiye, Irak ve Suriye'yi içerisine alan, yeni büyük İsrail'in kurulmasını içeren bir projedir. Türkiye de büyük İsrail'in kurulmasına hizmet etmektedir. Yaşanan operasyona başarı olarak bakmak bir dalalettir. Kendi toprağımızı koruyamayacak dereceye geldik. Biz orada sadece toprak kaybetmedik. Biz orada itibarımızı ve askerimizin imajını zedeledik. Ülke tehlikeli bir yere doğru gitmektedir."

BU KADAR BÜYÜK ORDUYA NE GEREK VAR?

Büyük Birlik Partisi İl Başkanı Osman Seçkin de olayın şaşkınlığını atamadıklarını belirterek, “Maalesef Süleyman Şah Saygı Karakolu'nda PKK'nın Kobani direnişi kadar bir direniş gösteremedik. Uluslararası kararlarla bizim olan bir toprak parçası bu kadar kolay terk edilmemeliydi” dedi. Dünyanın ikinci büyük ordusunun Türkiye'de olduğunu ifade eden Seçkin, konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer tehdit altındaki bir yerden direnmeden bir şekilde kaçılacaksa bu kadar büyük bir ordunun ne anlamı var. Bİz iktidarın edilgen siyasetini gözlemliyorduk fakat konu toprak olunca bir şeyler değişir diye ümit ederken bu tablo ile karşı karşıya kaldık. Suriye'nin kuzeyinde ciddi bir Kürt bölgesi oluşuyor. PKK temsilcileri türk ordusuna yardım ettiklerini söylüyorlar. IŞİD ile anlaşılarak da bölgenin teslim edildiği söyleniyor. Bu iddialar vahimdir.”

HÂLİD ŞEN merhabahaber.com