Yargıtay: Kıdem Tazmitanı Alan Emekliye İkinci Kez Verilen Miktar Fazla

Yargıtay: Kıdem Tazmitanı Alan Emekliye İkinci Kez Verilen Miktar Fazla

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin, emekli olduktan sonra çalışan kişinin iş akdinin feshedilmesinin ardından ilk işe başladığı tarihten itibaren kıdem tazminatı verilmesi yönündeki kararını bozdu. Yargıtay kararında, "Mahkemece,...

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, yerel mahkemenin, emekli olduktan sonra çalışan kişinin iş akdinin feshedilmesinin ardından ilk işe başladığı tarihten itibaren kıdem tazminatı verilmesi yönündeki kararını bozdu. Yargıtay kararında, "Mahkemece, maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, kıdem tazminatı ödenen emeklilikten önceki çalışma süresinin yeniden kıdem tazminatı hesabına dahil edilerek, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir" denildi.

2013 yılında İzmir’de bir kişi, emekli olduktan sonra çalıştığı işyerindeki alacakları için İzmir 3. İş Mahkemesi’ne müracaat etti. Kıdem tazminatı, prim alacağı, yıllık izin ücreti ile yol ve yemek parası yardımı alacaklarının ödetilmesi için mahkemeye müracaat eden emekli vatandaş, haklı olduğunu savundu. Davalı işyeri sahibi ise talebin reddedilmesini istedi. Yargılama sonunda mahkeme, kıdem tazminatının ilk işe girdiği tarihten itibaren hesaplanarak ödenmesine hükmetti. Davalınin temyiz etmesi üzerine dosyayı yeniden ele alan Yargıtay 22. Hukuk Dairesi, davacının işyerinde çalışma şartları esaslı olarak değiştirildiğinden, iş sözleşmesini haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, prim, yol ve yemek ücreti alacakları istediğine dikkat çekti. Kararda şu ifadelere yer verildi: "Davacı, davalıya ait işyerine ilk kez 1 Ekim.1982 tarihinde girmiş, Sosyal Güvenlik Kurumu’nda yaşlılık aylığı almak amacı ile iş sözleşmesini 25 Haziran 2005 tarihinde feshetmiş ve gerçekten o tarihte Sosyal Güvenlik Kurumu’nca kendisine yaşlılık aylığı bağlanmıştır. Tüm dosya içeriği ile davalı tarafından ibraz edilen 7 Aralık 12 2005, 28 Eylül 2005 ve 21 Eylül 2005 tarihli üç adet banka dekontu, tazminat hesaplama tablosu, 2005 yılı muavin defter dökümü, muhtasar beyannamesi, vergi tahakkuk fişi, 2005 yılı cari hesap hareket dökümü, davacı lehine düzenlenen senetler, yevmiye fiş dökümleri ve 2 Şubat 2012 tarihli ek bilirkişi raporunda hesaplanan kıdem tazminatı miktarı dikkate alındığında, davacıya emekliliği sebebiyle hak ettiği kıdem tazminatının işveren tarafından ödendiği anlaşılmıştır."

Davacının emekli olduktan sonra aynı işyerine 2 Aralık 2005 tarihinde tekrar giriş yaptığına işaret edilen kararda "11 Eylül 2009 tarihine kadar çalıştıktan sonra, iş sözleşmesini, iş şartlarında yapılan aleyhe değişiklik üzerine haklı olarak feshetmiştir. Bu durumda davacı, ancak emekli olduktan sonraki çalışma süresi için kıdem tazminatı isteyebilir. Bu durumda, davacının 25 Haziran 2005 tarihinde emekli olması ve kıdem tazminatının ödenmesi sebebiyle anılan tarihten önceki hizmetleri tasfiye olduğundan, sadece emekli olduktan sonraki çalışma süresi için, ikinci kez çalışmaya başladığı 2 Aralık 2005 tarihi hizmet süresi başlangıcı kabul edilerek kıdem tazminatı hesap edilmesi gerekir. Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmaksızın, kıdem tazminatı ödenen emeklilikten önceki çalışma süresinin yeniden kıdem tazminatı hesabına dahil edilerek, yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir. Kararın bozulmasına, davalı yararına takdir edilen 1.100 lira duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine oybirliğiyle karar verildi." denildi.

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.