Türkiye sınır dışı etti

Suriye'de geçtiğimiz hafta çoğu çocuk olmak üzere 108 kişinin başlarına kurşun sıkılarak ya da boğazları kesilerek öldürüldüğü Hula katliamına dünyadan tepki yağıyor. Olayın ardından birçok ülke Suriyeli diplomatları sınır dışı ederken, dün bunların arasına Türkiye de katıldı. Dışişleri Bakanlığı, Hula katliamına tepki olarak Suriye'nin Ankara'daki maslahatgüzarının ve diğer tüm diplomatlarının Türkiye'yi 72 saat içinde terk etmelerini istedi. Suriye'nin geçici maslahatgüzarı bakanlığa çağrılarak, karar bir nota ile bildirildi. Gazetecilerin konuyla ilgili sorularını "Zulme sessiz kalmak, rıza göstermek zulümdür. Bunlara sessiz kalamazdık." diye cevaplayan Başbakan Tayyip Erdoğan, yeni tedbirlerin de sinyalini verdi: "Bundan sonraki süreçte daha önce başlattığımız yaptırımlar daha farklı şekilde gelişebilir."

Başbakan Tayyip Erdoğan, dün Ankara'da gazetecilere, Suriyeli diplomatların sınır dışı edilmesi kararını değerlendirdi. Sınıra 'tampon bölge' seçeneği ile ilgili bir soru üzerine "Bunların hepsi gelişmelere göre atılacak adımlar ve bizim tüm ilgili birimlerimizle değerlendirmesi yapılarak ondan sonra alacağımız kararlardır. Şu anda konuyla ilgili aldığımız bir karar yok, alırsak bunu zaten açıklarız." diye konuştu. Başbakan, Suriye rejiminin yanında yer alan İran, Rusya ve Çin'i de isim vermeden eleştirerek, "Şu anda (Esed'in) yanındaymış gibi görünenlerin bile yanında görünmesinin ben mümkün olmayacağına inanıyorum. Çünkü bu adeta kendilerini inkâr olur. Öyle bir şeye tahammül söz konusu olamaz." ifadelerini kullandı.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Hula kasabasındaki toplu katliamın uluslararası camiada büyük bir infiale yol açtığı belirtilerek 'insanlığa karşı suç niteliğindeki bu eyleme sessiz ve tepkisiz kalınmasının söz konusu olamayacağı' belirtildi. Açıklamada, "Bu anlayış doğrultusunda, ülkemiz tarafından da Suriye yönetimine karşı yeni tedbirler alınması gerekli görülmüştür. Ev sahibi ülke olarak, Viyana Diplomatik İlişkiler Sözleşmesi'nin 9. maddesi uyarınca, Suriye'nin Ankara'daki maslahatgüzarı ve büyükelçilikteki diğer tüm diplomatik personelin 30 Mayıs 2012 tarihinden itibaren 72 saat içinde ülkemizden ayrılması talep edilmiştir." denildi. Suriye yönetiminden bir an önce sivil halka yönelik şiddet eylemlerine son vermesinin ve ülkede demokratik geçiş sürecinin önünü açmasının beklendiğini belirten Ankara, gelecekte başka yeni tedbirler alınabileceğini de kaydetti. Türkiye, Suriye'deki ayaklanmaların şiddetlenmesi ve güvenlik durumunun kötüleşmesi sebebiyle mart ayında Şam'daki büyükelçiliğini kapatmıştı.

Halep'teki diplomatların bir kısmı döndü

Sınır dışı kararının ardından Türkiye'nin Halep'teki Başkonsolosluğu'nda bulunan personelin bir kısmının da Türkiye'ye döndüğü bildirildi. Diplomatik kaynaklardan edinilen bilgiye göre Halep Başkonsolosluğu asgari personelle çalışacak ve konsolosluk hizmetleri vermeye devam edecek. Başkonsoloslukta görev yapan Türk personelin aileleri daha önce Türkiye'ye dönmüştü.

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi, hafta sonunda katliamla ilgili bir kınama kararı alırken, saldırılardan Suriye yönetimini sorumlu tutan ABD, Fransa, İngiltere, Almanya, Kanada, Avustralya, İtalya, İspanya ve Japonya gibi ülkeler de tepki olarak Suriyeli diplomatları sınırdışı etmişti. Birleşmiş Milletler yetkilileri önceki gün, Hula kasabasında hayatını kaybeden sivillerden 20'sinin tank ve top ateşinde, 90'ının ise evlerinde toplu infazlarla öldürüldüklerini açıklamıştı. Toplu infazlardan, rejime bağlı Şebbiha milisleri sorumlu tutuluyor. Suriye yönetimi ise bu iddiaları reddederek Hula kasabasında yaşananlardan "ülkedeki silahlı terörist grupların" sorumlu olduğunu iddia ediyor.