Teslim Olan Polis Müdürü: Erdoğan'a Suikastı Engelleyen Polisler Gözaltında

Terör ve yolsuzluğu soruşturan polislere yönelik bugünkü operasyonda adı geçen eski Tekirdağ İstihbarat Şube Müdürü Halil Hilal Seyfi, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne gelerek teslim oldu. Seyfi, gözaltına alınan emniyet personelinin geçen sene dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik suikastı önlediğini belirtti. Seyfi, “El Kaide üyesi 2 kişi, 30 kilo patlayıcıyı Başbakanımızın gireceği binaya yerleştirdi. Bombayı hazırlık safhasında biz aldık.” dedi.

Çeşitli illerde polise yönelik operasyonda gözaltına alınan bazı emniyet görevlileri, soruşturmanın yürütüldüğü İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne getirildi. Eski Tekirdağ İstihbarat Şube Müdürü Halil Hilal Seyfi de, emniyete teslim olmadan önce basın mensuplarının sorularını cevapladı.

Bir gazete kupürüyle başlayan soruşturma neticesinde ‘yasa dışı dinleme yapmak’la suçlandıklarını dile getiren Seyfi, “Ama gördük ki bunların hiçbiri yasa dışı değil. Hepsinin mahkeme kararları var. Ben Tekirdağ İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde 2009’dan 2014’e kadar 3 bin tane numara dinlemişim. Benim karşıma 30 tane numara çıkarmışlar. Diyorlar ki, ‘Sen bu 30 numarayı niye dinledin?’ Bakın yasa dışı dinleme değil. Bu 30 numaranın 24 tanesi Çerkezköy Belediyesi’yle alakalı yolsuzluk dosyası. Çerkezköy Belediyesi AK Parti’ye ait. Biz Çorlu ve Tekirdağ Belediyesi’ne de yaptık. CHP’li belediye. Biz kimsenin partisinin polisi değiliz. Biz bu milletin polisiyiz. Yetimin hakkını kimseye yedirmeyiz.” diye konuştu.

“Şu anda 17 arkadaşımız gözaltına alındı.” diyen Seyfi, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Buradan onların akrabalarına, anne ve babalarına, memleketteki köylülerine sesleniyorum; bu insanlar vatanı ve milleti için çalıştılar. Hatta bu arkadaşlar geçen sene Başbakan’a suikastı engelledi. Nasıl mı? 30 kilogram patlayıcıyı El Kaide terör örgütü mensubu 2 tane şahıs. 8 ay bu insanlar İran’da eğitim görmüşler. Geldiler. Büyükçekmece’de bombayı hazırladılar. Başbakanımızın gireceği bir binaya yerleştirip, binayı komple havaya uçurmayı planlıyorlardı. Bombayı hazırlık safhasında biz aldık. Bombayı alanlar gözaltına alınıyor. Biz bombayı aldık. Yapılan inceleme neticesinde uzun namlulu silahlar var. Ama ne hikmetse biz çalışmaya devam ettirilmedik. Bu silahlar yakalanmadı. Biz niye görevden alındık? Bu silahların yakalanmasına niçin izin verilmedi? Buradan Sayın Cumhurbaşkanımıza sesleniyorum; onu seven insanlara sesleniyorum; onu kurtaran insanlar şu an içeride. Biz bunu hiç kimse için yapmadık. Biz bunları hiçbir menfaat beklemeden yaptık. Biz bunu hiçbir yerde anlatmayız. Silahımız, kimliğimiz alındı. Gazetelere yasa dışı dinleme yaptı diye fotoğrafımız verildi. Bunların hesabını kim verecek?”

‘GÖZALTINA ALINAN POLİSLER, BAŞBAKAN’IN HAYATINI KURTARDI’

“Bizim muradımız şehit olmaktır.” diyen Seyfi, “Yerimiz belli, yurdumuz belli. Gözaltına alınan polis yakınlarına sesleniyorum; eğmesinler başını. Onların çocukları Başbakanın hayatını kurtardı. Hiçbir yasa dışı dinleme yoktur. Bu kahraman arkadaşlarımıza verilecek tüm cezaya razıyım.” şeklinde konuştu.

‘TEKİRDAĞ’DA MAHKEME YOK MU? SORUŞTURMA ORADA NİYE YAPILMIYOR?’

Seyfi şöyle devam etti: “Buradan diğer illere mesaj veriliyor. ‘Siz bıraktınız. Biz tutuklayacağız.’ deniyor. Tekirdağ’da Sulh Ceza Mahkemesi yok mu? Olay orada olmadı mı? Olay orada işlenmedi mi? Biz bu vatana millete hizmet etmek istiyoruz. Bizim yeterince düşmanımız var. Düşman görmek isteyen çevre ülkelere baksın. Dağlara baksınlar. Verin silahımızı. Bugün sokak ortasında öldürülen insanları görünce ağlıyoruz. Para pul istemiyoruz. Sadece çalışmak istiyoruz.

Özel yetkili mahkemelerin kaldırılması sebebiyle İstanbul’daki bir savcının başka bir ilde operasyon yapma yetkisinin bulunmadığını aktaran Avukat Ahmet Arslan ise, “Her ilin kendi savcısı vardır. Bu operasyonu anlamakta güçlük çekiyoruz.” dedi.

CİHAN