Tarihten ders çıkarmalıyız

Tarihten ders çıkarmalıyız

Aydınlar Ocağı’nda Osmanlı-Arap münasebetlerinden yola çıkarak Şerif Hüseyin isyanını anlatan tarihçi Caner Arabacı, “Osmanlı Devleti’ni parçalayan olaylardan ve dolayısıyla tarihten ders çıkarmalıyız” dedi

Konya Aydınlar Ocağı’nın Selçuklu Salı Sohbetleri’nde, “Osmanlı - Arap Münasebetleri ve Şerif Hüseyin”  dile geldi.  Konya İl Halk Kütüphanesi’nde, Türk tarihinin önemli bir bölümüne açıklık getiren NEÜ Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Tarih Bölümü Başkanı Prof. Dr. Caner Arabacı, Osmanlı’yı çökertmek isteyen Batılıların ilk önce Balkanlar’da isyan çalışmalarını başlattıklarını, Arnavutlar ve daha sonra Araplar üzerinde milliyetçilik duygularını kabarttıklarını söyledi. Fransız okulları yoluyla ve Hristiyan Araplar üzerinden Arap ırkçılığını ortaya çıkartarak yayınlarında “Peygamber Arap’tı. Halifelik Türklerde olmaması lâzım” şeklinde kışkırtıcı dil kullanıldığına işaret eden Prof. Dr. Caner Arabacı, Batılıların Hristiyan Araplar’dan sonra Müslüman Araplar üzerinden sinsi planlarını gerçekleştirerek böylece Selçuklu ve Osmanlı’daki birlikte yaşama kültürünün yok edildiğini söyledi.

18 YIL TÜRKİYE'DE KALDI

Şerif Hüseyin’in 18 yıl İstanbul’da kaldığını ve Türkiye’yi çok iyi bildiğini kaydeden tarihçi Caner Arabacı, 2. Abdülhamid’in ufkuna sahip olmayan İttihat Terakki mensubu yöneticilerin Şerif Hüseyin’i “Mekke Emiri” olarak atayarak büyük bir yanlış yaptıklarını dile getirerek Hicaz Valisi Vehim Paşa’nın, Şerif Hüseyin’in İngilizlerle işbirliği yaptığını İstanbul’a bildirmesine rağmen buradan alınarak Doğuya vali olarak atanmasının ardından isyan başladığında, Hicazı koruyan Ecyad Kalesi’nde 47 Osmanlı askerinin bulunduğu gerçeğini ifade etti. Şerif Hüseyin’e Mekke’de 3 bin 500 kişinin, Medine’de ise 300 kişinin katıldığını belirten Arabacı, “Şerif, İngilizlere 100 bin kişiyi toplayabileceğini ifade etmişti. İngilizler, Çanakkale ve Kut mağlubiyetlerinden sonra Şerif’ten medet umar hale getirmişti. Bundan dolayı Şerif’e, büyük bir Arap Devleti sözü veriyorlar. İsyan başladıktan sonra İngilizler bu sözlerinden cayarak Fransızlarla anlaşıyorlar. Şerif Hüseyin bunu öğrenince iş işten geçmiş oluyor” dedi.

VAHHABİLİK BİR İNGİLİZ PROJESİ

Vahhabiliğin bir İngiliz projesi olduğunu belirten Arabacı, kurulduğu tarihten itibaren İngilizlere hiç silah atmayanların Türk’e kurşun sıkmaya başladıkları gerçeğine dikkati çekerek bütün bunlara rağmen Şerif Hüseyin isyanının marjinal kaldığını fakat, Osmanlı’nın mukaddes beldelerde aldığı yenilgide dahlinin olduğunu kaydetti. Sohbetin sonlarına doğru soru-cevap şeklinde geçen sohbette Arabacı, İngilizler tarafından Şerif Hüseyin’e verilen sözün yerine getirilmediğini ve Şerif’in, Mekke’den ayrıldıktan sonra Malta ve Kıbrıs’a geldiğini ve oğlu Abdullah’ın yanında Ürdün’de öldüğünü söyledi.  

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.