Rumları durdurun yoksa gereğini yapacağız

Rumları durdurun yoksa gereğini yapacağız

BM Genel Kurulu'nda konuşan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Kıbrıs Rum kesiminin Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetleriyle ilgili olarak "tüm tarafları" uyardı

Erdoğan, "Rum tarafının durdurulması için çaba gösterin aksi takdirde biz gereğini yaparız" dedi.
’’Şimdi ilgili tüm taraflardan beklentimiz; rum yönetiminin sadece  adada değil, tüm bölgede gerginliğe neden olabilecek bu girişimlerinin  durdurulması yönünde etkin çaba sarf etmeleridir. Aksi takdirde biz de  gereğini yapacağız’’
-’’Rum tarafının kendi başına deniz yetki alanları belirlemeye,  bu alanlarda petrol ve doğalgaz aramaya kalkışması, zamanlaması ve  muhtemel sonuçları bakımından son derece sorumsuz bir davranıştır’’
-’’Rum tarafının adeta bir kriz çıkarmaya yönelik bu tek yanlı hareketleri  karşısında türkiye ve türk tarafı sağduyu içinde hareket edecek, ancak uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını da koruyacaktır’’
-’’Hedef, müzakerelerin bu yıl sonuna kadar sonuçlandırılması ve çözüm planının gelecek sene başında referandumlarda onaylanmasını takiben birleşik yeni kıbrıs’ın, avrupa birliği içindeki yerini almasıdır’’
’’Türkiye olarak biz de söz konusu takvim çerçevesinde bir an evvel  çözüme ulaşılması için her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Ancak, rum tarafının uzlaşmaz tutumu buna izin vermediği takdirde, kıbrıs türk halkının geleceğinin bu şekilde ilanihaye sürüncemede bırakılmasına artık daha fazla bir garantör ülke olarak izin vermeyeceğimizi de vurgulamak isterim’’

-’’Yukarı karabağ sorununun bu şekilde çözümsüz kalması, asla kabul edilemez. Uluslararası sorunlar kangren haline gelmeden çözümler bulunması, hepimizin siyasi ve ahlaki sorumluluğudur’’

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, ‘’Şimdi ilgili tüm taraflardan beklentimiz; Rum yönetiminin sadece adada değil, tüm bölgede gerginliğe neden olabilecek bu girişimlerinin durdurulması yönünde etkin çaba sarf etmeleridir. Aksi takdirde biz de gereğini yapacağız’’  dedi.

Başbakan Erdoğan, Birleşmiş Milletler (BM) 66. Genel Kurulu’na hitap etti. Erdoğan, konuşmasında ‘’Kıbrıs’ta yarım asırdır devam eden sorunun, artık adil, kapsamlı ve kalıcı bir çözüme kavuşması gerektiğini’’ vurguladı.

Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

‘’2004 yılındaki BM Planı, çözümün parametrelerinin belli olduğunu, ancak Rum tarafında çözüm iradesinin olmadığını göstermiştir. Türk tarafı, her zaman çözüm yönünde iradesini ortaya koymasına rağmen halen izolasyondan kurtulamamıştır. Buna rağmen, Kıbrıs Türk tarafı çözüme ve barışa olan bağlılığını korumuş, BM gözetiminde yeniden başlatılan müzakerelere iyi niyetle katılmıştır. Hedef, müzakerelerin bu yıl sonuna kadar sonuçlandırılması ve çözüm planının gelecek sene başında referandumlarda onaylanmasını takiben birleşik yeni Kıbrıs’ın Avrupa Birliği içindeki yerini almasıdır. Türkiye olarak biz de söz konusu takvim çerçevesinde bir an evvel çözüme ulaşılması için her türlü desteği vermeye devam edeceğiz. Ancak, Rum tarafının uzlaşmaz tutumu buna izin vermediği takdirde, Kıbrıs Türk halkının geleceğinin bu şekilde ilanihaye sürüncemede bırakılmasına artık daha fazla bir garantör ülke olarak izin vermeyeceğimizi de vurgulamak isterim. Rum tarafının içinde bulunduğumuz kritik aşamada, Ada’nın tek yönetimiymiş veya Kıbrıs Türkleri adına da karar verme yetkisi varmış gibi hareket etmesini kabul edemeyiz.

Rum tarafının kendi başına deniz yetki alanları belirlemeye, bu alanlarda petrol ve doğalgaz aramaya kalkışması, zamanlaması ve muhtemel sonuçları bakımından son derece sorumsuz bir davranıştır. Rum tarafının adeta bir kriz çıkarmaya yönelik bu tek yanlı hareketleri karşısında Türkiye ve Türk tarafı sağduyu içinde hareket edecek, ancak uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarını da koruyacaktır. Şimdi ilgili tüm taraflardan beklentimiz, Rum yönetiminin sadece adada değil, tüm bölgede gerginliğe neden olabilecek bu girişimlerinin durdurulması yönünde etkin çaba sarf etmeleridir. Aksi takdirde biz de gereğini yapacağız.’’

-’’AZERBAYCAN TOPRAKLARININ YILLARDIR SÜREN HAKSIZ İŞGALİ ARTIK SONA ERMELİ’’-

Azerbaycan topraklarının yıllardır süren haksız işgalinin artık sona ermesi gerektiğini vurgulayan Başbakan Erdoğan, ‘’Yukarı Karabağ sorununun bu şekilde çözümsüz kalması asla kabul edilemez, uluslararası sorunlara, kangren haline gelmeden çözümler bulunması, hepimizin siyasi ve ahlaki sorumluluğudur’’ dedi.

Başbakan Erdoğan, şunları kaydetti:

‘’Aynı şekilde, Keşmir ve şu anda adını sayamadığım pek çok dondurulmuş ihtilafın barışçıl çözümü için daha ciddi çaba gösterilmelidir. Öte yandan Balkanlarda barış ve istikrarın yolu Kosova’nın tanınmasından geçmektedir. Türkiye, her zaman Birleşmiş Milletler Şartı’nda yer alan ilke ve hedeflerin takipçisi olmuştur. 2009–2010 Güvenlik Konseyi geçici üyeliğimiz esnasında da bu noktadaki samimiyetimizi gösterdiğimize inanıyor, bu dönemdeki etkin performansımızın 2015–2016 adaylığımız için de Türkiye’yi ön plana çıkardığını düşünüyorum.

Bu vesile ile bütün Genel Kurul üyelerinin 2015–2016 dönemi için Türkiye’nin Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine desteklerini beklediğimizi özellikle burada belirtmek isterim. Bu yıl ev sahipliği yaptığımız BM En Az Gelişmiş Ülkeler 4’üncü Konferansı’nda kabul edilen İstanbul Eylem Planı’nın takibi konusunda da kararlıyız. En Az Gelişmiş Ülkelere yönelik olarak açıkladığımız ekonomik ve teknik işbirliği paketinin en kısa zamanda hayata geçirilmesine yönelik çalışmalarımız devam etmektedir. Ticaretten eğitime, tarımdan enerjiye kadar pek çok alanı kapsayan bu çalışmalarda bu ülkelere yılda 200 milyon dolar tutarında yardım yapmayı planlıyoruz. Bu ülkelerdeki doğrudan yatırımlarımızı 2015’te 5 milyar, 2020 yılında ise 12 milyar dolara yükseltmeyi öngörüyoruz. Güvenlik, kalkınma ve insan haklarına saygı, kalıcı barışın teminatı ve bir bütünün ayrılmaz parçalarıdır.

Türkiye, BM’in bu temel hedefleri doğrultusunda çalışmaya ve gelecek nesillere daha güvenli, müreffeh ve yaşanabilir bir dünya bırakmak için elinden gelen her türlü çabayı sarf etmeye samimiyetle devam edecektir.’’

(Sürecek)

(ADM-ÖŞ-RAT-BAR-EHK)
22.09.2011 22:51:52
 

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.