Prof. Dr. Büke: Ebola Virüsü Görülen Ülkelere Gitmeyin

Prof. Dr. Büke: Ebola Virüsü Görülen Ülkelere Gitmeyin

Türk Hava Yolları'nın Lagos-İstanbul seferi sırasında rahatsızlanan bir kadının ebola virüsü şüphesiyle hastaneye kaldırılması, gözleri tekrar bu hastalığa çevirdi. Virüsün hayvanlardan geçmiş olabileceğini, bu sebeple başta Gine,...

Türk Hava Yolları'nın Lagos-İstanbul seferi sırasında rahatsızlanan bir kadının ebola virüsü şüphesiyle hastaneye kaldırılması, gözleri tekrar bu hastalığa çevirdi. Virüsün hayvanlardan geçmiş olabileceğini, bu sebeple başta Gine, Liberya, Sierra Leone ve Nijerya gibi ülkelere mecburi olmadıkça gidilmemesi gerektiğini belirten Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. A.Çağrı Büke, “Şu an için hastalığın görüldüğü ülkeler gözönüne alındığında, bu ülkelerden gelen kişilerde ateş yüksekliği, bulantı, kusma, kas ve eklem ağrısı gibi yakınmalar uyarıcı olmalı ve aksi ispat edilinceye kadar bu kişiler hastaneye yatırılarak sıkı izolasyon yöntemleri uygulanmalı ve hızla mevcut yöntemlerle tanısal girişimlere ve tedavilerine başlanmalıdır.” dedi.

EBOLA

Ebola virüsü hastalığının kesin kaynağının bilinmediğini belirten Prof. Dr. Büke, “Buna karşın virüsün yarasa, maymun, goril, şempanze ve kirpi gibi hayvanlarda da bulunması nedeniyle insanların, ebola virüsünü ilk olarak enfekte hayvandan aldığı tahmin edilmektedir. Ebola virüsünün yaşam döngüsünde yarasalar önemli role sahiptirler. Hastalığın yarasalardan insanlara ya da yarasalardan önce maymun, şempanze, goril, kirpi gibi hayvanlara, daha sonra da onlardan insanlara bulaştığı düşünülmektedir. Bulaşma, söz konusu hastalıklı hayvanların ölülerine çıplak elle temas sonucu, bütünlüğü bozulmuş deriden gerçekleşmektedir. İnsandan insana bulaşmasında ise hastalığa yakalanmış bir kişinin kanının ya da dışkı, idrar, ter, tükürük ve semen gibi diğer vücut sıvılarının, sağlıklı bir kişinin deri ya da mukozasına temasının rol oynadığı düşünülmektedir. Bu nedenle enfekte hasta ile yakın teması olan yakınlarının, söz konusu enfekte vücut sıvıları ile temasları sonucu hastalığa yakalanabilecekleri de akılda bulundurulmalıdır. Hastalıktan iyileşen erkek hastaların genital salgılarında, virüsün yedi hafta boyunca bulunabildiği saptanmıştır. Bu durum, cinsel yolla da bulaşabileceğini akla getirmektedir. Hastalığın bir diğer önemli bulaşma yolunu da hasta kişilerin tedavilerinde kullanılan enfekte araç gereç ve kesici delici aletlerle yaralanmalar oluşturmaktadır. Bu durum, özellikle bu tür hastalar ile uğraşan sağlık çalışanları açısından önemli bir bulaşma yolunu oluşturmaktadır. Söz konusu ve yeniden kullanılabilir enfekte tedavi ekipmanlarının sterilize edilmeden başka bir hastada kullanılmaları da hastadan hastaya enfeksiyonun bulaşmasında rol oynamaktadır. Ebola virüs hastalığında insandan insana bulaştırıcılık, yakınmaların ortaya çıkmasından sonra olabilmektedir. Yakınmalar gelişmeden hastalığın bulaşması söz konusu değildir.” şeklinde konuştu.

'EBOLA VİRÜSÜNE KARŞI ETKİLİ BİR AŞI YOK'

Ulaşımın kolaylaştığı günümüzde hastalığın bir bölgeden veya ülkeden diğer bölgeye, ülkeye yayılmasının kuvvetli ihtimal dahilinde olduğunu ifade eden Prof. Dr. Büke, “Ebola virüsüne karşı henüz etkili bir aşı da yoktur. Hastalığa karşı korunmak amacıyla aşı üzerinde de yoğun çalışmalar devam etmektedir. Hastalığa yakalanan kişilerde kullanılmak üzere deneme aşamasında olan ve virüsün etkisini azaltan bir monoklonal antikor, hayvanlar üzerinde denenmiş ve etkili bulunmuştur. 'Zmapp' adı verilen ve Mapp Bio firması tarafından üretilen bu antikorlar, yenilerde Liberya’da hastalığa yakalanan sağlık çalışanlarında kullanılmak üzere gönderilmiştir.” diyen Prof. Dr. Büke, “Şu an için hastalıktan korunmada uygulanacak yöntemler ebola virüs hastalığına yakalandığı bilinen kişilerle temas etmemek, gerektiğinde eldiven ve maske kullanmak, böyle hasta kişilerle temas söz konusu ise elleri derhal yıkamak, hastalığın görüldüğü ülkelere zorunlu kalmadıkça seyahat etmemek, seyahati ertelemek, Gine, Liberya, Sierra Leone ve Nijerya’dan gelen ve hastalık belirtileri gösteren kişileri hastaneye yatırarak tanı ve mevcut yöntemlerle tedavilerini sağlamak olarak sıralanabilir.” diye konuştu.

Ebola ateş yüksekliği ve kanama ile seyreden, ciddi sonuçlara yol açabilen viral bir enfeksiyon hastalığı. İlk defa 1976 yılında Demokratik Kongo Cumhuriyeti’nde saptandı ve 2014 yılına kadar bazı Batı Afrika ülkelerinde her yıl az sayıda insanda hastalığa yol açtı ancak 26 Mart 2014 tarihinden itibaren vaka sayısında ciddi artış görülmeye başladı. 12 Ağustos 2014 tarihi itibarı ile kesin ya da şüpheli hasta sayısı bin 848’e yükseldi. Bu hastalardan bin 13'ü ( yüzde 56) kaybedildi. Hastalık şu anda Gine, Liberya, Sierra Leone ve Nijerya’da salgınlara sebep oluyor. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.