Organik hayvancılıkla ailesini besliyor
Seydişehir ilçesinde 30 yıldır organik hayvancılık yapan Arıcı ailesi, bir inekle başladıkları hayvancılıkta şimdi 80 inekle 7 kişilik ailesinin geçimini sağlıyor.
Konya'nın Seydişehir ilçesinde 30 yıldır organik hayvancılık yapan Arıcı ailesi, bir inekle başladıkları hayvancılıkta şimdi 80 inekle 7 kişilik ailesinin geçimini sağlıyor.
Yetiştirdiği hayvanlara yılda sadece bir ay yem verdiklerini belirten Mahmut Arıcı (47), "Biz hayvanlarımızı eski usul otlatarak besliyoruz. Ve Allah'a şükür etinden, sütünden, gübresinden faydalanıyoruz. En önemlisi de helalinden para kazanıyoruz. 5 çocuğum hanımım ve ben bu malları güdüp para kazanıyoruz. Çalışana her zaman için var" diye konuştu.
Çoban Mahmut Arıcı'nın eşi Hayriye Arıcı (48) ise, "Ben eşimle evleneli 30 yıl oldu. 30 yıldır biz eski usullerle hayvancılık yapıyoruz. Yazın dağlarda hayvanlarımızı otlatırken bahar aylarında ise evimizin yakınlarındaki otlak yerlerde hayvanlarımızı otlatıyoruz. Sadece kışın çok zorda kalırsak bir ay yem veriyoruz. Bu yüzden kurban bayramı gelmeden önce hep müşterilerimiz hazır oluyor. Organik et yemek isteyenler bizi buluyor. Şimdi ise hayvancılık çok kolaya indirgendi savcısı da, hakimi de, doktoru da hep hayvancılık yapıyor. Çiftlik açıp bir başına bir çoban koyan hayvancılık yapıyor. Suni yemle ahırdan çıkarmadan besliyorlar Zaten organik bir besini zor bulduğumuz bu dönemde eti bile organik yiyemiyoruz. Bence herkes bildiği işi yapmalı hayvancılığı bu işin içinde yetişmiş bilen insanlar yapmalı. Hayvancılık laikiyle yapılırsa, üç aile bile rahatlıkla geçimini sağlar. Çünkü hayvanların gübresi de, eti de, sütü de deyimi yerindeyse her şeyi para. Biz bu işe 30 yıl önce tek bir inekle girdik. Sonra bu ineği boğaya çektik. Onun yavrusu oldu. Yavrusunun yavrusu oldu onların eti sütü gübresi derken 80 tane hayvanımız oldu. Şimdiye kadar hiçbir sosyal kurumdan bir kuruş destek almadık. Ne kömür aldık, ne gıda aldık. Ne yeşil kartlı olduk. Kendi yağımızla kavrulduk hep. Ama ne aç kaldık ne açıkta kaldık. Çalışana Allah daima veriyor. Bence herkes çalışmalı ve kazancını çalışarak çıkarmalı" şeklinde konuştu.
Yetiştirdiği hayvanlara yılda sadece bir ay yem verdiklerini belirten Mahmut Arıcı (47), "Biz hayvanlarımızı eski usul otlatarak besliyoruz. Ve Allah'a şükür etinden, sütünden, gübresinden faydalanıyoruz. En önemlisi de helalinden para kazanıyoruz. 5 çocuğum hanımım ve ben bu malları güdüp para kazanıyoruz. Çalışana her zaman için var" diye konuştu.
Çoban Mahmut Arıcı'nın eşi Hayriye Arıcı (48) ise, "Ben eşimle evleneli 30 yıl oldu. 30 yıldır biz eski usullerle hayvancılık yapıyoruz. Yazın dağlarda hayvanlarımızı otlatırken bahar aylarında ise evimizin yakınlarındaki otlak yerlerde hayvanlarımızı otlatıyoruz. Sadece kışın çok zorda kalırsak bir ay yem veriyoruz. Bu yüzden kurban bayramı gelmeden önce hep müşterilerimiz hazır oluyor. Organik et yemek isteyenler bizi buluyor. Şimdi ise hayvancılık çok kolaya indirgendi savcısı da, hakimi de, doktoru da hep hayvancılık yapıyor. Çiftlik açıp bir başına bir çoban koyan hayvancılık yapıyor. Suni yemle ahırdan çıkarmadan besliyorlar Zaten organik bir besini zor bulduğumuz bu dönemde eti bile organik yiyemiyoruz. Bence herkes bildiği işi yapmalı hayvancılığı bu işin içinde yetişmiş bilen insanlar yapmalı. Hayvancılık laikiyle yapılırsa, üç aile bile rahatlıkla geçimini sağlar. Çünkü hayvanların gübresi de, eti de, sütü de deyimi yerindeyse her şeyi para. Biz bu işe 30 yıl önce tek bir inekle girdik. Sonra bu ineği boğaya çektik. Onun yavrusu oldu. Yavrusunun yavrusu oldu onların eti sütü gübresi derken 80 tane hayvanımız oldu. Şimdiye kadar hiçbir sosyal kurumdan bir kuruş destek almadık. Ne kömür aldık, ne gıda aldık. Ne yeşil kartlı olduk. Kendi yağımızla kavrulduk hep. Ama ne aç kaldık ne açıkta kaldık. Çalışana Allah daima veriyor. Bence herkes çalışmalı ve kazancını çalışarak çıkarmalı" şeklinde konuştu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.