Olmanız gerektiğini asla düşünmediğiniz biri olmanız gerekecek. Yapmanız gerekeceğini hiç düşünmediğiniz bazı şeyleri yapmak zorunda kalabilirsiniz, gitmeniz gerektiğini hiç düşünmediğiniz bazı yerlere gitmek ya da içinizde olduğunu bile bilmediğiniz bazı şeyleri kendinizden görmek zorunda kalabilirsiniz. Ama gerçek şu ki, kaderinizi siz tasarlayabilirsiniz. Otobiyografinizin yazarı sizsiniz. Hayat hikayenizi yaratacaksınız. Her karakteri belirleyemeyebilirsiniz.. Kendinizi sürücü koltuğuna oturtmalısınız; geleceğinize başkasının karar vermesine izin vermeyin!
Sık sık hayallerinin kendileri için mümkün olduğuna inanmayan insanlarla tanışıyorum. Başkalarının hayatlarına sosyal medya ya da televizyon pencerelerinden bakmaya o kadar alışıyorlar ki, “Bunu elde etmek için ne yapmam gerekiyor?” diye düşünüyorlar. Gördüğünüz şeyin resmin çok küçük bir parçası olduğunu unutmamalısınız. İnsanlar verdikleri tüm günlük mücadeleler ve sıkı çalışmalar hakkında paylaşım yapmıyorlar; tamamen parlak ve mükemmel bitmiş bir mücadeleyi yayınlıyorlar. Bunu gördüğünüzde, konuyu tersine çevirebilir ve kendinize şu soruyu sorabilirsiniz: “Oraya ulaşmak için ne yapmaları gerekiyordu? Kaç saat çalışmak zorunda kaldılar? Kaç kez başarısız oldular?” Biz insanız ve size söz verebilirim ki bunların hiçbiri tamamen şans eseri olmadı. Doğru zihniyetle, kendinize olan inançla ve sıkı çalışmayla kendi başınıza yapamayacağınız hiçbir şey yoktur.
Hayatın kolay olması gerektiği anlatısına kapılmanın cazip olduğunu biliyorum. Kolaylık yerine inancı seçin. Oyunun kurallarını değiştiren, belirleyici faktör budur. Çoğu insanı geride tutan şeyin bilgi eksikliği olmadığını görüyorum. Bu onların para eksikliği değil. Fırsat eksikliği değil. Bu onların zihniyetidir.
Benim için etrafımdaki insanlardan daha iyi durumda olduğumu bilmek, daha fazlasını yapabileceğimi bildiğim gerçeğini değiştirmiyordu; kalbimde ve ruhumda dünyaya getirebileceğim daha çok şey vardı. Kendi kendimin "heyecan verici adamı" olmam gerekiyordu çünkü bu şekilde %100'e ulaşacaktım. Bunu başkaları için değil kendiniz için yapmalısınız. Bazen tribünlerde size tezahürat yapan tek kişi siz olabilirsiniz ve bu gayet normaldir. Yere düşseniz bile bakabilirseniz ayağa kalkabileceğinizi anlamaya istekli olmalısınız. Yürüyebiliyorsanız yürüyüşünüzü koşuya dönüştürebileceğinizi bilmelisiniz. Kendinize zaman ayırmaya istekli olmalısınız. Her gün aynaya bakın ve kendinize kim olduğunuzu, kime dönüştüğünüzü hatırlatın. Olduğun kişi için kendi sırtını sıvazla kimse gelip senin sırtını sıvazlamayacak.