Samet Sözgen

Samet Sözgen

Öfkeni yönet

Öfkeni yönet

Öfkenizi kontrol etmek, daha sonra pişman olabileceğiniz bir şey söylemenizi veya yapmanızı önlemek için çok önemlidir.

Öfke normal bir duygu olduğundan ve ister işte ister evde olsun, problem çözme durumlarında yardımcı olabileceğinden, öfke kontrolden çıkmadan önce kontrol etmek için özel taktikler uygulayabilirsiniz.

Diğer duygular gibi öfkeye de fizyolojik ve biyolojik değişimler eşlik eder. Örneğin, öfkelendiğinizde kan basıncınız, kalp atış hızınız ve adrenalin ve noradrenalin hormonlarının seviyeleri yükselir.

Hem içsel hem de dışsal olaylar öfkeyi tetikleyebilir, belirli bir kişiye üzülebilirsiniz veya belki de kişisel meseleler üzerinde durduğunuz veya endişe duyduğunuz için üzülebilirsiniz. Öfke, üzücü veya acı verici deneyimlerin anılarıyla da tetiklenebilir.

Öfkenizi kontrol edemediğinizde, üzücü şeyler söyleyebilir, çocuklarınıza kızabilir, iş arkadaşlarınızı tehdit edebilir, pervasız e-postalar gönderebilir, sağlık sorunları yaşayabilir ve hatta fiziksel şiddete başvurabilirsiniz.

Ancak tüm öfke sorunları o kadar şiddetli değildir, bunun yerine üzücü olaylar üzerinde durarak zaman kaybedebilir, trafikte sabırsızlanabilir veya işinizden şikayet edebilirsiniz.

Öfkenin yıkıcı etkileri olabilir, ne yazık ki çoğu insan bu duygularla nasıl başa çıkılacağı konusunda herhangi bir eğitimden veya rehberlikten yoksundur ve bunun sonucunda, başkalarına zarar vermeyi seçen öfkeli insanların trajedileri sıklıkla haberlerde veya televizyonlarda yer alır.

Şiddetle karşılık vermek, öfkenin dışavurumunun otomatik, doğal biçimidir; öfke, saldırıya uğradığımızda savaşmamızı ve kendimizi savunmamızı sağlayan güçlü, sıklıkla saldırgan duygu ve davranışlara ilham verir. Öfke, tehlikelere karşı doğal, uyarlanabilir bir tepkidir, baskı altındayken yaşadığınız sürekli gerginlik ve endişe, duygusal rezervlerinizi tüketir ve sizi küçük önemsiz şeylerde bile öfkenizi kaybetmeye çok daha meyilli hale getirir.

Özellikle tehlikeli ve mantıksız olduğu için öfkemizi kontrol etmemizi isteyen mesajları sık sık duyduğumuz için, duygusal patlamalarımız rahatsız edici olabilir.

Duygularınız, düşünceleriniz ve eylemleriniz tarafından artırılabilir veya azaltılabilir, bu nedenle, duygusal durumunuzu öfkeden değiştirmek istiyorsanız, düşüncelerinizi ve davranışlarınızı değiştirebilirsiniz.

Öfke kontrol altına alınabilir, sonra dönüştürülebilir veya yönlendirilebilir. Bu, öfkenizi bastırdığınızda, onu aklınızdan çıkardığınızda ve iyiye konsantre olduğunuzda gerçekleşir.

Öfkeniz, onu daha faydalı faaliyetlere yönlendirmek için kontrol altına alınmalı veya bastırılmalıdır. Öfkenizin kendi dışınızda bir çıkış bulması yasaksa, içe ve size doğru hareket edebilir.

Ama öfkenizi nasıl kontrol edebilirsiniz?

Öfkenizi yönetmenin ilk adımı onu tanımaktır, bir duyguyu ancak onu tanıyabildiğinizde kontrol etmek için harekete geçebilirsiniz.

Hangi durumların veya olayların sizi çabucak üzdüğünü bilmek, öfkenizi tanımanıza yardımcı olacaktır, kişiden kişiye değiştiği için bu konuda kendi araştırmanızı yapmalısınız.

Öfke yönetimi, hem duygusal duygularınızı hem de öfkenin neden olduğu fizyolojik uyarılmayı azaltmayı amaçlar.

Sizi rahatsız eden şeylerden veya insanlardan kurtulamaz, kaçınamaz veya değiştiremezsiniz, ancak tepkilerinizi kontrol etmeyi öğrenebilirsiniz.

Öfkenin ortadan kaldırılamayacağını ve denemenin başarısız bir girişim olacağını unutmayın.

En iyi girişimlerinize rağmen, sizi kızdıracak şeyler olmaya devam edecek ve zaman zaman gazabınız haklı çıkacak.

Hayat hayal kırıklığı, ıstırap, kayıp ve başkalarının öngörülemeyen davranışlarıyla dolu olacak.

Bunu değiştiremeseniz de, belirli durumlara nasıl tepki vereceğinizi kontrol edebilirsiniz.

Öfke patlamalarınızı kontrol etmeyi öğrenerek uzun vadede daha da mutsuz olmanızı önleyebilirsiniz.

Herkes ara sıra kızgın hisseder, ki bu yaygın bir duygudur, öfkenizin şiddet veya patlamalar olarak tezahür ettiğini keşfederseniz, öfkeyi yönetmek için sağlıklı stratejiler bulmak gereklidir.

 

Önceki ve Sonraki Yazılar
Samet Sözgen Arşivi