Akşam yemeği okul çağındaki çocuklar için daha fazla bir önem arz etmektedir. Çünkü okul çağı çocukları akşam yemeklerinin dışında ciddi anlamda bir beslenme yapamamaktadırlar.

Sabahın erken saatlerinde okul için yola çıkan bu çocuklar, değişik mazeretler içinde çoğu kez kahvaltı yapmadan evden çıkmaktadırlar. Kimisi daha fazla uyumak için, kimisi uyku sersemliğinden, kimisi canının bir şey istemediğinden, kimisi midesi bulandığında, kimisi sevdiği şey yok diye, kimisi de evde sabah kahvaltısı hazırlanmadığında kahvaltı yapmadan okula geldiklerini ifade etmektedirler. Yapanlarda genelde ayaküstü bir şeyler atıştırdıklarını söylemektedirler. Sonuçta kahvaltı yapmadan ve eline üç beş kuruş harçlık verilerek gönderilen bu çocuklar, kantinden de besleyici değeri olmayan cips, şeker, kola, gazoz gibi yiyecek ve içecekler almaktadırlar.

Okuldan eve gelen bu çocuklar, yine öğün atlamaktadırlar. Öğüt atlayan bu çocuklar, açlıklarını yatıştırmak için ya evde ayaküstü bir şey atıştırmakta ya da dışarıda bir şeyler yiyerek geçiştirmektedirler.

Bütün bunlara rağmen çocukların düzenli yemek yiyebilecekleri bir öğün saati kalıyor o da akşam yemeğidir. Gerçi birçok ailede akşam yemeği için öğün saati bile yok. Çünkü çocuklar öğünleri ayaküstü bir şeyler atıştırmaklarla geçiştirirlerken, babalar ise işten geldikten sonra yemektedirler. Oysa akşam yemekleri, yemek yemekten öte aile bireylerin günde en az bir kez dahi olsa birlikte olabilecekleri, dertlerin sıkıntıların paylaşılabileceği, sofra adabının öğretilebileceği ve en önemlisi sağlıklı ve dengeli beslenmenin yapılabileceği bir zamandır.

Dengeli ve sağlıklı beslenmeyip öğünleri geçiştiren bu çocuklar, zamanla bu sağlık ve okul başarısını olumsuz etkilemektedir. Araştırma sonuçlarına göre okul çağındaki çocukların % 80-85’inde kalsiyuma dayalı vitamin eksikliği olduğu ortaya çıkmıştır. Bunun için de çocukların sağlıklı beslenmeleri için günde en az yarım kilo süt ürünleri (süt, yoğurt, ayran...) tüketmeleri gerekmektedir. Yine okul çağı çocuklarının % 17-35’inde kansızlık, % 23’ünde folik asit yetersizliği, % 43’ünde C vitamini eksikliğinden kaynaklanan yetersiz beslendikleri bildirilmiştir.

Özellikle fiziksel ve zihinsel gelişimleri devam eden bu çocukların sağlıklı ve dengeli beslenmeleri için vitamin ve mineral eksikliklerinin olmaması için yiyecek miktarlarının az fakat çeşitlerinin çok olmasına dikkat edilmesi gerekir.

Neden Akşam Yemeği?

Beyin hücrelerinin işlenmesi ve zekânın gelişmesi içinde gerekli vitamin ve minerallerin alınması gerekir. Vitamin ve mineral eksikliği olan çocukların bir de oyun oynarken harcadıkları enerjiyi de katarsak, sağlıklı ve dengeli beslenmenin önemi bir kat daha artmaktadır.

Akşam yemeğinde dengeli ve sağlıklı bir şekilde yiyerek uyuyan çocuklar, daha sağlıklı büyümektedirler. Çünkü araştırmalar büyümenin uyku esnasında olduğunu ortaya çıkarmıştır.

Okul çağı çocuklarında boyları yılda yaklaşık 8 cm uzamaktadırlar. Bu çocuklar genelde akşam yemeğinde kısa bir süre sonra uyurlar.

Büyüme hormonları da uykuda çalıştıkları için çocukların büyümeleri aldıkları besinlerle doğru orantılıdır. Bu çocuklar, akşam yemeklerinde besin değerleri ne kadar kaliteli yiyecekler tüketirlerse fiziksel ve zihinsel gelişimleri de o kadar sağlıklı olacaktır.

Peki, Yemek Yemeyen Çocuklar için Ne Yapılmalı?

1. Akşam yemeği, çocukların da fikirleri alınarak dengeli beslenmeyi sağlayacak şekilde hazırlanmalı.

2. Yemekten önce iştah kesici abur cubur şeyler yasaklanmalı.

3. Yemek yemeyen çocuklar için kesinlikle öğün arasında bir şeyler verilmemeli ve diğer öğün saatini beklemesi gerektiği söylenmeli.

4. Çocuk yemek yemese de sofraya oturtulmalı.

5. Yemek, ödül, disiplin aracı ve pazarlık konusu olmamalı.

6. Yemek konusunda seçici ve yemekler hakkında olumsuz konuşulmamalı.

7. Yemek yerken kesinlikle televizyon ve cep telefonu (SMS, internet girenler için) kapalı tutmalı.

8. Yemekte çocuğa yemesi için psikolojik baskı uygulanmamalı.

9. Yemeği ister ye ister yeme tavrı içinde ve ısrarcı olunmamalı.

10. Yemek yeme alışkanlığı kazandırmak için bir iki öğünü boş geçmenin hiçbir sakıncası olmadığı bilinmeli.