Milli hezimet!
Milli heyecan daha doğrusu milli hezimetimiz bu İzlanda ile başladı. Önceki gün akşam büyük bir heyecanla milli maçı izlemek için televizyonun karşısına oturduk. Malum kanalı açtık. Maç başlar başlamaz bir şifre koydular. Bekledik bekledik açılmıyor değiştir kanalı basketbol maçlarını izle. Daha sonradan şifreyi kaldırmışlar ama iş işten geçti. 70 milyon yayıncı kuruluşa toplu bir şekilde sövdü saydı. Milli maça bile şifre koyan zihniyete yazıklar olsun...
**
350 bin nüfusluk bir buz ülkesi İzlanda, milli takımımıza hat-trick yaptı. Sıkıcı bir maçtı. 1-0'dan sonra izlemeyi bile bıraktım. Büyük ihtimal birçok insan böyle yapmıştır. Kosta Rika'nın bile katıldığı ve çeyrek final oynadığı Dünya Kupası'na gidemeyen Türk milli takımı, İzlanda karşısında tarihi bir hezimet yaşadı. Bu gidişle Türkiye, 2016 Avrupa Şampiyonası'na da gidemez. İzlanda'dan bile 3 gol yiyen bir milli takım Hollanda ve Çek Cumhuriyeti'nden 6 gol yer .
**
Türkiye'nin futboldaki başarısızlığının en önemli sebeplerinden bir tanesi altyapıdan futbolcu yetişmemesidir. Başarılı futbolcularımızın bile büyük bir kısmı gurbetçi futbolcular. Futbolda başarılı sonuçlar elde etmek için Avrupa'ya daha ne kadar işçi göndereceğiz?
**
Basketbol milli takımımız da Balkan kökenli basketbolcular olmasa hiçbir turnuva katılamayacağız galiba. Emir Preldziç, Semih Erden, Ömer Aşık, Hidayet Türkoğlu, Mirsad Türkcan gibi basketbolcular Türk basketbolunu zirveye taşıyan isimler oldu. Bu basketbolcuların akrabaları hala Bosna-Hersek, Sırbistan ve Karadağ'da yaşıyor. Anlayacağınız bizim Balkan kökenli basketbolcularımız da olmasa halimiz harap...
**
Futbolcularımız spordaki başarılarıyla değil özel hayatlarıyla gündeme geliyor. Altyapı yok, teşvik yok. Yeni yetişen teknik adamlar yok. Dönüp dolaşıp aynı kişiler takımların başına geliyor. Yılmaz Vural'ın çalıştırmadığı Anadolu takımı kalmadı. Fatih Terim, kaç defa milli takımdan ayrıldı ve geri geldi. Son 20 yılda milli takımın kalesi iki kişiye emanet edildi. Yıllardır tek forvetimiz Hakan Şükür oldu. 75 milyonluk bir ülkede futbolcu yetişmezken, 2 milyonluk, 3 milyonluk ülkeler dünya kupalarında boy gösteriyor...
**
Bugüne kadar ağız tadıyla bir milli maç izleyemedik. İzlediğimiz her maç bir korku tüneli gibi oldu. Letonya gibi haritada yerini bile bilmediğimiz yeni yetme ülkelere elendik. Estonya gibi ülkelere yenildik. En son İzlanda gibi bir ülke milli takımımıza hat-trick yaptı. Bizim Selçuklu ilçesinden bile küçük bir ülke.
**
Futbolda ve basketbolda alınan başarısız sonuçların ardından herkes oturup ne yapabiliriz diye konuşmalıdır. Sportif başarı ülke imajına ve ülke ekonomisine büyük katkı sağlıyor. Bugün Brezilya, Arjantin gibi ülkelerin yanı sıra Sırbistan, Bosna-Hersek, Hırvatistan gibi ülkeler dünyaya sporcu ihraç ediyor. Bu ülkeler, resmen dünyayı topa tutuyor. Bizim onlardan neyimiz eksik. İstersek biz daha iyisini yapabiliriz? Herşey istemekle başlıyor...
GÜNÜN SÖZÜ
Başarı belki insana çok şey öğretmez, fakat başarısızlık çok şey öğretir (Çin Atasöz).
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.