Memur- Sen 'çözüm' için 81 ilde seferber oldu

Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi Üyesi ve Memur Sendikaları Konfederasyonu (Memur-Sen) Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, "çözüm süreci" ve "demokratikleşme" çalışmalarını Türkiye'nin dört bir yanında anlatmak amacıyla konfederasyona bağlı 11 sendika ile teşkilatı harekete geçirdi.

Anayasa referandumunda yürüttükleri çalışmaya benzer bir program hazırlayan ve 81 ilin tamamına yakınını gezmeyi planlayan Gündoğdu, "Memur-Sen Buluşmaları"nda, sendika üyeleri ile kamuoyuna mesajlar verecek.

"bir yandan Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi temsilcileri olarak bölgede çalışma yürütürken diğer yandan Memur-Sen çatısı altında tüm Türkiye'de toplantılar yapma" hedefiyle yola çıkan Gündoğdu, ilk programını gerçekleştirdi.

Gündoğdu, geçen hafta Yalova, Bilecik ile İstanbul'un Kartal, Pendik, Tuzla ve Sultanbeyli ilçelerindeki Memur-Sen'e bağlı sendikaların şube başkanı ve yönetim, disiplin kurulu üyesi 400 sendikacıyı İstanbul'da bir araya getirdi. Toplantıda, çözüm süreci hakkında görüş alışverişi ve istişarelerde bulunuldu.

Çalışmalarını ara vermeden sürdüren Gündoğdu, yarın, Marmara Bölgesi'nde bulunan 12 ildeki Memur-Sen'e bağlı 11 sendikanın 400 şube başkanı ile Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi temsilcilerini İstanbul'da toplayacak. Bu buluşmada, "Marmara Bölgesi'nde, Akil İnsanlar olarak ne yapacağız?", "Memur-Sen olarak ne yapacağız?" gibi sorulara yanıtlar aranacak.

Programı tamamladıktan sonra yarın akşam Tekirdağ, pazar günü ise Kırklareli ve Edirne'de sendika yöneticileri ile bir araya gelecek Gündoğdu, 15 Nisan'da Sakarya, 20 Nisan'da Adana ve Mersin, 21 Nisan'da Hatay, Osmaniye ve Gaziantep'te Memur-Sen camiasıyla buluşacak.

Tarım-Orman Çalışanları Birliği Sendikasının (Toç-Bir-Sen) 24 Nisan'da Antalya'da düzenleyeceği "Türkiye Buluşması"na da katılacak Gündoğdu, "Çözüm Süreci ve Demokratikleşme" konulu sunum yapacak.

Memur-Sen'e bağlı 11 sendikanın genel merkez yöneticileri ise 27 Nisan'da, Gündoğdu başkanlığında Antalya'da toplanarak görüş alışverişinde bulunacak.

İllerdeki toplantılar, 500 ile bin 300 arasında Memur-Sen yöneticisinin katılımıyla mayıs ayında da devam edecek.

"Kaygılar dağıldı, soru işareti kalmadı"

Gündoğdu, "çözüm süreci" ve "demokratikleşme" çabalarını topluma ve sendika temsilcilerine anlatmak için büyük bir çaba içine girdiklerini söyledi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın, Akil İnsanlar Heyeti ile Dolmabahçe'de yaptığı toplantıya giderken "Terörü bitirmeye kararlılar ama çözüm sürecine ilişkin bizden ne isteyecek?", "Ne diyeceğimize Hükümet mi karışacak?" gibi kaygıların gündeme geldiğini hatırlatan Gündoğdu, "Sayın Başbakan'ın, sorularımıza verdiği cevaplarla kaygılar dağıldı, soru işareti kalmadı. Sayın Başbakan, içeriği, metodu bize bağlı olmak kaydıyla çözüm süreci için gereken her türlü desteği istediğini belirtince rahatladık" dedi.

Gündoğdu, Dolmabahçe'deki toplantı sonrası 8 Nisan Pazartesi günü Akil İnsanlar Heyeti Marmara Bölgesi üyeleri olarak bir değerlendirme toplantısı yaptıklarını anlattı.

Yoğun programı dolayısıyla bizzat katılamasa da telefon bağlantısıyla yer aldığı toplantının verimli geçtiğini belirten Gündoğdu, Memur-Sen yönetim ve teşkilatını, çözüm süreci ve demokratikleşme çabaları konusunda harekete geçirdiğini ifade etti.

Gündoğdu, 2010 yılındaki anayasa değişikliği halk oylaması sürecinde Memur-Sen olarak yaptıkları çalışmaların benzerini, çözüm sürecinde de yürüteceklerini dile getirerek, "81 ilin dolaşabileceğim her yerini dolaşacağım. Bu toplantı ve buluşmalarda, demokratikleşme, kardeşlik ve çözüm süreci, kılık kıyafet özgürlüğü konularını ele alacağız" diye konuştu.

"76 milyonun kardeşliği"

"Öteki" oluşturmadan, Türkiye'de yaşayan 76 milyon kişinin kardeşliğini önemsediklerine dikkati çeken Gündoğdu, özelde sendika üyelerinin özlük hakları, genelde milletin huzuru ve kardeşliğini ön planda tuttuklarına işaret etti.

Üyeleri için kırmızı çizgilerinin "iş güvencesine dokundurtmamak", çözüm sürecindeki kırmızı çizgilerinin ise "şehitlerin ruhunu incitmemek, şehit yakınları ve gazileri rencide etmemek" olduğu bilgisini veren Gündoğdu, şunları söyledi:

"30 yıldır bu ülkede bir sorun var. Bunun bir ayağı PKK, yani terör sorunudur. Bu, devletin güvenlik alanındaki görevidir. Güvenlik bizim işimiz değil. Elbette terör, terörizm olduğu sürece devletin güvenlik görevlileri gerekeni yapacak. İkinci ayağı özgürlük, demokratikleşememe, kardeşliğin önündeki engellerin kaldırılamamış olması sorunu, eğitim, çalışma, siyaset hakkı gibi hakların önündeki eşitsizlikler, inanç hürriyeti, ifade hürriyeti konularındaki eksikliklerdir. Bugüne kadar bir kısım siyasetçi ve sendikacılar, Mehmetçiğin şehit edilmesi boyutunda değişik roller üstlenerek öldürmeyi dolaylı olarak geçim kaynağı haline getirmiştir. Bir kısım siyasetçi ve sendikacılar da şehit cenazelerini istismar ederek kendilerine geçim kaynağı bulmuştur. Yeni süreç, inşallah bir tek Mehmetçiğimizin bile canının yanmadığı, ülkenin hem özgürlüklerinin genişlediği hem de ekmeğinin büyüdüğü bir sürece dönüşür."

Gündoğdu, çocuğunu askere gönderen anne ve babaların huzurlu yaşamasını, Güneydoğu'da memur, asker, polis, öğretmen, doktor başta olmak üzere tüm kamu mensuplarının huzurlu görev yapabilmesini ve çocukların öğretmensiz, doktorsuz kalmamasını istediklerini anlattı.

Türk'ü, Kürt'ü, Laz'ı, Çerkez'i ile ülkenin tüm insanlarına, Çanakkale destanının yeniden yazılması çağrısında bulunan Gündoğdu, "Hazreti İbrahim'in ateşine su taşıyan serçe misali, yangını söndürmeye çalışan tarafta olacağız. Hazreti İbrahim'in ateşine çubuk parçası taşıyan kargaya özenenlere çağrımız şudur; gelin milletin ateşini söndürelim" değerlendirmesinde bulundu.