Nevzat Laleli

Nevzat Laleli

Maymun gözünü açtı

Maymun gözünü açtı

Sevgili çocuklar,
Anadolumuzda çok kullanılan bir tabir (deyim) var. “Maymun gözünü açtı” diye…
Bir insan, ummadığı bir zamanda, ummadığı bir kimseden, ummadığı bir kötülük görürse, önce bu işe çok şaşırır. Hani şimdilerde, şok oldu diyorlar ya, işte onun gibi.
O insan bu olaydan sonra bir daha böyle bir olayı yaşamak istemez ve bir daha onun kötülükleri ile karşılaşmamayım diye kötülük gördüğü adama karşı önlem alır,.
Çevresindeki insanlar, bu önlemleri niçin aldın diye sorduklarında, bu adam; “Maymun gözünü açtı” diye cevap verir. 
Kendisine çok güvendiğiniz bir arkadaşınız, sizin sınıfta tuttuğunuz not defterinizi; “Ben de bu notları defterime geçeyim” diye alsa, sonra aradan geçen zaman da unutsa (bakın çaldı demiyorum) ve defterinizi geri vermese, siz bir daha o arkadaşınıza not defterinizi verir misiniz?
Bırakın defterinizi vermeyi kalem istese, silgi istese verir misiniz? 
Hemen defter olayını hatırlar ve kalem veya silginizi de vermezsiniz, değil mi?
Sevgili kardeşlerim,
Bu yazımda “Maymun gözünü açtı” sözü nereden ve nasıl dilimize girmiş, size onu anlatmaya çalışayım.

AÇ GÖZÜNÜ, AÇARLAR GÖZÜNÜ

Dükkânında kıymetli ve hediyelik eşyalar satan bir adam, yanına bir yardımcı almamış da kendisinin terbiye ettiği bir maymunu almış.
Hem onu sever ve hem de dükkândan dışarı çıkacağında, dükkânı maymuna bırakır gidermiş.
Bu damın dükkân komşuları ve arkadaşları, adamı ikaz ederler ve “arkadaş, bu kıymetli eşyalar ve bu dükkân bir hayvana emanet edilir mi, hiç” derlermiş. Ve ilave ederlermiş; “Ya çaldırırsa ya da malları kaptırırsa…”
Adam da; “Ben maymunumu iyi tanırım. Çünkü onu ben eğittim ve terbiye ettim. Bir şey olmaz” dermiş.

     Bir gün dükkân sahibi namazını camide cemaatle kılmak üzere dükkândan ayrılmış. Tabii dükkânda bekçilik yapmak üzere yine maymununu bırakmış. 
    Bu arada dükkâna, olayı bilen bir hırsız gelmiş. Maymun bir oraya zıplıyor, bir buraya zıplıyormuş. Hırsız gayet sakin başlamış maymunun karşısında esnemeye ve gerinmeye… Birkaç kere bu hareketi tekrarlayan hırsız sonunda maymunu uyutmaya muvaffak olmuş. Ve dükkânda “yükte hafifi pahada ağır” ne varsa almış götürmüş.
    Adam dükkânına gelip de dükkânın soyulmuş olduğunu görünce, almış eline sopasını maymunu bir iyice dövmüş.
    Ama adam yine de akıllanmamış ve dükkânı maymuna bırakma huyundan vaz geçmemiş.
    Aradan bir müddet geçtikten sonra maymunun dükkânda yine yalnız olduğu gören hırsız, tekrar dükkâna gelmiş. Gene başlamış esneyip gerinmeye…
    Maymun bu yabancı adamın ne yapmak istediğini anladığından olacak, uyumayayım diye çabalıyor ve iki baş parmağı ile göz kapakları sonuna kadar açarak uykusunun önüne geçmek istiyormuş. Bu arada “pışık, pışık…” diye de ses çıkarıyormuş.ve sanki hırsıza, “maymun gözünü açtı” demeye çalışıyormuş. 
 

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
1 Yorum
Nevzat Laleli Arşivi