M. Emin Karabacak

M. Emin Karabacak

LYS’de Sınav Kaygısı…

LYS’de Sınav Kaygısı…

Sınavlar, eğitim ve öğretimin ayrılmaz bir parçası olduğundan öğrenci başarısı için büyük önem taşımaktadır.

Öğrencilerin emeklerinin karşılığını almaları, sınavlarda gösterecekleri performansa bağlıdır. Bilgi eksiği olmayıp da sınav kaygısından sınavı kaybeden binlerce öğrenci vardır. İşte bunlardan biride LYS’dir. Çünkü LYS emeğin karşılığını almanın ve mesleğe giden yolda geçilmesi gereken bir sınavdır.

LYS Nedir?

Lisans Yerleştirme Sınavı (kısaca LYS), Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından 2010 yılından itibaren uygulamaya başlanan test türü bir sınavdır. Her yıl haziran ayı içerisinde gerçekleştirilen sınav, (YGS'yi geçmiş olan) adayların girdiği bir sınavdır.

Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) ise 13-21 Haziran tarihleri arasında iki hafta sonu toplam 5 oturumda yapılmaktadır.

Lisans Yerleştirme Sınavı-4 (Sosyal Bilimler) 2015-LYS4 13 Haziran 2015

Lisans Yerleştirme Sınavı-1 (Matematik) 2015-LYS1 14 Haziran 2015

Lisans Yerleştirme Sınavı-5 (Yabancı Dil) 2015-LYS5 14 Haziran 2015

Lisans Yerleştirme Sınavı-2 (Fen Bilimleri) 2015-LYS2 20 Haziran 2015

Lisans Yerleştirme Sınavı-3 (Edebiyat-Coğrafya) 2015-LYS3 21 Haziran 2015

Sınav Kaygısı Nedir?

Sınav kaygısı, sınava çalışmak yerine sınavı kaybettiği takdirde başına gelebilecek olumsuzlukları düşünmektir.

Sınav kaygısı, dikkatini sorulara vermek yerine, daha çok sınav sonunda yaşanabilecek olumsuzluklara yoğunlaşmaktır. Başka bir ifadeyle sınav kaygısı, kendinden beklenen başarıları gerçekleştirip gerçekleştiremeyeceği korkusudur.

Sınav kaygısının temelinde çocuğun ders çalışırken ya da sınavda zihnini yapması gerekenler (ders çalışma, soru çözme) yerine, anne babasının beklenti adına söylediklerini düşünmesi ve o andaki sorumluluklarını yerine getirememe korkusu vardır.

Sınav kaygısı, kişinin kendine güvene bağlı olarak sınava yeterince motive olunamamasından, sınava yeterince çalışılmamasından, derslere ve sınava çalışılırken verimli ders çalışma tekniklerine dikkat edilmemesinden kaynaklanmaktadır.

Normal sınav kaygısı çocuklar için faydalıdır; çünkü kaygı, öğrenciyi öğrenmeye motive eder. Yine normal sınav kaygısı, çocuklara sorumluluk duygusu kazandırarak başarıya ulaşmayı kolaylaştırır.

Sınav kaygısını daha çok;  planlı ve programlı bir şekilde ders çalışmayan, sınavlarda nasıl hareket edileceğini bilmeyen, sınavı ölüm kalım savaşı olarak gören çocuklar yaşamaktadır.

 Yine sınav kaygısını; sınavı kaybettiği zaman ailesinin kendisini sevmeyeceğini düşünen, sınavlarda bilgisinden çok kişiliğinin ölçüleceğini düşünen, yetenekleri üstünde beklenti içinde olunan çocuklar daha fazla yaşamaktadırlar.

Bununla birlikte; kendisine yapılan harcamaların hesabı sorulan, arkadaşlarıyla kıyaslanan, sınav kazanma konusunda psikolojik baskı yapılan çocuklar, sınav kaygısını daha fazla yaşamaktadır.

Kaygı yaşayan çocuklar, yüzeysel nefes aldığından beyne ve kana yeteri kadar oksijen gitmediğinden vücudun dengesi bozulur. Vücudunun dengesi bozulan çocuk, sağlıklı düşünemeyeceğinden soruları da doğru cevaplayamayacaktır.

Kaygıya Bağlı Olarak Vücutta Meydana Gelen Değişikler

Hızlı ve yüzeysel nefes alma, ellerde ve bacaklarda titreme, yüzde kızarmalar, yerinde duramama, sık sık tuvalete gitme ihtiyacı, terleme, nefes almakta zorlanma, tüylerin diken diken olması, boğazların kuruması, kısa süreli de olsa bellek yitimi v.s görülür.

 Çocukların sınavlarda yaşadıkları en büyük problem, kısa süreli de olsa bildiklerini unutmaya bağlı olarak panik yapmalarıdır. Kısa süreli bellek yitimi geçici olduğundan panik yapma yerine uygun bir nefes alma egzersizi yapılmalıdırlar. Tabi ki bu nefes alma egzersizi sınavlarda olduğu gibi sınavlara hazırlanırken de yapılmalıdır.

Haftaya; “Sınav Kaygısı için Yapılması Gereken Egzersizler” yazısında buluşmak dileğiyle…

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
M. Emin Karabacak Arşivi