Konyaspor’u seviyoruz
Konyaspordaki görevinden istifa eden Başkan Yardımcısı Hilmi Kulluk, yazılı bir açıklama yaparak, Şahsım ve istifa eden diğer arkadaşlarım, kimilerince ifade edildiği gibi ne yorulmuşlardır ne de istifa ederek kulübe zarar vermişlerdir. Dolayısıyla görevd
Konyaspor’da kısa bir sürede olsa önemli işlere imza atan ve Konyaspor camiası ile spor kamuoyunun haklı bir sevgisini kazanan Hilmi Kulluk, görevden ayrılmalarının yorgunlukla uzaktan yakından bir ilgisinin bulunmadığını, dolayısıyla da Konyaspor camiasını ve spor kamuoyunu bilgilendirme noktasında bir açıklama yapma gereğini hissettiğini söyledi. Hilmi Kulluk’un açıklaması şöyle:
DOSTLUKLAR YOLDA SINANIR
Geçmişte Konya’ya hizmet etmiş ve hala hizmete devam etmeye çalışan bir ailenin ferdi olarak; şehrimize karşı borcumuzu ödeyebilmek için, sıramızın geldiği inancı ile kısa bir dönem Sayın, Mustafa Yayla başkanlığındaki Konyaspor yönetiminde görev yaptıktan sonra 13 Temmuz 2009 tarihinde mevcut Konyaspor yönetim kurulunda arkadaşlarımızla birlikte yer aldık. Bizi tanıyanlar iyi bilirler ki, konuşma değil iş yapma yanlısıyız ve yaptıklarımızı da seslendirmeyi pek sevmeyiz. Üç buçuk ay gibi kısa süreli yöneticiliğimiz sırasında da öyle yaptık. Bu süreçte nasıl görev yaptığımızı gerek ekonomik, gerekse yönetimsel açıdan çok sıkıntılı bir durumdaki Konyaspor’un biraz olsun düzlüğe çıkabilmesi için ne çalışmalar yaptığımızı bilenler iyi bilirler. Bugünkü Konyaspor’un ortaya çıkmasında aldığımız rolü uzun uzun ifade etmek bizim için alışkın olduğumuz bir durum olmamasına rağmen “dostluklar yolda sınanır” gerçeğini bu kısa sürede doyasıya yaşamış bir fani olarak şu birkaç gündür kamuoyunda konuşulan yazılan ve çizilenlerle ilgili birkaç cümle söylemek hakkımızdır diye düşünüyorum.
KONYASPOR’U DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ
Şahsım ve istifa eden diğer arkadaşlarım, kimilerince ifade edildiği gibi ne yorulmuşlardır ne de istifa ederek Konyaspor’a zarar vermişlerdir. Eğer hareketimizin Konyaspor’a zarar vermesi noktasında etkisini hesap edemeyecek ya da etmeyecek bir anlayışa sahip olsaydık, istifalar aynı anda daha fazla bir sayıda verilir ve yönetim boşluğu oluşarak mecburi kongre süreci yaşanırdı. Bunu yapmadık, yapamazdık. Çünkü hem bir duruş ortaya koymak hem de Konyaspor’u olabildiğince düşünmek durumundaydık. Şunu sormak zorundayız; 21 kişilik yönetimde önemli bir sayısal güce sahip olan ve istifa edip ayrılanlar mı niye istifa ettiği için sorgulanmalı, yoksa istifa edip ayrılanların istifa noktasına niçin getirildiği mi sorgulanmalı?
DEPLASMAN SÖZÜMÜZÜN ARKASINDAYIZ
Yine kimilerince ifade edildiği gibi, Konyaspor iyi giderken süreci sıkıntılı hale getirenler istifa edip ayrılanlar mı, yoksa yine iyi giden süreçte taşları yerinden oynatma başarısını göstererek bu sürecin yaşanmasına yol açanlar mı? Acaba ben ve ayrılan diğer arkadaşlarım hizmeti amaç edinmiş olmasaydık, istifaya rağmen deplasman taahhütlerini yerine getirmeye devam etme niyeti taşırmıydık?
İstifaların bir organizasyonun eseri değil bir duruşun sergilenmesi ihtiyacının sonucu olduğunun da bilinmesi gerekir. Eğer böyle olmasaydı sonucun çok daha farklı olacağı ve çok daha farklı sonuçların ortaya çıkmış olacağının bilinmesinde fayda vardır. Belki çok şey söylememiz gerekir. Ama dedik ya, konuşma değil iş yapma gelinen noktada konuşmaktan daha çok duruş ortaya koyma yanlısıyız. Bu açıklamayı da mecbur kaldığımız için yapıyoruz. Az konuşmayı ya da kimi yerde susmayı tercih etmemiz asaletimizden ve sürecin en az hasarla atlatılmasını isteğimizdendir.
YORULMADIK, AMA KIRGINIZ
Sonuç olarak yorulduğumuz pek söylenemez ama biraz kırıldığımızda gerçektir. Değerlendirmeler daha sağlıklı ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde yapıldığı ve gelişmeler daha dikkatli okunduğu takdirde kırılganlıklarımız bir nebzede olsa da azalacaktır. Yönetimden ayrılmış olmamız demek kabuğumuza çekilmek ya da Konyaspor’a hizmetten vazgeçtiğimiz anlamına gelmemelidir. Dolayısıyla Konyaspor’a katkılarımız ve hizmetlerimiz devam edecektir.
Geçmişte Konya’ya hizmet etmiş ve hala hizmete devam etmeye çalışan bir ailenin ferdi olarak; şehrimize karşı borcumuzu ödeyebilmek için, sıramızın geldiği inancı ile kısa bir dönem Sayın, Mustafa Yayla başkanlığındaki Konyaspor yönetiminde görev yaptıktan sonra 13 Temmuz 2009 tarihinde mevcut Konyaspor yönetim kurulunda arkadaşlarımızla birlikte yer aldık. Bizi tanıyanlar iyi bilirler ki, konuşma değil iş yapma yanlısıyız ve yaptıklarımızı da seslendirmeyi pek sevmeyiz. Üç buçuk ay gibi kısa süreli yöneticiliğimiz sırasında da öyle yaptık. Bu süreçte nasıl görev yaptığımızı gerek ekonomik, gerekse yönetimsel açıdan çok sıkıntılı bir durumdaki Konyaspor’un biraz olsun düzlüğe çıkabilmesi için ne çalışmalar yaptığımızı bilenler iyi bilirler. Bugünkü Konyaspor’un ortaya çıkmasında aldığımız rolü uzun uzun ifade etmek bizim için alışkın olduğumuz bir durum olmamasına rağmen “dostluklar yolda sınanır” gerçeğini bu kısa sürede doyasıya yaşamış bir fani olarak şu birkaç gündür kamuoyunda konuşulan yazılan ve çizilenlerle ilgili birkaç cümle söylemek hakkımızdır diye düşünüyorum.
KONYASPOR’U DÜŞÜNMEK ZORUNDAYIZ
Şahsım ve istifa eden diğer arkadaşlarım, kimilerince ifade edildiği gibi ne yorulmuşlardır ne de istifa ederek Konyaspor’a zarar vermişlerdir. Eğer hareketimizin Konyaspor’a zarar vermesi noktasında etkisini hesap edemeyecek ya da etmeyecek bir anlayışa sahip olsaydık, istifalar aynı anda daha fazla bir sayıda verilir ve yönetim boşluğu oluşarak mecburi kongre süreci yaşanırdı. Bunu yapmadık, yapamazdık. Çünkü hem bir duruş ortaya koymak hem de Konyaspor’u olabildiğince düşünmek durumundaydık. Şunu sormak zorundayız; 21 kişilik yönetimde önemli bir sayısal güce sahip olan ve istifa edip ayrılanlar mı niye istifa ettiği için sorgulanmalı, yoksa istifa edip ayrılanların istifa noktasına niçin getirildiği mi sorgulanmalı?
DEPLASMAN SÖZÜMÜZÜN ARKASINDAYIZ
Yine kimilerince ifade edildiği gibi, Konyaspor iyi giderken süreci sıkıntılı hale getirenler istifa edip ayrılanlar mı, yoksa yine iyi giden süreçte taşları yerinden oynatma başarısını göstererek bu sürecin yaşanmasına yol açanlar mı? Acaba ben ve ayrılan diğer arkadaşlarım hizmeti amaç edinmiş olmasaydık, istifaya rağmen deplasman taahhütlerini yerine getirmeye devam etme niyeti taşırmıydık?
İstifaların bir organizasyonun eseri değil bir duruşun sergilenmesi ihtiyacının sonucu olduğunun da bilinmesi gerekir. Eğer böyle olmasaydı sonucun çok daha farklı olacağı ve çok daha farklı sonuçların ortaya çıkmış olacağının bilinmesinde fayda vardır. Belki çok şey söylememiz gerekir. Ama dedik ya, konuşma değil iş yapma gelinen noktada konuşmaktan daha çok duruş ortaya koyma yanlısıyız. Bu açıklamayı da mecbur kaldığımız için yapıyoruz. Az konuşmayı ya da kimi yerde susmayı tercih etmemiz asaletimizden ve sürecin en az hasarla atlatılmasını isteğimizdendir.
YORULMADIK, AMA KIRGINIZ
Sonuç olarak yorulduğumuz pek söylenemez ama biraz kırıldığımızda gerçektir. Değerlendirmeler daha sağlıklı ve hakkaniyet ölçüleri içerisinde yapıldığı ve gelişmeler daha dikkatli okunduğu takdirde kırılganlıklarımız bir nebzede olsa da azalacaktır. Yönetimden ayrılmış olmamız demek kabuğumuza çekilmek ya da Konyaspor’a hizmetten vazgeçtiğimiz anlamına gelmemelidir. Dolayısıyla Konyaspor’a katkılarımız ve hizmetlerimiz devam edecektir.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.