Konyalı akademisyen Güney Kore’de gururumuz oldu

Konyalı akademisyen Güney Kore’de gururumuz oldu

Güney Kore'den ödüllerle adından söz ettiren Konyalı akademisyen Dr. Türkan Koyuncuoğlu, yaptığı çalışmalarla öne çıkıyor. Dr. Koyuncuğlu, “Mükemmel Poster Ödülü ve Travel Grant ödülü olmak üzere iki ödülü birden alarak Güney Kore’de gündem oldu

Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Bölümünde görev yapan Konyalı Akademisyon Dr. Öğretim Üyesi Türkan Koyuncuoğlu, Güney Kore’deki akademik camiada aldığı ödüllerle gündem oldu. Konya’da minibüs şoförlüğü yapan Kazım Koyuncuoğlu’nun kızı olan Dr. Türkan Koyuncuoğlu, dünya çapındaki başarılarıyla hem babasını hem de Konya’yı gururlandırdı.

9-2.jpg

GÜNEY KORE’DE İKİ ÖDÜLÜ BİRDEN OLDU

Dr. Koyuncuoğlu, TÜBİTAK çalışması ile Güney Kore’de ‘Seul Uluslararası Sindirim Hastalıkları Sempozyumu’nda’ Mükemmel Poster Ödülü ve Travel Grant ödülü olmak üzere iki ödüle birden layık görülerek önemli başarıya imza attı. Türkan Koyuncuoğlu, yaptığı çalışmalarla göz dolduruyor. Uluslararası hakemli dergilerde yayınlanan birçok araştırma makalesi bulunan Dr. Türkan Koyuncuoğlu, F. Nejat Eczacıbaşı Tıp Ödülü, Türk Fizyolojik Bilimler Derneği Poster Sunum birincilik ödülü ve Marmara Üniversitesi Tıbbi Hizmetleri Geliştirme ve Yardım Derneği Bilimsel Araştırma Ödülü’nü alarak çalışmalarına devam ediyor. Güney Kore’deki kongreleri ve araştırmaları yakından takip eden Dr. Koyuncuoğlu, gelecek dönemde Güney Kore ile birlikte Uluslararası ikili işbirliği, bilimsel projeler yapmayı planlanlıyor. Konya’nın yetiştirmiş olduğu bilim insanı olan Dr. Koyuncuoğlu, yurtdışında başarılı projelere imza atmak, insanlık ve Türkiye adına bilimsel katkılar ortaya koyma amacını taşıyor.

9-3.jpg

BEYİN VE BAĞIRSAK EKSENİ ÜZERİNE ÇALIŞMALAR YÜRÜTÜLDÜ

Ödül aldığı çalışmanın detaylarını anlatan Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Türkan Koyuncuoğlu, “Ödül aldığım çalışmanın başlığı, ‘Yenidoğan sıçanlarda antibiyotik tedavisi ve probiyotik kullanımının çocukluk çağında mikrobiyota, kognitif fonksiyonlar ve davranış üzerine etkileri’ Çalışmamın konusu ise ‘Beyin-Bağırsak aksı’ üzerineydi. Beyin-Bağırsak ekseni, bağırsak mikrobiyotasının beyinle bağlantısını gösteren yeni bir biyolojik eksen olarak tanımlanır. İkinci beyin olarak tanımlanan bağırsak mikrobiyotası, çeşitli fizyolojik ve patolojik koşullar altında beyin aktivitesini etkileyebilir. Bağırsak mikrobiyotasındaki değişikliklerin nörodejeneratif hastalıkların patogenezinde bir rol oynadığı düşünülmektedir. Hastalıkların bağırsakta başladığı ve bağırsak-beyin ekseni üzerinden etki gösterdiği yapılan deneysel ve klinik çalışmalarla kanıtlanmıştır. Geniş spektrumlu antibiyotik tedavisi enfeksiyonlara karşı pediatride sıklıkla kullanılmaktadır. Şüpheli bir sistemik enfeksiyon için en iyi başlangıç tedavisi, ampisilin ve gentamisin birlikteliği olmaya devam etmektedir” diyen Koyuncuoğlu, şunları söyledi: “Erken dönemde antibiyotik tedavisi normal bağırsak mikrobiyota kolonizasyonunda değişime neden olur. Yenidoğanlarda antibiyotik tedavisinin fekal mikrobiyotanın biyolojik çeşitliliğini azalttığı ortaya konmuştur. Son yıllarda yapılan araştırmalarda gastrointestinal sistemle merkezi sinir sistemi arasında bir ilişki olduğu ortaya çıkmış fakat hali hazırda, yenidoğan döneminde kullanılan antibiyotiklerin, ileride çocukluk çağında beyin fonksiyonları ve davranışsal değişiklikler açısından ne gibi sonuçlara neden olabileceği açısından literatürde araştırmalar yapılmamıştır. Bunun yanı sıra yenidoğan döneminde ‘antibiyotik tedavisinin ardından’ probiyotik uygulamalarının olası etkileri henüz bilinmemektedir.”

akademisyen.png

‘HÜCRELERDE HASARA NEDEN OLDUĞUNU GÖZLEMLEDİK’

Deney hayvanları üzerinde yaptıkları çalışmalardan bahseden Dr. Koyuncuoğlu, “Yaptığımız çalışmamızda yenidoğan döneminde uygulanan antibiyotik tedavilerinin ve probiyotik kullanımının mikrobiyota üzerindeki etkileri ile kognisyon ve davranışsal fonksiyonlar üzerindeki etkilerini araştırdık. Bu çalışma ile yenidoğanlarda antibiyotik tedavilerinin yaşamın ileriki dönemlerinde mikrobiyota ve kognitif fonksiyonlar ile davranış üzerinde etkilerinin olup olmadığını ortaya çıkarmayı amaçladık ve bu etkilerinin probiyotik kullanımıyla beyin-bağırsak ekseni üzerinden olası iyileştirici etkilerini ortaya çıkarmayı amaçladık. Yenidoğan döneminde kullanılan antibiyotik tedavilerinin ileri çocukluk döneminde öğrenme ve bellek fonksiyonlarını etkilediğini, anksiyete düzeylerini artırdığı, ayrıca mikroskobik olarak incelediğimizde ise beyin hücrelerinde hasara neden olduğunu gözlemledik. Ancak probiyotik tedavisi alan grupta ise bunun tersine döndüğünü gözlemledik. Dolayısıyla bağırsak mikroflorasında düzenleyici rol alan mikrobiyotaya dayalı müdahaleler terapötik bir etki sergileyecektir” şeklinde konuştu.

BİLİMSEL PROJELER TÜRKİYE’DE DEĞER GÖRMÜYOR

Türkiye’de bilime değer verilmediğini ve bunların çeşitli nedenlerinin olduğunu söyleyen Dr. Öğretim Üyesi Türkan Koyuncuoğlu, “Bunların en başında maddi imkansızlıklar gelir. Proje fon desteğini belirli bir sayıda veriyorlar. Türkiye’de bilim yapmak gerçekten çok zor. Çünkü bir proje yapabilmek için kullanacağımız neredeyse tüm malzemeleri yurtdışından temin etmek zorundayız. Çünkü Türkiye’de üretilmiyor. Dolayısıyla dolar kuru üzerinden malzeme alımı gerçekleştirdiğimiz için epey maliyetli oluyor. Değerli bir projesi olan bir araştırmacının projesine olumsuz yanıt verildiği zaman yani proje fon desteğini alamayacağını öğrendiği vakit bilime karşı tutumu değişiyor, hevesi kırılıyor ve umutsuzluğa kapılıyor. Şartlar zorlaştıkça bilim yapmakta zorlaşıyor. Sosyal medya, basın ve toplum bilime karşı mesafeli durmaktadır. Yurt dışında Nobel ödülü alan Prof. Dr. Aziz Sancar’ın yaptığı bilim, basın kuruluşları ve toplum tarafından pek ilgi görmedi. Ancak herhangi bir pop sanatçısının konserine milyonlarca kişi ilgi gösterir ve bir de üstüne para vererek onu dinlemeye gider. Toplumun önem verdiği konuların başında bilim gelmemektedir, o yüzden ülkemiz adına bilimsel anlamda yaptığımız çalışmaların, projelerin bir değeri yoktur” diye konuştu.

PROJELERLE BİLİME KATKI SAĞLAMAYI PLANLIYORUM

Konya’ya karşı bir önyargı olduğunu söyleyen Biruni Üniversitesi Tıp Fakültesi Fizyoloji Anabilim Dalı Dr. Öğretim Üyesi Türkan Koyuncuoğlu, aldığı ödüllerle Konya’yı gururlandırdığını ve bundan dolayı da büyük bir mutluluk duyduğunu söyledi. Koyuncuoğlu, “Almış olduğum ödül ile kadınların, özellikle de Konya’da büyümüş bir kadın olarak, bilimde başarılı olduğunu göstermenin haklı gururunu yaşamaktayım. Daha nice projelerle bilime katkı sağlamayı planlıyorum” ifadelerini kullandı.

ALİ GÖZEN

Kaynak:ALİ GÖZEN

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.