Konya medyasının geleceği
Konya medyası, sancılı günler geçiriyor.
Türkiye'nin belki de en güçlü yerel medya anlayışının hakim olduğu şehirlerin başında yer alan Konya'nın medya sektöründe trajikomik şeyler yaşanıyor.
Üzgün müyüm?
Eskisi gibi üzülmüyorum doğrusu.
İnsan ne hak ettiyse onu yaşar.
Biz de bugün hep birlikte hak ettiğimizi yaşıyoruz.
Belki kurunun yanında yaş da yanıyor.
Hepimiz aynı gemideyiz.
**
Bugünlerde Konya medya kuruluşları ile ilgili çok şeyler yazılıp, çiziliyor.
Aslında epeydir niyetlenmiştim bu konu ile ilgili bir şeyler yazmak için.
Hep öteliyordum.
Ama artık bazı şeyleri yazmak gerekti.
Zamanı geldi.
**
Bugün Konya medyası, zorlu süreçten geçiyorsa, kötü bir durumdaysa suçu sağda solda aramaya gerek yok!
Bu kötü gidişatın müsebbibi biziz.
Hepimiziz.
**
Konya medyası olarak çoğu yanlış, bazı şeyler uğruna görmezden gelindi.
Lütfen meslektaşlarım, gazete patronları ya da cemiyet üyeleri, lütfen!
Bana kızmayın, bunları yazmak zorundayım.
Gerçekleri savunmak bu şehirde belli başlı isimlere, sadece bir elin 5 parmağını geçmeyecek kuruma kaldı.
Oysa gazetecilik ticari kaygıdan önce, kamu için yapılmıyor muydu?
**
Ne ara biz kurumlara bu kadar bağlı bir hale geldik?
Ne ara bu kadar siyasallaştık?
Ne ara mesleğimizin etiğinden bu kadar taviz vermeye başladık?
**
Görmezden geldik, gazeteciler olarak bazı şeyleri.
Yanlış yaptık!
Bu kötü gidişatın en büyük suçlusu ne AK Parti'dir ne AK Partili belediyeler ne de kurumlardır.
Bahsettiğim iktidar, belediyeler, kurumlar sütten çıkmış ak kaşık mı?
Değil, asla da olamaz! Onların da büyük hataları oldu.
Yerel medyaya bir kurşun da onlar sıktılar!
Ama biz, Konya medyası olarak omurgalı bir duruş sergileyemedik.
İlkemizi bir tarafa bıraktık.
Siyasallaştık.
**
Kamu yararının yerini, ticari kaygılar aldı.
Mesleğin etiği, bir kenara bıraktı.
Hatır gönül, gerçeklerin yerini aldı.
Kuşak farklılığını aşamadık.
Farklı bakış açıları öcü olarak görüldü.
Kısacası her alanda olduğu gibi medya konusunda da Konya olarak olağanüstü gidişatın, olağan sonuçlarını yaşıyoruz.
**
İletişim Fakültesi'nden mezun olan, nitelikli gençlere Konya medyası olarak sahip çıkamadık.
Olaylara daha objektif bakmaya çalışan, kendini geliştirmek isteyen genç gazetecilerin önünü kestik.
Bir insan neden parlayan bir meslektaşından korkar, yemeye çalışır?
Konya medyası olarak, biz bu sınavı veremedik.
**
Ne oldu?
Kapanan, el değiştiren gazeteler oldu.
Daha da devamının geleceği söyleniyor.
**
Peki asıl mesele neydi?
Zihniyet.
Peki Konya medyası olarak zihniyetimizi ne zaman değiştireceğiz?
Çoğu gazetenin kapısına kilit vurulunca mı?
Çoğu meslektaşımız işsiz kalınca mı?
Söyleyin lütfen ne zaman?
**
“Aman bunu yazarsak, bu ayın sonunu nasıl getiririz” diyerek, gazetecilik yapmak, kimseye fayda sağlamadı.
Yanlış yaptık.
Kabul edin.
Birilerine yaranmak için, bütün etik, gerçeklik bir kenara bırakıldı.
Hep birlikte yapıldı bu.
Böyle olmamalıydı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.