Kışanak: Yolun başında sonunu görmeye çalışıyorsunuz!

Kışanak: Yolun başında sonunu görmeye çalışıyorsunuz!

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak çözüm sürecinin uzun ve zorlu olacağını, henüz işin başında sonunun görülmeye çalışılmaması gerektiğini söyledi.

BDP Eş Genel Başkanı Gültan Kışanak, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada 4. yargı paketinin içeriğini ve 19 yaşındaki Şahin Öner'in Diyarbakır'da panzerin altında ezilerek ölen Şahin Öner'le ilgili olarak yaşanan 'ölüm sessizliği'ni eleştirdi. Kışanak'ın konuşmasından satır başları şöyle:

- Toplumu yargı paketleri ile bir beklenti içerisinde tutup sonra bu beklentiyi de boşa çıkarıyorlar. Biz, “Gelin bu 4. yargı paketini doğru düzgün çıkaralım” diyoruz. Bu konuda AKP sorumluluk altındadır. Bu yasal düzenlemeler AKP hükümeti döneminde yapıldı. Biliyorsunuz 2005’te TCK’da reform adıyla bir düzenleme yapıldı ve suç ve ceza arasındaki ilişkiyi ortadan kaldıran bir düzenleme yapıldı. Buna ilk olarak 1991’de çıkarılan Terörle Mücadele Kanunu da eklenince ortaya bir hukuk garabeti çıktı.

- Hukuku siyasetin bir aracı haline getirirseniz o ülkeyi yönetemez hale gelirsiniz. Asıl büyük garabeti ise 2006’da AKP eliyle yaptılar. AKP ve CHP bir şekilde yan yana durarak bu garabet terörle mücadele yasası çıkardılar. CHP’nin tek muhalefeti ‘dini terörü’ katmadınız olmuştur ve o yasa Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından statükoyu korumak üzere onaylanmıştır.

- Bu ülkede Kürt siyasi hareketi ve özgürlük talebi güçlendikçe yasal düzenlemeler gündem gelmiştir. Nitekim o dönem şimdiki TBMM Başkanı'mız olan Cemil Çiçek bu düzenlemeleri, “Güvenlik güçlerinin eline silah veriyoruz” diyerek savunmuştur. Arkasından 2006 yılında Diyarbakır’da yaşanan bir cenaze töreni bahane edilerek yeni düzenlemeler yapılmıştır. Açıkçası Başbakan Erdoğan’ın, “Kadın da olsa çocuk da olsa gereği yapılacaktır” dediği o olaydan sonra çoğu çocuk 10 kişinin ölümünün sorumluları cezalandırılmamıştır.

- Şimdiye kadar geçici düzenlemelerle hükümet idare etmeye çalıştı. Şimdi yine derde deva olan düzenlemeler değil geçici düzenlemeler yapıyorlar. Gelin hep birlikte derde deva olan bir düzenleme yapalım ve TMY’yi tümden kaldıralım. Çünkü gerçek bir terör eylemini cezalandıracak yasalar zaten TCK’da vardır.

- Dünyadaki bütün örneklerden biliyoruz ki müzakere süreçleri uzundur. Henüz yolun başındayız. Yolun sonunu görmeye çalışmayın, bu sürece katkı verin. Biraz önce anlattığım hukuk garabetinin ortadan kaldırılması böyle bir katkı olacaktır.

- Paris’te öldürülen üç Kürt kadın siyasetçinin öldürülmesi ile ilgili olarak Fransa birinci dereceden sorumludur. Ancak AKP hükümeti ve MİT Müsteşarı da bu cinayetin aydınlatılmasından sorumludur. Bilinmektedir ki Ömer Güney isimli şahıs defalarca Türkiye’ye gelmiştir. Burada ne yapmıştır? Sayın Başbakan’ın Ömer Güney’in kim olduğu ile ilgili bir dosya gittiğini basından öğrendik madem bu cinayetler bu süreç için bir tuzaktır o zaman bu dosyaları açıklayın ki tuzağı bozun.

- Şahin Öner olayında görgü tanıkları var, otopsi raporu var, görüntüler var ancak siz daha suçluyu kınayan bir açıklama bile yapmamışsınız. Böyle bir valiye, ‘Sen ne yapıyorsun’ diye sormayan İçişleri Bakanı’nın ve hükümetin itibarı mı olur? Bu tür olaylarda eğer ölen Kürtse hiç ses çıkarılmıyor ve bu da Kürtler’de, “Bizim 19 yaşındaki gencimizin katledilmesi bile görülmüyor, duyulmuyor” tepkisi yaratmaktadır. O valiyi o emniyet müdürünü görevden almalısınız. Bu kabahatlara gerçek bir barış önündeki en büyük engeldir.

- Roboski’nin üzerinden 415 gün geçti hala bir rapor bile yok ortada! Komisyon başkanı, ‘Bilmediğiniz bir belge var’ diyor. Bir kere kim gönderdi o belgeyi ve biz niye bilmiyoruz? Bu Meclis niye bir rapor bile hazırlayamıyor bunca zaman? Biz soruyoruz Roboski’den birkaç gün önce sınır ötesi operasyon için kim izin istemiş, kimler arasında yazışma yapılmıştır? Bunlar ortaya konsun işte asıl belge odur. 

- Sayın Başbakan diyor ki, “Savaş kolay barış zordur”… Doğru bir söz ama zoru tercih ettiyseniz Şahin Öner’in ölümü karşısında dut yemiş bülbüle dönmeyeceksiniz.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.