Kıdem tazminatına dokunmayın!

Türk-İş Konya Şube Başkanlığı tarafından, “1 Mayıs İşçi Bayramı” münasebetiyle Anıt Meydanı'nda bir basın açıklaması düzenlendi. Açıklamaya Türk-İş Konya Şube Başkan Vekili Behçet Şenbilir ve çok sayıda sendika üyesi ve Türk-İş'e bağlı sendikaların temsilcileri katıldı. Basın açıklamasını yapan Başkan Vekili Şenbilir, işçinin geçim sıkıntısı çektiğini ve çeşitli saldırılara maruz kaldığını dile getirdi. Türkiye'de sosyal adaletin günden güne bozulduğuna dikkat çeken Şenbilir, “Üretilen zenginlik adaletsiz dağıtılıyor. Ekonomik kriz, satın alma gücümüzü her geçen gün düşürüyor. Birbiri ardına gelen zamlar, emekçilerin belini büküyor. Bizler için temel ihtiyaç ürünleri bile lüks haline geldi. Ekonomik krizin nedeni biz değiliz, bedeleni de ödemeyeceğiz” dedi.

IMF BENZERİ PROGRAMLARI İSTEMİYORUZ!

“Krizden kurtulmanın yolu, işçi hak ve özgürlüklerinin baş düşmanı olan IMF programlarına benzer uygulamalarda aranmamalıdır” diyen Şenbilir, daha sonra konuşmasını şöyle sürdürdü: “Başta kıdem tazminatı olmak üzere, işçi hak ve özgürlüklerinde gerilemeye yol açan, emeklilikte yaşa takılmamıza neden olan her türlü program, adı ne olursa olsun bizler için bir IMF programıdır. Bu programa karşı olmak ve haklarımıza sahip çıkmak hepimizin sorumluluğudur. Kıdem tazminatı örgütlü, örgütsüz tüm emekçilerin hakkıdır. Kıdem tazminatı kırmızı çizgimizdir. Kıdem tazminatı işçi sınıfının vazgeçilmezidir. Kızımızın gelinliği, oğlumuzun damatlığıdır. Emeklilikte yaşa takılmak istemiyoruz.”

VERGİDE ADALET İSTİYORUZ!

Vergide adalet istediklerini de gür bir sesle haykıran Türk-İş Konya Şube Başkan Vekili Behçet Şenbilir, toplumun büyük bir bölümünü oluşturan ücretli, emekli, iktisaden dar ve sabit gelirli geniş halk kesimlerinin geçim koşullarını göz önünde bulunduran bir vergi politikası istediklerinin de altını çizdi. Vergide az kazanandan “Az” çok kazanandan da “Çok” ilkesinin geçerli olmasını talep ettiklerini vurgulayan Şenbilir, “KİT'lerde taşeron işçilere, geçici işçilere kadro istiyoruz. 696 sayılı KHK ile kadro geldi ama sorunlarımız hala bitmedi. Örgütlenme ve toplu pazarlık hakkımızı sınırlayan düzenlemeler devam ediyor. Enflasyonun yüzde 20'ye dayandığı koşullarda kadroya geçirilen işçilere yüzde 4 ücret zammı veriliyor. Özel sektörde de taşeron çalıştırmanın önüne geçilmiyor. İşçi sağlığı ve iş güvenliğinin en az önemsendiği işyerlerinin başında yine taşeron şirketler geliyor. Taşeron uygulaması güvencesizliği kalıcı hale getiriyor. Sendika seçme özgürlüğüne saygı gösterilmiyor, sendikal ayrımcılık yapılıyor. İşsizlik adeta patladı. İşsizlik sosyal dışlanmayı kaçınılmaz hale getirip, insan onuruna yaraşır bir yaşam umudunu söndürüyor. Özellikle eğitimli genç işsizlik toplumsal bir felakete davetiye çıkarıyor. Eşit işe eşit ücret, işyerinde ayrımcımık ve tacizin engellenmesinin yanı sıra, son dönemlerde bir utanç kaynağı olarak sıkça duyulan çocuk istismarlarının önüne geçmek, adil ve yaşanılabilir güzel bir dünya kurmamız biz emekçilerin asli görevleri arasında yer alıyor” şeklinde konuştu. Açıklamanın ardından ise Şenbilir ve beraberindekiler Anıt'a çelenk bıraktı.

EMRE ÖZGÜL