Karkamış Antik Kenti’nde Yeni Bulunan Eserler Tanıtıldı

Karkamış Antik Kenti’nde Yeni Bulunan Eserler Tanıtıldı

Türkiye ile İtalya’nın ortak projesi olan Karkamış Antik Kent’i kazı ve restorasyon çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılan eserler tanıtıldı.Suriye sınırına sıfır noktada yapılan kazı çalışmalarını yürüten kazı başkanı...

Türkiye ile İtalya’nın ortak projesi olan Karkamış Antik Kent’i kazı ve restorasyon çalışmaları sonucunda ortaya çıkarılan eserler tanıtıldı.

Suriye sınırına sıfır noktada yapılan kazı çalışmalarını yürüten kazı başkanı Doç. Dr. Nicolo Marchetti ve başkan yardımcıları Zeugma Mozaik Müzesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde gün yüzüne çıkarılan eserleri tanıttı. Karkamış Antik Kenti’nde yapılan çalışmalar hakkında bilgi veren Karkamış Kazı Başkanı Doç. Dr. Nicolo Marchetti, “Kazdığımız en önemli bina yaklaşık MÖ.900’de inşa edilmiş olan Katuwa’nın Sarayıdır. Yüksek bir platform üzerine yapılmış olan saray büyük heykelli levhalarla süslenmiş. Büyük binanın içerisinde yürütülen kazılarda 2 ana yerleşim evresi tespit ettik.” dedi.

MÖ. 900’e tarihlenen evreden ceylan taşıyanların betimlediği 5 ortostat bulduklarının dile getiren Marchetti, şunları kaydetti: “Ortostatlar şimdiye kadar bulunan Yeni Hitit kabartmaları gibi dışarıda değil, sarayın bir odasının içinde yer alması Assurların sadece mimari dekorasyon fikrini değil, iç odaları da dekore etme fikrini Karkamış’tan aldıklarını kanıtlamaktadır. Assur’da en erken duvar kabartmaları MÖ. 870’ tarihlenmektedir. Assurlu II. Sargon 717’de Karkamış’ı ele geçirmesinden sonra sarayı kullanmaya devam etmiş ancak eski kabartmaları kerpiç arkasına saklamış ya da yeni duvarların temeli için kullanmak üzere kaldırmıştır. Bazı tuğlalar üzerine çivi yazısıyla sarayın kendisinin olduğunu yazdırmış olmasına rağmen sarayın içinde sadece bazı yeni tabanlar yapmıştır. Aslında ana avluda nehir taşından yak. MÖ. 710’da ait siyah ve beyaz karelerden oluşan mozaik taban gerçekleştirmiştir. Bu dünyanın en eski taban mozaiklerinden biridir.”

Marchetti, Karkamış’ın nekropol alanı Yunus’ta MÖ. 8-7 yüzyıllara tarihlenen 10 civarında kremasyon mezar kazıldığını ve bu alanda ölü hediyeleri ve bir grup tam kap bulunduğunun bilgisini verdi. Arabistanlı Lawrence’nin evinin kalıntılarının kalan yarısının da kazıldığını aktaran Marchetti, Lawrence’nin evinin 1912’de British Müzesi kazıları için inşa ettiğini ve 1914 1. Dünya Savaşı patlak verene kadar kullanmaya devam ettiğini kaydetti.

Kazılar sonucunda evin karakol haline getirildiğini tespit ettiklerin aktaran Marchetti, “Askerler odaların taban seviyesini depolarda buldukları heykel ve yazıt parçalarıyla yükseltilmiştir. Birçok parça zarar görmekle beraber korunmuştur” şeklinde konuştu.

Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise çıkarılan eserlerin çok önemli bir hazine olduğuna değinerek, eserlerin insanlık tarihinin, kültür mirasının karanlık noktalarını aydınlatacağını ve bu dönemin ortaya çıkmasında yardımcı olacağını kaydetti. CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.