Kamuda tasarruf şart!

Son yaşanan ekonomik sorunlarla birlikte Türkiye'nin kamuda yaptığı israf yeniden gündeme geldi. Özellikle lüks makam araçları, lojmanlar ve kamu binaları kamudaki israfın geldiği boyutu gözler önüne bir kez daha serdi. Türkiye resmi araç sayısıyla dünyanın en zengin ve gelişmiş ülkelerinden Almanya ve Japonya’yı 20’ye katlıyor. Bu lüks araçların çoğu da hizmet yerine makam aracı olarak kullanılıyor. Böylesi büyük bir israfa rağmen devlet binlerce araç kiralama yoluna gidiyor. Türkiye'nin tamamında ve Konya'da kamu kurumlarında tüm il müdürlerine, şube müdürlerine, rektörlere, dekanlara makam aracı ve şoför tahsis edilmiş durumda.  Devlet müdür unvanını almış hemen herkese makam aracı ve lojman tahsis etmiş durumda. Kamuoyu, "Memurun, işçinin, emeklinin maaşından, çocuklarımızın geleceğinden kısarak kimsenin sefa sürmesine, saltanat yaşamasına izin vermeyin" çağrısında bulundu.

ALMANYA'DAN DAHA MI ZENGİNİZ?

Tüketiciler Birliği Konya Şube Başkanı Mustafa Dinç, Türkiye'nin bir an önce kamudaki harcamalarda tasarrufa gitmesi çağrısında bulundu. Türkiye'nin makam araçları kullanımı konusunda dünyada ilk sıralarda yer aldığını kaydeden Dinç, "Bu araçların şoför, akaryakıt, yağ, bakım, yıpranma gibi giderleri göz önüne alındığında Türkiye’nin astronomik bir israfın içinde yüzdüğünün ortaya çıkmıştır. Dünyanın en zengin devletlerinden biri olan Vatikan'da bile lüks makam araçları yok. Papa bile Skoda marka bir makam aracına sahip. Gittiği ülkelere de bu aracı götürüyor. Almanya, otomobil üretiminde dünya lideri. Onlarda bile makam aracı sayısı 10-15 bin arası. Almanya'da ve diğer Avrupa ülkelerinde daire müdürlerine, genel müdürlere ve rektörlere makam aracı tahsis edilmeliyor. Türkiye'nin de artık makam aracı saltanatına son vermesi gerekiyor" dedi.

MAKAM ARAÇLARI DEVLETE YÜK

"Türkiye'de şube müdürlerine varıncaya kadar tüm müdürlerinin altlarında son model araçlar var" diyen Dinç, şunları söyledi: "Bu araçlar satın alınıyor, satın alınamdaığını zamanlar ise kiralanıyor. Bu da devlete çok yük getiriyor. Bu araçların ortak kullanımı ile maliyetler düşürülebilir. Ortak kullanım sağlanmalı. Herkesin bindiği şekilde araçlar olabilir. Son model lüks araçlara gerek yok. Gerekli güvenliği sağlayacak araç şart fakat aşırı lüks bir araca kesinlikle gerek yok. BunlArın elden geçirilerek, fazlalıkların satılması gerekiyor.Devlet dairelerinde ortalamanın üzerindeki her harcama lükstür. Sürekli bir gider kapısı oluşturuyor. 200 bin araç oldukça fazla bir rakam. Bu rakam 50 bine kadar düşürülebilir. Burada Avrupa'yı örnek almalıyız. Toplu taşıma araçları kullanılabilir. Bu da vatandaşlara örnek olur."

MİLLETİN PARASINI İSRAF ETMEYİN

"Almanya 10 bin adet resmi araçla kamu hizmetlerini karşılayabiliyor ama biz 200 bin araç yetmiyormuş gibi bir de binlerce lüks ve şatafatlı araç kiralama yoluna gidiyoruz" diyen Dinç, şunları kaydetti: "Bu araçların giderleri vatandaşın verdiği vergilerle karşılanıyor. Her lojmanın bakım ve onarımı, her aracın benzin ve tamir masrafı tek tek 80 milyon vatandaşın cebinden çıkıyor. Milletin parasını israf etmeye ve hovardaca kullanmaya kimsenin hakkı yoktur. Bu nedenle araç ve lojman israfına noktanının  koymasını istiyoruz. Üretim sektörünün yarattığı boşluğu hizmet sektörünü abartılı bir şekilde büyüterek, var olan işleri bölüştürerek bir yere varamayız’ diye konuştu.

LOJMAN SALTANATI SONA ERMELİ

Devletteki lojman ve misafirhane saltanatına da dikkat çeken Dinç, "Lojmanların bir kısmı satıldı. Lojmanlarda lüksten uzak durulmalı. İlçelerde ve illerde kiralık evde bulunabilir. Ülkemizde ciddi anlamda bir lojman saltanatı var. Devlet her yere lojman yapmış. Bakanlıkların, il müdürlüklerinin lojmanları var. Bu kurumların tatil yörelerinde lojmanları var. Tatile gidecek bir memur, normal vatandaş nasıl gidiyorsa öyle gitmeli. Eşitlik ilkesi içerisinde bu konu çözülmeli. Devletin paraya ihtiyacı var. Bu lojmanlar ve makam araçları satılmalı. Devlet elindeki kaynakları değerlendirmeli ve tasarrufa gidilmeli. Kamu borçlarının buradan karşılanması gerekiyor" diye konuştu.

İBRAHİM BÜYÜKEKEN