Arapça tabelalar kaldırılıyormuş.

Türkçe'nin korunması ve görüntü kirliliğinin önlenebilmesi adına bu gerekliymiş.

Sanki ülkemizde İngilizce ve Rusça tabelaların, Türkçe tabelaları gölgelediği zamanlar hiç yaşanmamış gibi. Ne garip.

Arapça konusunda söylenecek söz yok. Böyle birşey gerekliyse önce İngilizce tabelalar kaldırılmalı.

Aslını astarını araştırdım, öğrendim. Zabıta Müdürlüğü'nden bilgiyi aldım.

Sadece Arapça değil, ana arteller başta olmak üzere ara mahallelerdeki Türkçe tabelaları bile sökeceklermiş.

İçim biraz rahatladı.

ILGIN'DA YEMEĞE KONULACAK SU YOK!

Hafta sonunu Ilgın Şeker Fabrikası'nda geçirdim.

Ailemi ziyaret ettim. Ha bire, Ilgın merkezden eve su taşıyorlar.

Mecbur. Taşıma su ile değirmenin dönmeyeceğini biliyorlar ama nafile.

Fabrikanın suyu, içmek bir kenara yemeklere dahi koyulmuyor.

Buraya özel bir sistemin getirilmesi lazım. Büyükşehir Belediyesi'nin konuyu değerlendirmeye alması gerekli.

**

REKTÖR VE YARDIMCILARINI SİYASETTEN UZAK TUTUN!

Anlayamadım. Radyo ve televizyon programlarında yazılı demeçlerde hep bunlar.

Yahu ülkede siyasetçi mi bitti de meydanı bunlara bıraktınız.

Rektör ve yardımcılarının siyasi söylemlere girmesi zaten başlı başına bir yanlış.

Çıkıp referandum sonuçlarını değerlendiriyorlar hem de şiddetli yancılık ile.

Birşeyler koparmanın telaşı ile koltuklarına zarar verdiklerinin farkında değiller!

Yanlış bir tutum.

**

HZ. MEVLANA'YI ANDIK AMA ANLAYAMADIK

Hz. Mevlana gibi büyük bir şahsiyeti anlamakta, hepimiz büyük zorluklar çekiyoruz.

Onu sadece anmakla kalıyoruz, anlamak için çaba sarfedemiyoruz.

Belki de anlamak istemiyoruz. Allah affetsin ama üzerinden para kazanmanın yollarına bakıyoruz.

Hz. Mevlana'nın figürlerini gazoz açacağı yapıyor, sticker olarak kullanıyoruz.

İsmi ile şeker yapıp, vatandaşa yediriyoruz.

Doğruyu söylemek gerekirse vatandaşın gönlü yerine ağzını tatlandırıyoruz.

Semalar dönülüyor.

Öyle bir dönülüyor ki; anlıyoruz artık bu işin Allah rızası için yapılmadığını.

Gösteriş için, turist çekebilmek için klişeleşti semalar. Amacından saptırıldı.

Ne dedi Hz. Mevlana: “Beni çokça andınız, anlattınız ama anlamadınız”

Önceki hafta Hz. Mevlana'yı anma istişare toplantısı da gerçekleştirildi. Bu algıdan şiddetle kaçılmadığı müddetçe, anmadan öteye geçemeyeceğimiz ortada.

İlk kez farklı birkaç konuyu, yazıma konu edindim. Umarım hak vermişsinizdir.