"Hacı Bektaş Veli  büyük bir alimdi"

"Hacı Bektaş Veli  büyük bir alimdi"

Prof. Dr. Doğan Kaplan, Hacı Bektaş Velî’nin 13.yüzyılda bugünkü Nevşehir İli Hacı Bektaş İlçesinde dergâhı bulunan büyük bir mutasavvıf ve âlim olduğunu ifade etti

Türkiye Yazarlar Birliği Konya Şubesi’nin 2021 Kültürel Etkinlikleri kapsamında Konya Büyükşehir, Selçuklu, Karatay ve Meram Belediyelerinin katkılarıyla gerçekleştirilen çevrimiçi programın bu haftaki konukları Prof. Dr. Doğan Kaplan, Konya Bölge Yazma Eserler Müdürü Bekir Şahin ve Arş. Gör. Ali Rıza Işın, “Vefatının 750. Yılında Hacı Baktaş Velî’yi An(la)mak” konusunu konuştular.

MİLLÎ BİRLİK ve AİDİYET

“Düşünce ve öğretileriyle asırlardır sevgi, hoşgörü, birlik, beraberlik ve barışı öğütleyen Hacı Bektaş Velî(1209-1271)’nin vefatının 750.yılı olan 2021 yılı, UNESCO tarafından anma ve kutlama yıl dönümleri arasına alınmıştır. Hacı Bektaş Veli’nin insan sevgisine, hoşgörüye ve barışa davet eden “İncinsen de incitme”, “Bir olalım, iri olalım, diri olalım”, “Yetmiş iki milleti ayıplamamak” gibi mesajları Anadolu’da millî birliğin ve aidiyetin oluşmasına ve sürdürülmesine önemli katkılar sağlamıştır.” Diyerek Hacı Bektaş Velî’nin hayatı ve eserleri hakkında konuşan NEÜ AK İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğan Kaplan, Hacı Bektaş Velî’nin 13.yüzyılda bugünkü Nevşehir İli Hacı Bektaş İlçesinde dergâhı bulunan büyük bir mutasavvıf ve âlim olduğunu ifade etti. Yaşadığı dönemde Hz. Mevlana, Şeyh Sadreddîn Konevî, Ahi Evran, Tapduk Emre ve Yunus Emre’yle çağdaş olup onlarla görüştüğünü ifade etti. Osmanlı fütuhâtında büyük katkılar sağlamış sevenleri sebebiyle Osmanlı Devleti’nin ordusunun belkemiğini oluşturan Yeniçeri Ocağı’nın piri olarak kabul edildiğini Osmanlı sultanlarının türbesini yaptırdığını ve vakıflar bağladığını ifade etti. 16.yüzyılda kendi adıyla kurulan ve Osmanlı tarafından desteklenen Bektaşilik tarikatıyla Yeniçerilik arasında kuvvetli bir bağ olduğunu ifade etti. Hünkâr ve Bektaş gibi ulu sıfatlarla anılan Hacı Bektaş Veli’nin 13.yüzyıldaki Babailer İsyanı’na katılıp katılmadığıyla ilgili tartışmalara da yer veren Kaplan, Hünkar’ın bu isyana katılmadığının daha doğru olduğunu ifade ederek bu konuda merhum Prof. Dr. Esad Coşan’ın yapmış olduğu değerli çalışmalara atıfta bulundu.

YUNUS’U ANLAMAK İÇİN HACI BEKTAŞ VELÎ ANLAŞILMALI

Hacı Bektaş Velî’nin keşf u keramet sahibi bir âlim olduğunu Ahmed Eflâkî, Taşköprülüzâde, Âşıkpaşazâde gibi erken dönem kaynaklarından örnekler vererek ifade etti.

Hacı Bektaş Velî’nin en önemli eserinin Makâlât adlı eseri olduğunu ifade eden Kaplan, bu eserin Ahmed Yesevi geleneğinin devamı olarak dört kapı kırk makamdan bahsettiğini; Şeriat-Tarikat-Marifet ve Hakikat anlayışıyla Allah’a ulaşılabileceğini düşünen Hacı Bektaş’ın bu anlamda insanları Abid, Zahid, Arif ve Muhib/Âşık olarak tanımladığını, bu anlamda Yunus Emre’nin anlaşılabilmesi için Hacı Bektaş Velî’nin anlaşılması gerektiğini ve Konya’da camisi bulunan Pirebi’nin de Hacı Bektaş’ın meşhur halifelerinden olup Şeyh Sadreddin-i Konevî’nin Hünkâr’dan talebi üzerine Konya’ya vazifeli olarak gönderildiğini söyledi.

HABER MERKEZİ

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.