Gezi Davası Tanığı: Camiye Önce Ayakkabısız, Yaralı Gelince Ayakkabıyla Girdiler

Gezi Davası Tanığı: Camiye Önce Ayakkabısız, Yaralı Gelince Ayakkabıyla Girdiler

Gezi Parkı olaylarına ilişkin 255 sanığın yargılandığı davada tanık olarak dinlenen Bezmialem Valide Sultan Camii’nin güvenlik görevlisi, eylemcilerin önce ayakkabılarını çıkararak, yaralılar gelmeye başlayınca da ayakkabılarını...

Gezi Parkı olaylarına ilişkin 255 sanığın yargılandığı davada tanık olarak dinlenen Bezmialem Valide Sultan Camii’nin güvenlik görevlisi, eylemcilerin önce ayakkabılarını çıkararak, yaralılar gelmeye başlayınca da ayakkabılarını çıkarmadan camiye girdiklerini söyledi.

İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen 255 sanıklı davanın bugünkü duruşmasına 39 tutuksuz sanık katıldı. Savunma yapan sanık Alper İşler, üniversite öğrencisi olduğunu belirterek okul ödevi için fotoğraf çektiği sırada polisler tarafından gözaltına alındığını savundu. Sanık Yusuf Cengiz Sarıçiçek de Taksim’de bir yurtta kaldığını ve gözaltına alındığı gün İstanbul Valiliği’nin ‘müdahale olmayacak’ açıklamasının ardından dışarı çıktığını söyledi. Dışarı çıktığında biranda polisin müdahalesine maruz kaldığını ileri süren Sarıçiçek, “Polisin yoğun gaz kullanması nedeniyle kendimden geçtim. O sırada polisler küfür ederek beni gözaltına aldı.” iddiasında bulundu.

Sanıkların savunmalarının ardından müşteki sıfatı ile dinlenen polis memuru Fuat Yıldız, Gezi olayları sırasında Dolmabahçe Başbakanlık Çalışma Ofisi etrafında görev aldığını belirtti. Yıldız, “Görev yaptığım süre içerisinde kişisel manevi değerler açısından bir fiille karşılaşmadım. Bana yönelik salonda bulunan şahıslardan suç unsuru teşkil eden bir olay olmamıştır. Bu nedenle ben şikayetçi değilim.” ifadelerini kullandı.

Müşteki sıfatı ile dinlenen polis memuru Muammer Kayaoğlu ise barodan kendisine avukat atanmasını isteyerek, “Barodan avukat tahsisi ile şikayet hakkımı kullanacağım.” diye konuştu.

Polislerden sonra Bezmialem Valide Sultan Camii’nin güvenlik görevlisi Naif Uçar tanık olarak dinlendi. Olay günü caminin olduğu caddede kalabalık artınca imamın talimatı ile camiyi kapattığını söyledi. Uçar, “Kalabalık caminin demirlerini söktü. Levazım kapsamındaki brandaları aldıklarını gördüm. Alınan bu malzemelerle Kabataş tramvay durağının önünde set kurdular." diye konuştu.

Daha sonra artan kalabalıktan 15-20 kişinin cami kapısını zorladığını belirten Uçar, kapı hafif açılınca imamın kapıyı açmasını söylediğini kaydetti. Kapıyı açtığını söyleyen Uçar, “İçeri girdiler. Önce ayakkabılarını çıkardılar. Sonra yaralılar gelmeye başlayınca çıkarmamaya başladılar. Camiyi bölümlere ayırmaya başladılar. Örneğin eczane gibi. Ayakkabı konulan rafları bölümlere ayırdıktan sonra içine ilaç koydular. İçeride sigara içeni gördüm. Çıkmasını söyledim. Çıkmayınca doktor gibi birine söyledim. Gidip uyardı o kişiyi, dışarı çıkardı. Yüzde 10'u sarhoştu." dedi.

Hakimin, “Cami içinde bira içen oldu mu?” sorusu üzerine Uçar, "Caminin tümüne hakim değilim. Ama büzülmüş bira kutusu gördüm. Atanı görmedim. Ekmek arası balık yemişler içeride. Caminin her tarafı ilaçtı. Cami kullanılmaz haldeydi. Caminin dış kameralarını kırmışlar. Bir kişi de aynaları kırdı. Bunu konuşmasından sarhoş olduğunu anladığım biri yaptı. Bu kişiyi 4-5 kişi dışarı çıkardı." şeklinde konuştu.

CİHAN

Kaynak:

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.