S.1) Hocam; Ben Almanya’dan arıyorum. Sizi TV’de izliyoruz. Youtube’de izliyoruz. Ben yeni evlenen bir bayanım. Evlendiğim gece berberde saçlarım yapılmıştı. Burada saç yaptırmak pahalı. Ben inançlıyım. Sabah banyo yaparken eşime de sordum, saçlarım bozulmasın diye başıma bir naylon geçirdim ve gusül yaptım. Benim guslüm olmadı mı? Bu bir ihtiyaç ve zaruret değil midir? Açıklarsanız memnun oluruz.

C.1) Vah vah ki sizi yetiştiren anne babaya. Bunlar guslün farzını bilmiyorlar mı? Hiç mi duymadılar? Sana annen hiç söylemedi mi?

Hanefi Mezhebine göre; guslün farzı 3’tür.

Ağıza dolu dolu su vermek. 3 defa vermek sünnettir.

Buruna genze gidecek şekilde su çekmek. 3 defa çekmek sünnettir.

Bütün bedeni kuru yer kalmayıncaya kadar (ovarak) yıkamak. 

Sizin aldığınız gusül abdesti olmamış. Siz bu şekilde cünüplükten çıkamazsınız. Siz namaz kılmışsanız büyük günaha girmişsiniz. Kıldığınız o namazları kaza edeceksiniz. Bizim en büyük düşmanımız ne Israil’dir ne de A.B.D ve ne de Avrupa’dır. En büyük düşmanımız cehalettir cehalet. 

Şafii Mezhebine göre; eğer siz Şafii Mezhebinde iseniz, gusül abdesti Hanefi Mezhebine göre Şafii Mezhebinde farklı bir yönü vardır. 

Şafii mezhebinde de guslün farzı 3’tür.

Gusle başlarken niyet etmek, bu niyet Şafii Mezhebinde farzdır.

Vücutta avret mahallinde necaset varsa önce onu temizlemek, bu da farzdır.

Bütün bedeni kuru yer kalmayıncaya kadar (ovarak) yıkamak. (Kaynak: Fethül Kadir İlmihal kitapları) 

S.2) Hocam; Bankalardan, internetten ticaret için altın alıp satıyoruz. Bunun dinen bir sakıncası var mıdır? Varsa almayacağız. 

C.2)  Bize belki bankalar, sarraflar kızacaktır. Altın, gümüş, döviz alış verişlerinin peşin olması lazım, bunlar kart çekerek alınması, veresiye alınması caiz değildir. 

Biz inceledik, bankaya gidiyorsun altın hesabı açtırıyorsun, banka şubesinde altın yok, genel merkez altın alıyor şubelere bildiriyor senin hesabına altın geçiyor. Ancak sen altını eline almıyorsun. Bu alış veriş caiz değildir haramdır. 

Şöyle olursa; siz 5.000.-TL verdiniz, veznede onun karşılığı altını hemen anında veriyorsa bu caizdir. Bankalar bu şekilde altın satmıyor hesabına geçiyor. 

Bu hususta Din İşleri Yüksek Kurulu’nun veresiye altın, gümüş, döviz satılmaz diye kararı var. Merak edenler araştırabilirler.

S.3) Hocam; Hollanda’dan arıyorum. Benim Gasthaus (küçük lokanta, otel)’im var. Buraya Hollandalılar genelde gelirler. Onlar; içki, bira içerler. Bende buradan para kazanıyorum. Babam; oğlum vazgeç senin yaptığın kazanç haramdır helal olmaz, çoluk çocuğun var onları zehirleme diyor, bana küsüyor. Müslüman olmayanlara içki satmak haram mıdır? Açıklar mısınız?

C.3) Bir Müslümanın diğer bir Müslümana içki satması haramdır caiz olmaz. Kaldı ki sizin işyerine bir Müslüman genç gelse bir Türk gelse kovamazsınız. Ona da hizmet vereceksiniz. Böyle olunca;

İmamı Azam ve İmamı Şafii’ye göre; içki satmak haramdır. Haramın binası olmaz siz o işten vazgeçin. Helal ticarete bakın. 

S.4) Hocam; Benim birinde yüklü miktarda alacağım var. Adam 5 yıldır ödemedi. Şimdi bu adamın Haccı çıkmış Hacca gidecek. Bunun Haccı olur mu? Açıklar mısınız? 

C.4) Şehidin tüm günahları silinir, ancak kul hakkı müstesnadır. Bu bir kul hakkıdır. Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Zenginin (gücü yetenin) borcunu zamanında vermeyip geciktirmesi zulümdür.” (Müslim – Ebu Davud)

Bütün Müslümanlar namaz kılarlar aralarında güven kalmadı. Gücü yettiği halde borcunu ödemediği için zalimdir. Zalimin hasmı Allah’tır. Bugün başımıza korona virüsü gibi bir felaketin gelmesi Kur’an ve sünnetten uzaklaşmamızdandır. Cihadı terk etmemizdendir. Bu ve bunun gibi İslam’ı kendisine kalkan edinen kimselerin yaptıklarındandır. Nitekim Kur’an-ı Kerim’de Araf Suresinin 155. Ayet-i Kerime’sinde Allah (C.C) şöyle buyurur: “… İçimizdeki beyinsizler yüzünden bizi helak eder misin Allah’ım…”  

S.5) Hocam; Şu günlerde ihtikârlar çoğaldı, kolonyayı maskeyi ve bazı maddeleri çok aşırı fiyata satıyorlar. Bu helal olur mu? Lütfen açıklar mısınız?

C.5) Buna ihtikâr denir. İhtikâr bir mala şiddetle ihtiyaç olduğu zamanda fahiş fiyata satan demektir. Dinimiz ihtikârı yasaklamıştır, haram kılmıştır. İslam Devleti bunlarla ciddi mücadele vermiştir. Çoklarını ticaretten men etmiştir. Peygamber Efendimiz (S.A.V) şöyle buyurur: “Günahkar kimselerden başkası ihtikâr yapamaz.” (İbni Mace) 

Diğer bir Hadis-i Şerif’te “Malını satışa sunan kimse bol rızka kavuşur. Halkın zaruri ihtiyaçlarında ihtikâr yapan Allah’ın rahmetinden uzaktır.” (İbni Mace) 

Devlet bunlarla sıkı mücadele etmeli, ağır cezalar uygulamalı hatta bütün sahtekârları ticaretten men etmelidir.

Dinin emirlerini yaşamamız lazımdır.

Ali Galip DOĞAN

İrşad Dayanışma Vakfı Başkanı

Fi emanillah maas Selame

Dua ve Selamlar. 24.03.2020

İletişim-Tel: 0 (332) 3524213 veya 0 (505) 772 15 93-94

Posta:[email protected]

Facebook: Ali Galip Doğan