ESADER Külliyesi açılıyor

Özaltkent'ta yapımı devam eden ESADER'in katkılarıyla yapılan Valide Sultan Külliyesi'nin kaba inşaatı tamamlandı. Bina yaklaşık bir yıl sonra hizmete hazır hale gelecek. ESADER yetkilileri Vali Muammer Erol'a, İl Müftüsü Prof. Dr. Ali Akpınar'a ve beraberindeki heyete inşaatı gezdirdi. Külliyeyi gezen Vali Erol, külliyenin öğrencilerin manevi değerlerini geliştirme açısından büyük katkılar sağlayacağını belirtti. Erol, "Vakıf meselesi, muhataplarından hiçbir şey beklemeden yapılan, onlara bir manada hizmet etme çabası içinde olan bir birlik ve hayır meselesidir. Konyamızda bu kadar vakıf varken, bu kadar vatandaşlara hizmet eden insanlar varken, Konya'nın çok daha büyük işler başaracağına inanıyorum. Bizim zamanımızdaki şartlar ile bugünkü şartlar elbette ki aynı değil. Asıl şimdilerde talebe olmak varmış. Hakikaten bu imkanlar, her yaştan öğrenciler için seferber ediliyor. Bugün bir gayretin binaya dönüşmüş, inşallah önümüzdeki günlerde de hizmete dönüşmüş bir çalışmayı görüyoruz. Emeği geçen, güzel gönüllü insanlara, bu imkanlardan yararlanacak öğrenciler adına Allah razı olsun" diye konuştu.

KREŞTEN LİSANSA KADAR EĞİTİM OLACAK

ESADER Başkanı Hasan Çetin ise, "Geçtiğimiz sene bu külliyemizin yerini, kardeşlerimizden biri gelerek bize teklif etti. Dediler ki biz burada bir mesken inşa etmek istiyoruz ama yerinde cami olduğu için ruhsat vermeyiz, dediler. Herhangi bir dini müessese olursa bu camiye o zaman ruhsat veririz dediler. Bu konuyu arkadaşlar bize iletti. Arkadaşlarla istişare ettik ve külliyenin hemen yapılması kararını aldık. Arsasını aldıktan sonra hemen temelini attık. Biz burada kreşten yüksek lisansa kadar bir eğitim sistemi kuruyoruz. Kreşimizin giriş ve çıkış kapısı ayrı olacak. Yine orta öğretim öğrencilerine özel katımız var. Daha sonra da üniversite öğrencilerine ayrılan bir kat var. Biz burada öğrencilerin okulları devam ederken de hafızlık dersi de vereceğiz" ifadelerini kullandı.

VAKIF KÜLTÜRÜNÜ YAŞATIYORUZ

İl Müftüsü Ali Akpınar da, "Bizim medeniyetimiz vakıf medeniyetidir. Peygamberimizin döneminden itibaren vakıf müesseseleri kurulmuş. Günümüze kadar da dini, hayri ve insanlık yararına hizmetler bu vakıflarda yürümüş. Bir düşünürümüz, bizim milletimize mensup olan insanları tanımlarken der ki, 'Osmanlı insanı vakıf bir hastanede dünyaya gelir. Vakfa ait bir beşikte sallanarak büyür. Vakıf mekteplerde okur. Daha sonra muhtelif vakıf hizmetlerinde eğitimini alır. Vakıf hizmetlerinde çalışır ve bir vakıf adamı olarak gayret eder. En son vakıf bir tabutun içerisinde, vakıf bir caminin avlusunda kılınan cenaze namazının ardından, vakfa ait bir mezarlıkta defnedilir.' Yani vakıfla başlayan ve vakıfla sona eren bir hayattan söz ediliyor. Dolayısıyla bu tür kültür ve eğitim merkezleri dünümüzde olduğu gibi bugün de vardır, var olmaya devam edecektir." dedi.

BERKHAN PARLAK merhabahaber.com