Enerji Aktörlerine Göre Yatırım İçin Öngörülebilirlik Şart

Enerji sektörünün önde gelen isimleri üretim ve yatırım adına öngörülebilirliğin şart olduğunu vurguladı. Enerjisa Enerji AŞ CEO’su Yetik Kadri Mert ile Uluslararası Stratejik Araştırmalar Kurumu (USAK) Enerji Güvenliği Araştırmaları Merkezi Başkanı Hasan Selim Özertem; siyasi, hukuki ve ekonomik anlamda belirli bir ortamın önemine işaret etti.

Gelişim Platformu tarafından tertip edilen ‘Enerji Jeodiplomasisi’ konulu panel Şişli Ramada Otel’de yapıldı. Dünya Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hakan Güldağ’ın yönettiği panelde Damnus Enerji ve Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Cömert, Enerjisa Enerji AŞ CEO’su Yetik Kadri Mert ve USAK Enerji Güvenliği Araştırmaları Merkezi Başkanı Hasan Selim Özertem söz aldı.

Panelde Türkiye’nin enerji durumuna değinen Yetik Kadri Mert, şu an yerli ve yenilenebilir varlıklara yönelimin arttığını dile getirdi. Mert, “Yenilenebilire devam edilmeli, bu ortada. Yine en yararlanmadığımız varlığımız kömür ile ilgili yatırım teşviki ortaya koyulmalı, kullanımın önü açılmalı. Yine Türkiye’de gerekli olan enerjide arz güvenliği temin edilmeli. Bu anlamda liberalleşme yolculuğu tamamlanmalı. Burada yarı durumdayız dağıtımın tamamı, üretimin yarısı özel sektöre geçti. Bu, bir ara dönem olup belirsizlikleri artırıyor.” ifadelerini kullandı.

Enerjide en büyük sorunun öngörülebilirlik olduğunu savunan Mert, “Bu önemli bir sorun. Şu an hem hukuki hem ekonomik olarak öngörülebilirlik mühim. Bu olduğu takdirde başarı gelir.” uyarısında bulundu.

Türkiye’nin jeo siyasi risklerine temas eden Mert, ülkenin sorunlara rağmen doğalgazda bir şeyler yapabileceğini; odak olabileceğini belirtti.

USAK Enerji Güvenliği Araştırmaları Merkezi Başkanı Hasan Selim Özertem, enerji güvenliğinin hayati bir kavram olduğundan söz etti. Enerji üreten ve tüketen ülkelerin dalgalanmaların minimuma indirilmesini, fiyatların stabil olmasını temel aldığını ifade etti.

Enerji güvenliğinin devamlı olmasını ve önemle ele alınmasını öneren Özertem, “Burada Rusya ve IŞİD olayları ve siyasi parametreler hayati. Yani enerji yatırım kararı aldığınızda siyasi irade olarak veya şirket olarak 20 seneyi, 30 seneyi, 10 seneyi öngörüyor olmalısınız. Çünkü böyle karmaşa ortamında altyapı yatırımlarınız tamamen batıktır. Bu yatırımları yapıp karşılığını alabilmek için önünüzde öngörebildiğiniz bir dönem olmalı.” dedi.

ÖZERTEM: PETROL FİYATLARI 80-110 DOLAR BANDINDA DEVAM EDECEK

Panelde petrol talebi ve fiyatları ile ilgili soruya Özertem, “Bir talep artışı tahmin edilmiyor. ABD’nin petrolde üretici olarak dâhil olması petrolde 80-110 dolar bandının devam edeceğini ortaya koyuyor. Benim tahminim fiyatların 90-100 aralığında olacağıdır. Burada Rusya’nın Avrupa ile bağları, ABD ile bağları belirleyici olacaktır.” karşılığını verdi.

CÖMERT: TÜRKİYE ENERJİ ÜSSÜ

Damnus Enerji ve Yatırım AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Nusret Cömert ise Türkiye’nin jeo siyasi anlamda siyasi olayların göbeğinde bulunsa da bir enerji üssü olduğunu kaydetti.

Cömert, TANAP, Trans Adriyatik gibi projelerin önemli olduğunu vurguladı ve ekledi: “TANAP memnuniyet verici idi, doğu-batı koridoru olma yolunda önemli idi. Ama tek başına yeterli mi? Hayır. Gazı Türkiye sınırına getirip bırakmaktadır TANAP. Bunun yanında Trans Adriyatik tercih edilen bir hat olduğu yorumları yapıldı. Bu borudan Azeri gazının Türkiye’den Avrupa’ya kayda değer miktarda gitmesi, ülkemizin enerji köprüsü olma umudunu doğurdu.”

“Enerji sektörü nereye gidiyor, eğilim nedir?” sorusunu da Cömert, şöyle cevapladı:

“Türkiye’de halen ithalat bağımlılığı var. Ama yerli linyit de var, bununla ilgili teşvikler var. İlave yatırımlara ihtimal veriliyor, burada. Tabii çevre ile ilgili, maliyet ile ilgili kaygılar var. Yatırım olacak ama ne denli olacak onu vakit ortaya koyacak. Yenilenebilir enerjide aşama kat ettik. Rüzgar ve hidroda bir yere geldik. Ama hidro, sıkıntı içinde çünkü kuraklıktan etkilendi. Ama uzun vadede dayanma gücü var. Evet, dayanma gücü olanlar devam edecek. Rüzgârda da durum öyle.”

CİHAN