Atasözleri her kültürün vazgeçilmez parçalarındandır. Aynı durum bizim kültürümüz için de geçerli. Her bir atasözü belirli olaylara ve duygulara karşılık gelir. Bu atasözlerinden biri de “dereyi geçerken at değiştirilmez” atasözüdür.

Şayet bir iş yapılmaktaysa ve o işin en önemli noktası gerçekleştiriliyorsa, işi yaparken uygulanan yöntem değiştirilmemelidir.

Kullanılmakta olan yöntemle devam edilmeli ve işte bu yöntemle bitirilmelidir. Yöntem değiştirmek, her şeye baştan başlamak anlamına gelmektedir ki bu da insanı ve kurumları yavaşlatır ve kişilerin ve kurumların ulaşmak, varmak istediği noktadan uzaklaşmasına sebep olur.

Bunu özellikle açıklamak istedim, sebebi ise İlhan Palut’ u bazı spor yazarlarının Galatasaray’ da görme istekleri.

Palut hoca, büyük takımların tamamında başarılı olur. Ancak, daha önceki yazılarımda ifade ettim bir kez daha yazıyorum.

Her oyuncunun ve her teknik adamın hayalidir büyük takımlarda görev almak. Burada önemli olan zamanlama,

Öyle bir zamanlama yapılmalı ki, Erol Bulut’ un düşürüldüğü duruma düşülmemeli. 

Tüm spor camiasının kabul ettiği bir gerçek var, mütevazi kadrosu ile İlhan Palut Konya da çok önemli başarılara imza attı.

Bunun sonucu olarak da gerek Palut Hoca’ nın gerekse oyuncuların birçok teknik adam ve kulüp yöneticisinin takibinde olması gayet doğal.

Bu durumdan büyük memnuniyet duyduğumu da ifade etmek istiyorum. Uzun zamandır ligi bu kadar rahat ve mutlu bir şekilde takip etmedim.

Bıkmıştık her yıl küme düşme endişesi yaşamaktan. Deyim yerinde ise “karnınızı kaşıya kaşıya” takip ediyoruz maçları.

Tabii bunun önemli nedenleri var, Konyaspor hiçbir oyuncusu bireysel olarak ön plana çıkmadan yani takım olgusu ile kazanıyor. 11 oyuncu tek beyin gibi hareket ediyor. 

Stoper sakatlanıyor, hiç oynamamış orta saha oyuncusu stoper oynuyor, yine kazanıyor. Bu başarı yönetim ve teknik ekibindir.

Örnek olarak veriyorum, maç sonunda Altay deplasmanından üç puanla döndük demek kolay oluyor.  Bu kadar eksiğin olduğu bir haftada İzmir’ den üç puanla dönmek öyle kolay değil. 

Saha içine baktığımız da Skubic ve Rahmanovic cezalı. Çikalheshi, sakatlanıp kadrodan çıkartıldı. Mac içinde Adil sakatlandı. 

Musa çağıran daha önce oynamadığı mevkide elinden gelenin fazlasını yapıyor. Amilton son anda rahatsızlık geçirip kadrodan çıkarılıyor, 

Yok şu eksikti, bu cezalıydı, şuydu yok buydu denmeden, çok iyi mücadele edilerek centilmence savaşıp üç puanı hak eden bir oyun ortaya konuyor.

Genel bir değerlendirme yapacak olursak, bütün olumsuzlukların üst üste gelmesine rağmen yine kazanılıyor.

Bu öyle basit bir başarı değil. Elbette Yönetimin, Palut Hoca’ nın ve oyuncuların becerisi ve gayretleri var başarıda. 

Bütün bunları göz önüne alarak bir kez daha ifade etmek istiyorum. Her oyuncu ve teknik adamın hayalidir büyük takımlarda olmak.

Palut Hoca ve oyunculara sesleniyorum. Bugünlerde aklınızın karıştırılmasına izin vermeyin. Zira bunu yapacaklarını çok iyi biliyorum.

Konyaspor camiası zamanı gelince omuzlar üstünde gönderir sizleri.

Lütfen; “DEREYİ GEÇERKEN AT DEĞİŞTİRİLMEYECEĞİNİ” aklınızdan çıkarmayın.