Davutoğlu: 17 Aralık tek bir tarihle hatırlanır

Davutoğlu: 17 Aralık tek bir tarihle hatırlanır

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu Davos'ta gündeme dair açıklamalarda bulundu

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Cenevre-2 Konferansı'nda birkaç ülke hariç "Esed ve rejimi iş başında kalmalı ve gitmemeli" diyen ülke olmadığını söyledi.Bakan Davutoğlu, CNBC-e ile NTV'nin ortak yayınına katılarak gündemdeki soruları yanıtladı.

İsviçre'nin Montrö şehrinde yapılan Suriye'deki krize çözüm arayan uluslararası Cenevre-2 Konferansı'nı değerlendiren Davutoğlu, "Birkaç ülke hariç, dün 'Esed ve rejimi iş başında kalmalı ve gitmemeli' diyen ülke yoktu. Esed'i destekleyen ülkeler dahi, Rusya ve Çin dahi, 'Esed kalmalı' diye bir ifade kullanmadı. Türkiye'nin, Esed orada kalınca yalnızlaşacağını söyleyenler, ne diyecekler şimdi?. Muallim'in konuşmasını bazı marjinal gazeteler manşet yaptı, onun dışında kim ciddiye alır ki?" dedi.

Bir soru üzerine, "Türkiye'de sığ akıllı ve kendi ülkesini zor duruma düşürme konusunda bile hassasiyet taşımayan bazı çevreler, her gün bir olay yaratarak Türkiye'yi nerdeyse terörü destekleyen bir ülke olarak yansıtmak istiyorlar" diye konuşan Davutoğlu, "Adana'da durdurulan tırlarla ilgili bu kampanyayı yapanlar Velid Muallim'in ağzını ve dün kulandığı dili kullanıyorlar. Halbuki benim konuşmamdan sonra Ban Ki-mun bütün dünyanın önünde Türkiye'ye gösterdiği liderlik, 'kastettiği muhalefeti getirmekle bu toplantıyı gerçekleştirmekti' ve olağanüstü insani konulardaki cömertlik konusundan ötürü teşekkür etti" dedi.

Davutoğlu, Suriye'nin kuzeyinde Cizire kantonunda ilan edilen özerk oluşumun süreci hiç etkilemeyeceğini ifade ederek, "Bu konuda da BDP ve bazı çevreler görüş beyan etti. Mesela Gülten Kışanak'ın Kürtler Cenevre Konferansı'nda masada yok gibi bazı ifadeleri oldu, ama Kürtler dün masada vardı ve Carba'nın yardımcısı da Kürttür ve Suriye Kürt Ulusal Konseyi'nin başkanıdır. PYD masada yok, niye yok? Bunu kendilerine sormaları lazım" dedi.

IRAK PETROLLERİ

Davutoğlu, Ceyhan'da petrol depolanmaya başlanması ve Irak merkezi hükümetinin bunun aleyhine hukuki yollara başvuracağına ilişkin soru üzerine, şu andaki en temel sorunun Kuzey Irak'taki petrollerin Türkiye üzerinden dünyaya pazarlanması konusunda gelinen durum olduğunu söyleyerek, Türkiye'nin arzusunun merkezi hükümet ile bölgesel yönetimin oturup anlaşması olduğunu ifade etti.

Türkiye'nin, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) ile enerji işbirliği anlaşmasını kağıtta kalsın diye yapmadığının altını çizen Davutoğlu, "Türkiye, Irak anayasasını ihlal edecek hiçbir işlemin içinde olmadı. Irak anayasası neyi öngörüyorsa herkes ile işbirliği yapılır" diye konuştu.

AB İLE İLİŞKİLER

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Brüksel ziyaretini değerlendiren Davutoğlu, "17 Aralık tek bir tarihle hatırlanır: '17 Aralık 2004', Türkiye ile müzakere kararı alınan tarih. Bizim için 17 Aralık'ın AB ile ilişkiler açısından önemi budur" şeklinde konuştu.

Erdoğan'ın Brüksel ziyaretinde, "Mademki AB değerleri Türkiye'deki reformlar için önemlidir, o zaman 23. ve 24. fasılları açalım" dediğini vurgulayan Davutoğlu, şu anda bu fasılların açılması konusunda çok daha ümitvar olduğunu söyledi.

DAVOS'TAKİ GELİŞMELER

Davutoğlu, Davos'un iki yönüyle önemli olduğunu belirterek, bunlardan birincisinin, dünyanın en seçkin siyasetçilerinin, kanaat önderlerinin, bilim adamlarının, işadamlarının katılımıyla, geniş bir istişare imkanı olduğunu kaydetti.

Davos'un diğer önemli yanının ise ikili görüşmeler olduğunu söyleyen Davutoğlu, AGİT ve Avrupa perspektifi, dünyadaki jeopolitik kaymalar, Ortadoğu'da yeni durum ve Suriye'ye ilişkin değerlendirmelerin yapılacağı oturumlara katılacağını belirtti.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.